Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş, üstlendiği başbakan yardımcılığı görevi ile ilgili açıklamalarda bulunarak geçici hükümette yer alması nedeniyle kendisine yöneltilen eleştirilere yanıt verdi. Başbakanlık Yeni Bina'da düzenlediği basın toplantısında konuşan Türkeş, "Siyasi partilerin amacı, hedefi iktidar olmaktır. Benim Başbakan Yardımcısı olmam nedeniyle partim MHP de bugün iktidar olmuştur. Bunu kim görmezden gelebilir? Tabi ki iktidar olmak istemeyendir. Şahsıma insafsızca eleştiriler bunun için yapılıyor. Beni bunun için partiden atmaya çalışıyorlar" ifadelerini kullandı. Türkeş, ayrıca şahsına yöneltilen eleştirilere yanıt vererek "Her fırsatta beni soyadımdan dolayı mirasyedi olarak suçluyorlar. Miras haktır ve helaldir. İster yerim ister yemem, bu benim bileceğim iş. Sizler kimin mirasını yiyorsunuz?" dedi.

"ANAYASAL BİR YÜKÜMLÜLÜK OLAN GÖREVİ ÜSTLENMEK GEREKTİĞİNİN BİLİNCİNDEYİM"

Üstlendiği görevin Anayasal bir sorumluluk olduğunu ifade eden Türkeş, "Sayın Cumhurbaşkanımızın seçimin yenilenmesinin kararının ardından Sayın Davutoğlu'na seçim hükümet kurma görevi vermiştir. Sayın Davutoğlu şahsıma bakanlık teklifinde bulunmuştur. Her fırsatta dile getirdiğim ve parti olarak getirdiğimiz önce ülkem, milletim sonra partim ve sonra ben anlayışı ile Anayasal bir yükümlülük olan böyle bir görevi üstlenmek gerektiğinin bilincindeyim diyerek teklifi kabul ettiğimi ilettim" diye konuştu.

"HÜKÜMETİMİZİN ÖNCELİKLİ MESELESİ TERÖRÜN SONLANDIRILMASI"

Geçici hükümetin görevlerinden bahseden Türkeş, "Ülkemiz terör örgütünün baş kaldırması nedeniyle kritik bir süreçten geçmektedir. Türkiye'nin öncelikli meselesi terörün sonlandırılması, teröristlerin hakettiği cezayı bulmasıdır. Bizim hükümetimizin öncelikli meselesi budur. Bu hükümet ülkeyi 1 Kasım'da seçime götürmek ve 7 Haziran'da yapılan seçimin yenilenmesi için gerekli hazırlıkları yapmak, vatandaşlarımızın huzur içinde siyasi tercihlerini sandığa yansıtmalarını sağlamak ve bu seçimin neticelerinin sağlıklı şekilde alınması için vazife başındadır" ifadelerini kullandı.

"ANAYASA'MIZI BİLMEYENLERİN ÜLKE YÖNETİMİNE TALİP OLDUKLARINI İFADE ETMELERİ TUHAFTIR"

Geçici hükümette yer almasını eleştirenlere yanıt veren Türkeş, "Kurulmuş olan 63. Hükümet Anayasa gereğince oluşturulmuş bir seçim hükümetidir. Altını çizerek söylüyorum, bu bir koalisyon değildir. Bir koalisyon hükümetinde olduğu gibi partilerin fikirleri biribiriyle uyum veya uzlaşı sağlama zorunluluğu da bulunmamaktadır. Son bir hafta içerisinde farklı siyasi parti temsilcilerinin bu hususlara ilişkin çeşitli açıklamalarını çok yadırgadığımı ifade etmeliyim. Anayasa'mızı bilmeyen, ülkemizin içinde bulunduğu şartları değerlendiremeyen bu şahsiyetlerin ülke yönetimine talip olduklarını ifade etmeleri tuhaftır" şeklinde konuştu.

"BENİ PARTİDEN ATMAYA ÇALIŞIYORLAR"

Başbakan Yardımcısı Türkeş, "Makamları çıkar ya da imtiyaz olarak algılayanların eleştirileri ilgi alanım içerisinde değildir. Siyaset sistemi kilitleme ve çözümsüzlük üretme alanı değil. Çözüm yaratma alanıdır. Benim yaklaşımım hep böyleydi. Bundan sonra da hep böyle olacak. Türkiye'nin meselelerine çözüm getirmeyip genel doğrular vaaz ederek yol almak mümkün değildir. Siyasi partilerin amacı, hedefi iktidar olmaktır. İktidarı hedeflemeyen hiçbir parti demokrasinin gelişmesine katkı sunamaz. Bu ilkeler ışığında herkes şunu bilsin; benim Başbakan Yardımcısı olmam nedeniyle partim MHP de bugün iktidar olmuştur. Bunu kim görmezden gelebilir? Tabi ki iktidar olmak istemeyendir. Ben partimi iktidar yaptım. Şahsıma insafsızca eleştiriler bunun için yapılıyor. Beni bunun için partiden atmaya çalışıyorlar" açıklamasında bulundu.

"ÜLKEMİN VE MİLLETİMİN DERTLERİNE BİR TEKME DE BEN Mİ ATSAYDIM?"

Şahsına yöneltilen eleştirilere yanıt veren Türkeş, "Her fırsatta beni soyadımdan dolayı mirasyedi olarak suçluyorlar. Ben bu ithamı aslında kabul ediyorum. Miras konusu hukuken haktır ve dinen helaldir. Bunu ister yerim ister yemem, bu benim bileceğim iş. Bunu söyleyenlere de şunu sormak lazım. Sizler kimin mirasını yiyorsunuz? Ülkemin ve milletimin dertlerine bir tekme de ben mi atsaydım? Yapamazdım ve yapmadım. Bu mudur sizin milliyetçilik anlayışınız?" dedi.

"KOLTUKLARINI GARANTİDE TUTABİLMEK İÇİN VAR GÜÇLERİYLE BANA SALDIRIYORLAR"

Tuğrul Türkeş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkücü camiada herkesin bildiği bir sırrı paylaşacağım .Devlet Bey; rahmetli babamın yanında yetişmiş, vatanperver, büyük bir liderdir. En ufak incitici cümle kullanmam. Bu nedenledir ki başbakan yardımcılığı koltuğuna oturur oturmaz da ilk işim genel başkanımı aramak olmuştur. Kendisi de şahsımı hedef alan bir tarizde bulunmamıştır. Ancak yanında bulunan kraldan çok kralcı olan zevat, sırf koltuklarını garantide tutabilmek için var güçleriyle bana saldırıyorlar. Eminim ki Devlet bey bunları hepimizden daha iyi analiz etmiştir. Devlet Bey'in nezaketi hepmizin gıpta ettiği düzeydedir. Kendisine bir şekilde yanaşmış olanlar hedeflerine ulaşmak için beni partimden uzaklaştırmaya çalışıyorlar. Devlet Bey'e akıl vermek benim işim değildir; ancak tarih beni doğrulayacaktır. Devlet Bey'in yüzüne gülenler, beni yolumdan çeviremezler. Şahsımı yaylım ateşine tabi tutuyorlar. Kendini bilmez sözde ocakçılar, tehdit fermanları yayınlıyor. Ey gafiller. Devlet ve millet düşmanları cirit atarken, namlularınızı bana yöneltmeniz hangi terbiyeye sığar? Bunu hangi ülkücülükle izah edeceksiniz? Bunu gidin Devlet Bey'e sorun, size hak ettiği cevabı mutlaka verecektir"

"HAKKIMDA LAF ETMEYE YELTENELER, İKİ SARHOŞ İLE ÜÇ BEŞ TANE ÇAKALDAN İBARET"

MHP mensubu olduğunu ve partisini iktidar yaptığını vurgulayan Türkeş, "Ben babamın ilkelerine bağlıyım. Bundan dolayı da ani kararlar vermem; ama kesin netice alırım. Başarısızlık benim için bir seçenek değildir. Hakkımda laf etmeye yelteneler, iki sarhoş ile üç beş tane çakaldan ibaret. Onlara cevap vermeyi doğru bulmuyorum. Buradan açıkça ülkücü camiaya ve Devlet Bey'e sesleniyorum. Ben MHP mensubuyum. Seçim hükümetinde de olsa partimi iktidar yaptım" ifadelerini kullandı.

"YANAŞMALAR, DEVŞİRMELER, BENİM VERDİĞİM KARARLA BENİ YARGILAYAMAZ"

Başbakan Yardımcısı Türkeş, konuşmasında şunları kaydetti: "Kimse beni bundan dolayı partimden atamaz. İlla ki atılmam gerekiyorsa buna ilgili şahsiyetler değil, ülkücü camia karar vermelidir. Buradan Devlet Bey'e sesleniyorum. 4 Ekim'de olağanüstü bir kurultay toplasın. O kurultayda üstlendiğim görev hakkında delegeler, partililerim ve ülküdaşlarım karar versin. Yanaşmalar, devşirmeler, bu davaya emek vermeyenler, sözde ocakçılar benim verdiğim kararla beni yargılayamazlar"

"SAYGISIZ SOYADIMI DA BİLMİYOR"

Partiden gönderilip gönderilmeyeceği konusunun kongrede konuşulması gerektiğini savunan Türkeş, "Devlet Bey'den talebim bir ay zaman var. Kongreyi toplar. Kongrede biz kendi camiamıza sorarız. Tuğrul, MHP'yi iktidar yaptı. Tuğrul, bugün ülkücülere iş, aş, ekmek kapısı açıyor. Biz de buna kızdık. Biz sistemi kilitlemek istiyorduk. Gelin, ey milliyetçiler. Buna bir karar verelim. Tuğrul'u atalım mı atmayalım mı, diye onlara soralım. Orada üç partinin mandalını aşındırıp ikisini batırmış gelmiş adam, saygısız soyadımı da bilmiyor herhalde, tabi kaç tane parti gezdi. Cahil" dedi.

"SEN KİMİN PARTİSİNDEN KİMİ ATIYORSUN?"

MHP'den adaylık başvurusunda bulunup bulunmayacağı sorulan Türkeş, "Hayır. Şu safhada Devlet Bey'in öfkesinin dinmesi lazım. Kendisi davet eder, müracaat et; derse değerlendiririm. Ben hiç kendi keyfime gidip adaylık müracaatında bulunmadım. 2015 Haziran'ı öncesinde de tekrar sordum. Kendisi dedi ki evrağını hazırla, beraber dilekçelerimizi vereceğiz dedi. Bugün de benim aklıma göre dosya koymam söz konusu değil. Genel başkanım beni gerekli görürse, o çağrırsa ben de gider dosyamı veririm. Beni oradaki sarhoşlar ve çakallar partiden atacaklarını söylüyorlar. Sen kimin partisinden kimi atıyorsun? Buna tabanın karar vermesi gerekir diyorum. Türkiye bir seçime gidecek. O seçimden önce MHP tabanının bu konuda net tavrını sergilemesi gerektiğine inanıyorum. O bakımdan da bir ay sonrası için olağanüstü kongre diyorum" diye yanıt verdi.

"DEVLET BEY'İN CEKETİNİN ARKASINDA EK ZANNETTİĞİNİZ ŞAHSİYETTEN BAHSEDİYORUM"

Odasından eşyalarını topladığı yönündeki iddialar sorulan Türkeş, "Bizim eski dükkanda dedikodu bu mu? Genel sekreter şahsiyet, önce kendi odasını dekore ettirmiş. Beğenirlerse genel başkanlarının da odaları öyle olacak dediler. Devlet Bey'in ceketinin arkasında ek zannettiğiniz şahsiyetten bahsediyorum. Duvarda haritalarım vardı, çerçeve değişimine yolladım. Partideki yeni dekorasyon beğenilmedi ki 2 aydır beklemedeyim. Beni atsalar dahi isim vermeyeceğim, bu konuda zil takıp oynayanların hiçbiri Türk siyasetinde Tuğrul Türkeş'in ifa ettiği görevleri göremezler. Marifetleri var idiyse Devlet Bey'in arkasında kareye girmek yerine konuşsalardı bugüne kadar" şeklinde yanıt verdi.

"'HAYIR' DEME ALIŞKANLIĞINDAN KAYNAKLANMIŞ OLABİLİR"

Meclis'te, geçici hükümette yer alan bakanların yemin etmesi konusunda yapılan oylamada MHP'nin 'hayır' oyu kullanmasını nasıl değerlendirdiği sorulan Türkeş, "Bu 'hayır' deme alışkanlığından kaynaklanmış olabilir" dedi.

"AK PARTİ'DEN BANA YÖNELMİŞ BÖYLE BİR DAVET VE TALEP OLMADI"

AK Parti'ye geçme ihtimali sorulan Türkeş, şöyle yanıt verdi: "Şu ana kadar AK Parti'den bana yönelmiş böyle bir davet ve talep olmadığı gibi ben de bu basın toplantısında yaptığım gibi her fırsatta MHP mensubu olduğumu, başbakan yardımcılığı görevini MHP milletvekili olarak yaptığımı ve genel başkanın bana ihtiyaç duyması halinde davet etmesi halinde MHP'den müracaat edebileceğimi ifade ettim"