CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan,  MYK toplantısının gündemine ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuştu.  

(CELAL ÇELİK'İN GÖZALTINA ALINMASI) "BU BİR GÖZALTI DEĞİL GÖZDAĞI OPERASYONUDUR"

Tutuklu gazetecilere ilişkin Tezcan, "Cumhuriyet Gazetesi yazarı Kadri Gürsel, Sözcü Gazetesi'nden Mediha Olgun tahliye oldu. Ama bu sevincimiz yarım sevinç. Hala çok sayıda gazeteci tutsak alınmış durumda. Türkiye'nin bu ayıptan derhal kurtulması lazım. Enis Berberoğlu'nun hala Anaya Mahkemesi kararına aykırı olarak tutukluğu devam ediyor. Türkiye'nin bu ayıptan derhal kurtulması lazım. Böyle bir ülkede yaşamak bize yakışmıyor. Bu ayıplara yeni ayıplar ekleniyor. Genel başkanımızın avukatı bugün hala gözaltında. Bu iktidar ile FETÖ kucak kucağa iken Celal Çelik FETÖ'nün yargıdaki kadrolaşmasını protesto etmek için mesleğini bıraktı. Elinizde delil yoksa niye gözaltına aldınız. 12 gün geçmiş savcı hala delil arıyor. Bu bir gözaltı değil gözdağı operasyonudur. Bu gözdağına prim vermeyeceğiz. Ne Celal Çelik ne de biz prim veririz. Alnımız ak. Çıkarın hakim karşısına   çıkaramıyorlar delil yok. Delilsiz, sizin FETÖ'culardan ne farkınız var çını anlatın. Bir ana önce Celal Çelik'in serbest bırakılmasını bekliyoruz. Arkadaşımızın verilemeyecek bir hesabı yoktur" diye konuştu.


(KUZEY IRAK'TAKİ REFERANDUMU) "BU KAÇINCI YANILMA SAYIN ERDOĞAN?"

Kuzey Irak'taki referanduma ilişkin Tezcan, "Kuzey Irak'ta gayri meşru bir referandum yapıldı. AK Parti'nin Ortadoğu'da yürüttüğü dış politika iki büyük kayıba sebep olmuştur. Türkiye bölgede kaybetmiştir. Halklar açısından kayıp ise, Türkmenlerin kaybetmesidir. İki kaybedeni vardır. Sayın Erdoğan çıktı, 'Barzani'nin bu noktaya geleceğini tahmin etmiyorduk yanılmışız' dedi. Bu kaçıncı yanılma sayın Erdoğan? FETÖ'da, Esad'ta, PKK'da yanıldınız. Barzani'de yanıldınız. Saysam zaman  yetmez. Okul öğrencisi olsa bu kadar yanılan okuldan atarlardı tasdikname verirlerdi. Hala görevdesiniz ve herkes gözünüzün içine bakıyor tek başınıza devleti yönetiyor, milletin kaderi ile oynuyorsunuz. Böyle bir şey olmaz. Referandum sürecinde tek adam ya yanılırsa demiştik, haklılığımız ortaya çıktı" diye konuştu.


"DERHAL TÜM PAYDAŞLARIN KATILACAĞI BİR MİLLİ EĞİTİM ŞURASINA İHTİYAÇ VAR"

Tezcan, "Bugün Türkiye'de hükümet yok. Tek adam var herkes onun ağzına bakıyor. Bir sabah 'TEOG'u istemiyorum' diyor. Herkes telaşla neyi değiştireceğeyiz diye bakıyor. Aklına geleni konuşan bir Ak Parti Genel Başkanı var. Bir tutarlılık yok. Çocuklarımız, öğrencilerimiz kobay oldu bu sistemde. 15 yıl içinde sayısız sistem değişti. Sitem yok sistemsizlik getirip yerleştirdiler. Ne yaptıkları belli değil. Akla bilime dayalı bir ciddi çalışma yok. Derhal tüm paydaşların katılacağı bir Milli Eğitim Şurasına ihtiyaç var. Öyle sabah kalktım aklıma bu geldi bunu söyledim olmaz. Ama yandaşların katılacağı bir Milli Eğitim Şurası değil. Hedef yüksek yetenek ile donanacağı bir eğitim sistemini hedeflemeliyiz" ifadelerini kullandı.


"YALAN SÖYLÜYORLAR. SÖYLEDİKLERİ SİSTEM, TAŞERONLUĞU ORTADAN KALDIRAN BİR SİSTEM DEĞİLDİR"

Tezcan, "Taşeron ile ilgili açıklama yapmışlar.  Yol sonuna kadar sorunu çözeceğiz diyorlar yalan söylüyorlar. Söyledikleri sistem, taşeronluğu ortadan kaldıran bir sistem değildir. Taşeronluğu aynen devam ettirme sistemidir. Taşeronlukta önce çaldı, milleti kandırdı sonra da bozuyor. Sözü yerine getirmek istemiyor. Taşeronlukla biz mücadele ederiz. Proje hırsızlılara fırsat vermeyin.  Bizim seçim bildirgesinden çalıp uygulamadıklarını görsünler. Üzüm, fındık üreticisi perişan durumda. Üreticinin nerede sorunu varsa CHP orada. Bu hafta Manisa'dayız üzüm üreticileri için" açıklamasında bulundu.


(ORTA VADELİ PROGRAM) "BÖYLE BİR PROGRAM AÇIKLAMAK BEN İFLAS ETTİM BAŞARISIZIM İTİRAFIDIR"

Hükümet tarafından açıklanan Orta Vadeli Programa ilişkin bir soru üzerine Tezcan, "Bu hükümet plansız bir hükümet. Hangi program açıklarsa açıklasın ciddiyeti olmaz. bugüne kadar açıkladıkları hangi programa uydular laf olsun torba dolsun. Bu programa da uymayacaklarını biliyoruz. Açıklanan programda, enflasyon düşmüyor, işsizlik düşmüyor. Böyle bir program açıklamak ben iflas ettim başarısızım itirafıdır" diye konuştu.


"ANLIYORUZ Kİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANININ İSTİFASI, İKİNCİ SARAY DARBESİDİR"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın istifasına ilişkin Tezcan, "İstifa çok ilginçtir. Kendi açıklamasını dinlerken istifa nedenini söylemedi. 'Yorulmadım, başarılıyım, siyaseti bırakmıyorum, ciddiye alınmamaktanö rahatsız olduğunu söyledi. Kimin kendisini ciddiye almadığını söylemedi. İhanet edilmeyi hazmedemediğini söyledi. İhanetin ne olduğunu söylemedi. Anlıyoruz ki İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanının istifası, ikinci saray darbesidir. Birincisinde Davutoğlu istifa ettirildi. Tek adamın talimatı ile istifa ettiğini herkes biliyor. Sadece itiraf edemiyorlar" diye konuştu.


"KUZEY IRAK KONUSUNDA HÜKÜMETE ÖNCE CİDDİYET TAVSİYE EDİYORUZ"

Tezcan, "Kuzey Irak konusunda hükümete önce ciddiyet tavsiye ediyoruz. Bir taraftan vanayı keseceğim diyeceksin öbür taraftan bakan ekonomik ambargo olmaz diyecek. Önce ciddiyet hükümet ciddi olacak" dedi.


"İNŞALLAH KULAK VERİP  OHAL'İ BİR AN ÖNCE KALDIRIRLAR"

Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi'nin OHAL'e ilişkin açıklamalarını değerlendirmesi istenen Tezcan, "Zeybekçi'nin söylediği ara formül uygulanabilir bir formül değil. Günaydın diyoruz bu şekilde yatırım gelmez, ekonomi iyiye gitmez dedik. Dediklerimiz çıkmıştır. Ekonomi Bakanı da itiraf etmiştir. İnşallah kulak verip  OHAL'i bir an önce kaldırırlar" dedi.


(ERTELENEN ODA SEÇİMLERİ) "BÜTÜN SİVİL TOPLUMA İKTİDARDAN ADAM TAYİN ETMEK İSTİYORLAR"

Ertelenen oda seçimlerine ilişkin bir soru üzerine Tezcan, "Demokratik bir düzende yaşamıyoruz totaliter bir düzende yaşıyoruz. Sivil toplum yok ediliyor. 365 borsa ve odanın seçimlerine bir hafta kala neden nisan ayına ertelediniz?  Kaybedeceklerini anladılar. Bütün sivil topluma iktidardan adam tayin etmek istiyorlar. Bu ülkeyi dizayn etme hastalığıdır. Bunu tarihte Hitler, Musolini yapmıştır bugün bir benzerini 21. Yüzyılda Türkiye'de yaşıyoruz. Hukuka aykırı olarak zapturapt altına almaya çalışıyor. Bu ayıp utanç verici ciddi tehdit oluşturacak adımlardır. O zaman  bütün dernekleri kaldırsın hükümet yukarıdan saraydan adam tayin etsin. Yakında aile reislerini de saraydan tayin etmeyi isterlerse şaşırmayın" diye konuştu.