Nihal Işık- Uzmanlar, ramazan ayının yaz aylarına denk gelmesi ve oruç tutma süresinin uzun olması ile birlikte oruç tutmak isteyen kanser hastaları ve diğer ciddi hastalığı olanlar için önemli sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtiyorlar. Kanser hastalarının oruç tutmaları hakkında bilgi aldığımız Tıbbi Onkolog Doç. Dr. Canfeza Sezgin, gündüz sıvı alımının azalması ve vücuttan sıvı-elektrolit kaybının olmasına bağlı olarak vücutta dengesizlik oluşabileceğini belirtti. Doç. Dr. Sezgin vücutta sıvı kaybı ile oluşan bu durumun pıhtılaşmayı daha da artırarak tromboz denilen damar içi pıhtılaşma ve akciğere pıhtı atma gibi sonuçlara neden olabileceğini sözlerine ekledi.

Pıhtı büyükse ani ölüm olabilir

İleri evre kanser hastalarında, kemoterapi alan hastalarda, uzun süre hareketsiz olan hastalarda (felç gibi) veya büyük ameliyatlara bağlı hareket yeteneği azalan kişilerde (kalça protezi, kalça kırığı gibi) damar içinde pıhtılaşmayı başlatan trombosit isimli kan elemanlarının birbirlerine yapışarak pıhtılaşma sürecinin normal olmayan bir şekilde başlamasına neden olabiliyor. Tıbbi Onkolog Doç.Dr. Canfeza Sezgin, "Normalde pıhtılaşma vücutta kan damarı zedelenmesi veya kanama gibi durumlarda vücudun hasarı azaltmak ve hayatı kurtarmak için kullandığı hayati önemde savunma sistemidir. İleri evre kanser hastalarında kanser hücrelerinden trombositlerin birbirlerine yapışmasını uyaran ve pıhtılaşmayı başlatan maddeler salgılanır. Özellikle yaz aylarında oruç tutulması ile vücutta damarlarda dolaşan sıvıda azalma olur, enerji azalmasına bağlı kişinin fiziksel hareketi kısıtlanır. Bir de buna kemoterapiye bağlı bulantı, kusma, halsizlik, karaciğer ve böbrek hasarı eklendiğinde kişiler basit streslere daha duyarlı hale gelirler. Hastalarda harekette azalma, damar içinde trombositlerin ve diğer kan elemanlarının dolaştığı sıvıda azalma sonucu kan dolaşımında bulunan trombositler birbirine anormal derecede yakınlaşır, birbirleriyle etkileşerek toplardamarlarda pıhtılaşma süreci başlar. Genellikle bacaklar veya baldırlarda tek taraflı olarak şişme ve ağrı ile ortaya çıkar. En büyük tehlikesi bacaklarda oluşan toplardamar pıhtılarının buradan kopup akciğere atmasıdır. Kişilerde aniden göğüs ağrısı, nefes darlığı ve sık nefes alıp verme gelişir. Pıhtı büyükse ani ölüme neden olabilir. İleri evre kanser hastalarında en önemli ölüm nedenlerinden birisi olup çoğunlukla tanı konamamaktadır" açıklamalarında bulundu.

 
Şikayetler artar
 
Kanser hastalarının oruç tutma ile halsizlik ve yorgunluk yakınmalarının daha fazla artış gösterdiğini söyleyen Doç. Dr. Sezgin, bu durumun yaşam kalitesinde bozulmaya neden olabileceğini belirtti. Doç. Dr. Sezgin, "Kemoterapi alan hastalarda oluşabilecek bulantı-kusma veya ishal yakınmaları ile gelişecek olan sıvı ve elektrolit kaybı oruç tutan hastaların sağlıklarında ciddi sorunlara neden olabilir. Uzun ve sıcak yaz aylarında oruç tutulmasıyla böbrek yetmezliği riski ve kanda potasyum, sodyum gibi hayati elektrolitlerin dengesizliği gelişebiliyor. Bu da hastaların tedavilerinin aksamalarına ve ciddi sakatlıklara neden olabilir. Ayrıca ağrı kesici kullanımına bağlı olarak terleme artışı olduğu için bu durum sıvı açığını daha da arttırır. Hastalarımıza tüm riskleri anlatarak, bilgilendirme yapıyoruz. Bir hekim olarak kanser hastalığı ile ilgili tedavi alan, ileri evre hastalığı olan veya düşkün olan hastaların uzun günlerde oruç tutmasını önermiyorum" diye konuştu.