Dr. Özkılıç, okulların açıldığı dönemde çocukları soğuk algınlığından korumak için dikkat edilmesi gerekenleri şöyle anlattı,

"Çocuğunuzu  sokağa çıkarırken çok dikkatli olmalısınız çünkü soğuk hava metabolizmanın yavaşlamasına yol açıyor. Metabolizma yavaşlayınca vücut direnci düşüyor, bunun sonucunda da mikroplarla savaşma yeteneği azalıyor. Bu nedenle çocuğun vücut direncini düşürmemek için sokağa çıkarken giydirilen kıyafetlere çok dikkat edilmelidir. Isı izolasyonu açısından çocuğu kat kat giydirmek, kalın bir kat giydirmekten daha iyi. Ayrıca bebeklerde daha çok baştan ısı kaybı olduğu için, başını örtmeyi ihmal etmeyin. Bunun için de bebeklik veya oyun çağındaki çocuğunuzu ev ortamında yetişkinlerden bir kat daha fazla giydirmeye özen gösterin. Çocuğunuz daha büyükseyetişkin gibi giyinebilir. Üst solunum yolu enfeksiyonunda belirtiler, çocuk virüsü aldıktan 1-3 gün sonra başlıyor ve hastalık genellikle 1 hafta sürüyor. Üst solunum yolu enfeksiyonları, hafif ateş, burun tıkanıklığı, uykusuzluk, ishal, huzursuzluk, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğaz ağrısı, boğazda kaşıntı, hapşırık, geniz akıntısı ve hafif öksürük gibi belirtilerle seyrediyor."

"ÇOK SIK ZATÜRRE GEÇİRİYORSA DİKKATLİ OLUNMALI"

Çocukların sıklıkla üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmesinin normal olduğunu ancak sık zatürre geçirilmesi durumunda endişelenilmesi gerektiğini belirten Dr. Özkılıç sözlerine şöyle devam etti, "Çok sık kulak enfeksiyonu geçiren çocuklarda altta bir sebep olup olmadığına bakılmalı. Çocuğun hastalıkları ne kadar ağır geçirdiği, arada tümüyle iyileşip iyileşmediği doktor tarafından dikkatle değerlendirilmelidir. Çocukta hep aynı aralıklarla tekrarlayan ateş var ise çocuk periyodik ateş sendromları yönünden değerlendirilmelidir. Alerjik hastalıklar, astım, geniz eti gibi problemler çocukların daha sıklıkla solunum yolu enfeksiyonları geçirmesine neden olur. Sigara dumanına maruz kalmak da enfeksiyonları arttıran önemli bir faktördür. Çok çocuklu ailelerin çocukları ve yuvaya erken başlayan çocuklar elbette ki daha fazla hasta olurlar."

"PROTEİN HASTALIKLARDAN KORUYOR"

Soğuk havalarda hastalıklardan korunulması için tavsiyelerde de bulunan Dr. Özkılıç sözlerini şöyle noktaladı, "Soğuk havalarda sokağa çıkarırken çocuğun yüzünü atkıyla sarmalamayı ihmal etmeyin. Beslenme, çocuğun güçlü bir vücut direncine sahip olması ve mikroplarla savaşmasında önemli rol üstleniyor. Anne sütü enfeksiyonlardan korunmada mamalardan daha üstün özelliklere sahip. Bu yüzden özellikle ilk 6 ay bebeğin kilo alımı yeterli ise sadece anne sütü verilmesi, bu süreçten sonra ek gıdalarla beraber anne sütüne devam edilmesi öneriliyor. Eğer evde bulunanlardan biri veya anne hastaysa bebeğe enfeksiyonunun bulaşmaması için emzirme sırasında mutlaka maske takın. Çocuğun ellerini antimikrobiyal içermeyen normal bir sabunla sık sık yıkayın. Kendisi ellerini yıkayacak yaşa gelmişse, bunu alışkanlık haline getirmesini sağlayın. El kurulama işleminde ortak havlu kullanmamaya da özen gösterin. Protein vücutta mikroplarla savaşmaya yarayan antikoru üretir. Bu önemli işlevinden dolayı çocuğun her gün yeteri kadar proteinli gıdalarla, yani et, süt, yumurta, peynir ve yoğurt ile beslendiğinden emin olun. Çalışmalarda, C vitamininin üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmada yararlı olabileceği ancak enfeksiyon oluştuktan sonra fayda sağlamadığı ortaya konmuş. Çocuğun yeteri kadar C vitaminini doğal yollarla almasını sağlayın. Günlük alınması gereken C vitamini bebeklerde 15-20 mg'dan ergenlerde 75 mg'a kadar değişiyor. Bebeklerdeki ihtiyaç günde yaklaşık bir mandalinaya, ergenlerde ise günde bir orta boy portakal veya greyfurta tekabül ediyor."