Adet olmuş...

Ben de söze 'Şeker Bayramınızı' kutlamakla başlayayım...

Bu bayrama bazılarımız da 'Ramazan Bayramı' diyor.

Bayramın,  şeker tadında olmasını diliyorum...

 
Şekerin tadı kaçtı

Söylemeden edemeyeceğim:

CHP İzmir Milletvekili ve partisinin Sanayi Ticaret Komisyonu sözcüsü Mehmet Ali Susam, bayram öncesi şekere yapılan zammın şekerin tadını kaçırdığını söyledi.

Kamunun şeker fabrikalarının kuruluşu olan Türk Şeker'in yılbaşından bu yana şekere yaptığı zamların en fazla şeker üreticisini zor durumda bıraktığını ifade eden Susam, 'Türk Şeker'e bağlı fabrikalar uzun yıllardır yatırım yapılmayan, eski teknolojiyle üretim yapan, çok verimli olmayan fabrikalar durumuna düştü.

Bu nedenle maliyetleri diğer şeker fabrikalarına göre daha yüksek kalıyor.

Bu maliyet farkını zam yaparak gidermeye çalışıyor. Oysa Ramazan ayı gibi şeker tüketiminin arttığı bir dönemde, Şeker Bayramı öncesinde zam yaparak vatandaşın ağzının tadının kaçırılması son derece yanlıştır.

Nişasta bazlı şeker (NBŞ) üreticilerinin yıllardır lobi yaparak yerleştirmeye çalıştığı 'Pancar şekeri pahalıdır' imajını destekleyen, onların değirmenine su taşıyan niteliktedir.

Bu zamdan en çok pancar üreticisi ve vatandaş zarar görmüştür.

Şeker Bayramında, misafire ikram edilecek çikolatanın, baklavanın tadının kaçmaması için derhal geri alınmalıdır' dedi.

 
NBŞ lobisi

Türkiye'de şekerin pancardan ve mısırdan üretildiğini ifade eden Susam, 'Mısır şurubu olarak da bilinen NBŞ'nin üretimi ve satışı kotaya tabi. Toplam satılan şekerin en fazla yüzde 10'u NBŞ olabiliyor. Mısır şurubunun maliyeti daha düşük olmasına karşın kanser riskini arttırması başta olmak üzere sağlık üzerinde etkileriyle ilgili ciddi tereddütler bulunuyor. Bu alanda gerek Dünya Sağlık Örgütü'nün gerekse Türk doktorlarının olumsuz görüşleri bulunuyor.' diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

'Türkiye'de NBŞ üretiminin büyük bölümünü gerçekleştiren iki firma, pancardan üretin şekerin pahalı olduğunu, kamu fabrikalarının zarar ettiği için vatandaşa pahalı şeker yedirildiği, NBŞ'nin yaygınlaşması gerektiğini söyleyerek kotanın artması için aralıksız olarak lobi faaliyeti yürütüyor.

Ancak kotanın yükselmesi sağlık risklerini arttırabileceği gibi, önemli bir zirai üretim alanı olan şeker pancarı ekiminin ve pancar üreticisinin yok olmasına neden olacaktır.'

Maliyetler farklı

Türkiye'de pancardan şeker üretimi hem kamu hem de özel sektöre bağlı fabrikalar tarafından yapılıyor.

Pancar alım fiyatı devlet tarafından belirlenmesine karşın, üretim teknolojileri ve diğer nedenlerle her fabrikanın şekerin üretim maliyeti diğerinden farklı olabiliyor.

En büyük şeker üreticisi olan kamu şirketi Türk Şeker'e bağlı 25 fabrika bulunuyor.

Bu fabrikalar özelleştirme kapsamında olduğu için hiçbir yatırım yapmıyor, düşük teknolojiyle pahalı bir üretim yapılıyor.

Özetle; Vatandaşın da tepsini çeken bu zamla kamunun kötü yönetilen fabrikasının yüksek maliyeti vatandaşın sırtına yükleniyor.

Bir yandan vatandaş artan fiyatlardan zarar görürken, haksız yere sorumlu tutulan pancar üreticisi de zor durumda kalıyor.

Gelişmeler; NBŞ lobicilerinin kota artırımını bir kez daha gündeme getirmesine imkan tanıdı.

Kuruluş amacı Türkiye'de şeker rejimini, şeker üretimindeki usul ve esaslar ile fiyatlandırmayı düzenlemek olan Türk Şeker Kurumu duruma henüz müdahale etmedi.

Sonuç olarak, Şeker Bayramı'nda ikramın da vatandaşın ağzının tadı da kaçtığını acaba yukarıdakiler biliyor mu?

Kimisine göre iyi

Kentsel dönüşüm yasası yönetmeliğinde yapılan değişiklikler Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi.

Yönetmelikle kentsel dönüşüm sürecinin seyrini değiştirecek düzenlemeler yapıldı.

İnşaat şirketleri ve riskli bina tespiti yapan kuruluşlar disiplin altına alınırken, binasını yıkmak istemeyen vatandaşa güçlendirme imkanı verilecek.

Kentsel dönüşüm yasası kapsamında inşaat şirketlerine vergi muafiyeti sağlanıyor.

Yeni projeye başlayacak bir firma, söz konusu alanda riskli yapı tespiti yapınca noter masrafını, tapu harcını, belediyelere ödenen harçları ödemiyor ve konutları yüzde 1 KDV ile satıyor.

Yeni uyanıkları duyarız!

Dönüşüm kapsamında yeni proje yapacak 'uyanık müteahhitlerin' alandaki metruk bir bina için rapor alarak tüm projede vergi ödemediği iddia ediliyordu. Yeni düzenleme ile bu uygulamaların önüne geçildi. Yeni yönetmeliğe göre riskli yapı tespiti; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri yapılar hakkında yapılacak.

İnşaat halinde olup ikamet edilmeyen yapılar ile bir kısmının yıkılması sebepleriyle yapı bütünlüğü bozulmuş olan yapılar riskli yapı tespitine konu edilemeyecek. Kentsel dönüşümde mal sahiplerine yıkım yerine 'güçlendirme' alternatifi sunulacak.

***

DİP EKSPRES

'Kara dönem'e az kaldı!


Kapalı alanda sigara içilmesi yasağından sonra, 1 Ekim 2014'ten itibaren 'sigara'da yeni bir dönem başlıyor.

Açık havada sigara içilen alanlarda kısıtlamaya gidilirken, paketlerde de 'kara' döneme geçiliyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın tütünle mücadelede yeni yasaklar ve denetimlerin bir an önce başlaması talimatı verdiğini ifade eden Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, bu çerçevede sigara paketlerinin kararacağını, marka isimlerinin de kodlanarak satılacağını söyledi.

Müezzinoğlu, 2014-2018 Tütünle Mücadele Strateji Raporunun son halinin hazırlandığını ve Başbakanlığa gönderildiğini belirtti.

Kanuni ve yasal düzenlemeler yetişemez ise uygulama tarihinin en geç 1 Ocak 2015 olarak belirlendiğini söyleyebiliriz.