CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 7 Haziran seçimlerinde İzmirlilerle Gündoğdu Meydanı'nda buluştu. Çankırı ve Ereğli mitinglerine katılması nedeniyle yaklaşık 2.5 saat gecikmeyle çıktığı Gündoğdu Meydanı'nda coşkulu kalabalığı görünce Kılıçdaroğlu moral buldu.

Yaklaşan 7 Haziran seçimlerinde İzmir'den milletvekili adayı olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, daha önce geziler yaptığı kente bugün miting için geldi. Partilerine destek veren vatandaşlar, erken saatlerden itibaren alanı doldurmaya başladı. Karşıyaka Çiğli gibi bölgelerden gelenlerin, vapurları kullandıkları gözlendi. Partililer, meydanı çınlatan partilerinin seçim şarkılarına ellerindeki bayrakları sallayarak destek verdi, eşlik etti.



Alanı tamamen dolduran vatandaşların yanı sıra, yaklaşık 100 balıkçı teknesi de Gündoğdu Meydanı'nın açıklarına demir attı. Desteklerini deniz tarafından gösterdi. Bayraklar, pankartlarla süslenen teknelerden havai fişekler de atıldı.

CHP'nin seçimde kullandığı 'Milletçe alkışlıyoruz. Gelin oy verin gitsinler diyoruz' sloganı sık sık kullanıldı. Meydanı dolduran İzmirliler alkışlarla slogana eşlik etti.

Meydanda protokol ve basın mensupları için ayrı ayrı kurulan iki platform, alana saatler önce gelen partililer tarafından dolduruldu, Kılıçdaroğlu'nun gelmesi yaklaşırken anonslar ve ricalarla platformların basın ve CHP yöneticilerine bırakılmasına çalışıldı. Sahnenin iki yanına kurulan dev ekranlardan sık sık meydanın kuş bakışı görüntüsü yansıtıldı. CHP'liler Gündoğdu meydanı ve Kordon'un Cumhuriyet Meydanı yönüne doğru büyük kısmını doldurduklarını ekrandan görünce coştu.



Kılıçdaroğlu'nun gelişi diğer mitingleri yüzünden yaklaşık 2.5 saat saat gecikince CHP yöneticileri toplanan kalabalık dağılmasın diye müziklerle, sloganlarla coşkuyu arttırmaya çalıştı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu mitingin saat 17.00 olarak açıklanmasına rağmen saat 19.30'da kürsüye çıkabildi.




İşte Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının satırbaşları:

Yaşanacak bir Türkiye için İzmir'e yürüyoruz. Gecikerek geldiğimi biliyorum. Ama bugün Çankırı'ya sözüm vardı, Karadeniz'e sözüm vardı oraya gittim.

Gecikmenin nedeni helikopterin hava şartları nedeniyle uçamamasıdır. Söz verdim sözümün arkasında durdum. İzmir'in hoşgörüsüne sığınıyorum

İzmir demokrasinin, çağdaşlığın, uygarlığın başkenti İzmir Selam olsun sana.

Sözüm var İzmir'den tüm Türkiye'ye sözüm var. Türkiye'yi bu baskıcı rejimden kurtaracağım, Türkiye'ye birinci sınıf demokrasiyi getireceğim. Madem ki uygar dünyanın bir parçası olmak, Avrupa birliğinin bir parçası, kadın erkek eşitliği, darbe hukukunu sıfırlamak istiyoruz. Size Gündoğdu meydanından söz. Bu ülke birinci sınıf demokrasi ile yöneteceğiz.

Medyadaki, sokaktaki, iş dünyasındaki baskıları biliyorum. İş dünyasına sesleniyorum. Biri zaman zaman gelip size şikayet ediyorlar. Birisi diyor ki bunlar vatan haini, birisi diyorki efendim Kılıçdaroğlu'na karşı çıkın diyorlar. Demişim ki asgari ücret 1500 TL olacak. Söz mü Kılıçdaroğlu sözü. Asgari ücret 1500 TL olacak nokta.

Beni şikayet ediyorlar, diyorlar ki işverenlere sen Kılıçdaroğlu'na karşı çık. E sen çık. Senin yüreğin yok mu. De işçiye 1500 TL vermeyeceğim.

Yandaşlara çalışıyorsunuz, asgari ücretliye gelince verilmez bu para diyorsunuz. Sözüm söz vereceğim.

O Ankara'dak ibeyler ne düşünürlerse düşünsünler ne yaparlarsa yapsınlar. Birisi diyor ki işçiye 1500 TL vermek, işçi için zulümdür diyor. O bey efendiye soruyorum sen ayda 14 bin Tl alıyorsun. O zulüm değil de Kılıçdaroğlu 1500 TL'yi verince mi zulüm oluyor.

Hiç kimse unutmasın Davutoğlu, Erdoğan için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır. Kılıçdaroğlu işçi için, emekli için, esnafı için, memuru için, sanayisi için çalışır, yoksul için çalışır, Kılıçdaroğlu halk için çalışır.

İş dünyasına sesleniyorum. Siz ürettiğiniz sürece istihdam yarattığınız sürece hiç kimse önnünüze engel çıkarmayacak. Sizden tek isteğim, üretin, kazanın, istihdam yaratın, tek isteğim kalkınmadan bu toplum nasibini alsın, kimse işsiz kalmasın. Tek isteğim bu.

Madem söz verdim birinci sınıf demokrasiyi getireceğim. Söz veriyorum yanlış yaparsak çıkıp özgürce konuşabilieceksiniz. Sizin kapınıza müfettiş ordusu göndermeyeceğim. Sadece vicdanlı olmanı ve üretmeyi isteyeceğim

Ne dedik yoksulluk olmayacak, emekliye ramazan ve kurban bayramınıda birer maaş ikramiye dedik, taşeron işçi kaldırılacak dedik bunlar kısa vadeli politikalarımız bir de uzun vadeli politikalarımız var.

Emeklilikte yaşa takılanlar sizin sorununuzu da çözeceğim

Türkiye'ye şu sözü veriyorum sorun yaratan değil sorun çözen bir iktidar yaratmak istiyoruz. Cebimizi doldurmak için değil, yandaşı zengin etmek için değil, şanlı bayrağımızı onurla dalgalandırmak için iktidar olmak istiyoruz.

Eskiden CHP proje üretmez derlerdi, seçim bildirgemiz açıkladım bir hükümet programı gibi. İktidara geldiğimizde ne yapacağımız tek tek açıklandı.

Önce demokrası, sonra üreten, sonra güçlü bir demokrasi, sonra güçlü yapılanma diyoruz.

Bir de yüzyılın projesini açıkladı. bU güne kadar açıkladığımız hiç bir projeye bu çevre yanlıştır demiyor. AKP de yanlıştır demiyor. Bunu nasıl yapacaksın diyorlar, kaynağı nerden bulacaksın diyorlar. Gündoğdu'dan söylüyorum hiç meraklanmayın 8 Haziran'ı bekleyin nasıl yapılacağını size santim santim öğreteceğim. Sözüm söz onlara bir de devlet nasıl yönetilir kurusunu açacağım

Sevgili İzmirliler ben sizden birisiyim siz nasıl yaşıyorsanız ben de öyle yaşıyorum.

Ben 7 çocuklu bir aileden geliyorum. Annem okuma yazma bilmez. Yedi kardeşim ne iş yapıyor kimse bilmez. İçlerinde üniversite bitiren tek kardeşim. türkiye bütçesinden sonra en büyük bütçeleri yönettim. Bütün hayatım bunlarla geçti. Dolayısıyla elimden tirilyonlar geçti ama hiçbir kardeşim, dayım, amcam, yeğenim, üç çocuğum köşeyi dönmedi. Herkes kendi hayatını sürdürüyor. O yüzden Gündoğdu meydanından Türkiye'ye söylüyorum. Ben sizden biriyim saray hırsım, para hırsım yok vatandaş nasıl yaşıyorsa ben de öyle yaşıyorum.

Dolayısıyla bana diyorlar nasıl yapacaksın. Çok basit, Ben her kuruşun hesabını millete vereceğim. Doğru insan doğrudur eğri insan belasını bulur. Bir şey daha öğrettiler bize kul hakkı yemeyeceksin, vatandaşın hakkını yemeyeceksin, Ankara'daki beylere hatırlatmak istiyorum ben sabahın altısında oğluma telefon edip evladım paraları sıfırla demeyeceğim. Benim bakanlarım kimsenin önüne yatmayacak. Benim bakanlarımın çocuklarının evinde boy boy para kasaları olmayacak. Müdürlerimin evinde paralar, dolarlar olmayacak. Bu benim vicdan, namus borcumdur.

Dedim ki refahı tabana yayacağız, herkes büyümeden kalkınmadan nasibini alacak.

Ne diyordu Ecevit ne ezen ne ezilen insanca hakça bir düzen diyordu. İnsanca hakça bir düzeni getireceğiz.

Asgari ücretli kardeşime söylüyorum. 1.5 milyon kardeşim şunu söyle. Bana gelince yok diyorsun benden de sana oy yok bu kadar basit.

Türkiye işsizlikte, en pahalı mazotu satmakta lider ülke. Gençlere söylüyorum sizin için çok güzel projelerimiz var. Yatılı meslek liseleri yapacağız, ailelerinize yük olmayacaksınız. Mezun olunca yüzde yüz iş bulacaksınız. YÖK'ü kaldıracağım, darbe hukukunun ürünü olan YÖK'ü kaldıracağım. Sadece onu değil ikinci öğretimde alınan harçları da kaldıracağım. Olmaz. Size 13 yılda çözülemeyen bir sorunu 1 yılda çözülemeyen bir sorunu çözme sözü veriyorum. Türkiye'de yurt sorunu kalmayacak.

Anneler babalar size sesleniyorum. Çocuğunuz üniversiteyi kazandığı zaman seviniyorsunuz. Sonra nerde kalacak tasasını çekiyorsunuz. Bir yıl içinde üniversite öğrencilerini baş tacı yapacam. Onlar bu ülkenin kaderini, geleceğini belirleyecekler.

Çocuğu yetiştiriyoruz, yarının kaymakamı, emektarı, nüfus müdürü olacak ama kendi üniversitesini yöneteme. Bal gibi yönetir. Gençlere o hakkı vereceğiz.

Ev kadınları size seslenmek istiyorum. Aslında ben sizin yaşadığınız gibi yaşıyorum. Rahmetli annem de ablam da okuma yazma bilmez. Ama bir evde akşam tencere kaynamıyorsa, eğer çocuğunun istediğini alamıyorsa en büyük acıyı anneler çeker. Diyorlar ki CHP gelirse sosyal yardımları kesecekmiş. Buradan 77 milyona sesleniyorum. Madem ki ben sizdenim madem ki sizin gibi yaşıyor ve yaşayacağım sosyal yardımları neden keseyim. Hiç bir sosyal yardımı kesmeyeceğim iki katına çıkartacağım.

Sözüm söz sevgili anneler 3 milyon 750 bin hanede oturan sevgili anneler aile sigortasını getireceğim. Hiç kimesenin ben yoksulum deme hakkı olmayacak. 4 yıllık yetki verin yoksulluğu tarihe gömeyim bu topraklarda.

Şimde mağdur edebiyatı yapıyorlar. Yahu size saray yapıldı, uçaklar alındı, çerez parası dediğiniz mercedesler alındı, altın kaplama klozetler alındı yahu nasıl mağdur oldunuz siz. 17 milyon yoksul yarattığınız siz. Mağdurmuş beyler.

Sıkılmadan papayı örnek gösteriyorsunuz. onun da uçağı vardır diye. Ama Allah büyükdür onun ardından papa açıklama yaptı. Benim uçağım yoktur, israfı sevmem diye. Bunlar biz Müslümanız diye geçiniyorlar. Niye peygamber efendimizi örnek göstermiyorsunuz. İsraf haramdır diyor. Gösteremezler devleti soymanın ne olduğunu, saltanatı çok iyi biliyorlar.

Hiç kimsenin yaşam tarzını siyaset malzemesi yapmadım. Her insanı seviyorum. Ona hizmet etmek istiyorum.

Köprü yol yapmayan mı var. 13 yılda bu kadar işsiz nasıl ortaya çıktı. Türkiye de 6 milyon vatandaş işsiz dışardan gelenlerin nasıl çalışacaklarına dair kanun tasarısı yapıyorlar. İşsiz vatandaşlara sesleniyorum sana ben iş bulacağım, ben kul hakkı yemem, kul hakkı yedirmem ben senin hakkını savundum. sonuna kadar savunacağım.

7 Haziran'da sandığa gidiyoruz. Ama Türkiye'nin çağdaş uygarlığı sağlaması için, kadın erkek eşitliği için, orta gelir tuzağından ve orta teknoloji tuzağından kurtarmak için, tek başına CHP iktidarına ihtiyaç var. Sandığa giderken geçen seçimlerde CHP'ye oy vermemiş bir vatandaşı ikna edeceksiniz. Sizi de sorumluluklarınız var. Diyeceksiniz ki geçen dönem vermedin. 13 yılda ne oldu 17 milyon yoksul oldu, atama bekleyen öğretmen oldu, 2 milyon suriyelimiz oldu, 13 yılda iki trakya büyüklüğündeki alan ekilemiyor diyin. İkna edin.

Sizden bir kişiyi ikna edip beraber sandığa götürmenizi istiyorum. Omuz omuza kavga etmeden, en az bir kişi.Bu Türkiye'nin haramilerden kurtulması, Türkiye'nin büyümesi, israftan kurtulması demektir. Çocuklarımızın çağdaş eğitim alması demektir.

Polis kardeşlerimin sorunları var. Bizim sorunlarımızı da çözün diyorlar. Onlara şunu söyledim. kim olursa olsun iktidarın polisi değil halkın polisi olduğunuz sürece sizi baştacı yapacağız. ve sizin sorunlarınızı çözeceğiz. Halkın polisi iktidarın sopası değil, halkın güleryüzlü polisinin başımızın üstünde yeri var. Onları seviyoruz. ama halkın polisi olsunlar bunu istiyorum.

Gündoğdu meydanından size söz veriyorum madem ki siz söz verdiniz hiç meraklanmayın hortumları kesme gibi bir huyum var. Keseceğim o hortumları. Size sözüm var. Eğer gün bir saat diyorsanız, 12 saat diyorsanız 12, 24 saat diyorsanız 24 saat sizin için, çocuklarınız için emek sarfedeceğim. Dökeceğim her alın teri size helal olsun diyeceğim.