Kayseri Pınarbaşı'na bağlı Küçük Karamanlı köyünde fakir bir ailenin oğlu olan Hulusi Topuz, 60'lı yılların başında köy ağasının kızı Suna'ya aşık oldu. Suna da ona aşıktı. İkili gizli gizli buluşmaya başladı. Sabah'ın haberine göre Hulusi ve Suna'nın aşkından haberdar olan ağa, görüşmelerini yasakladı. Sevdiği kızla evleri karşılıklı olan Hulusi, evden eve tünel kazmaya başladı. Ancak annesi durumu fark etti ve oğlunun delirdiğini düşünüp, komşulardan yardım istedi. Planı suya yatan Hulusi intihara bile kalkıştı.


ASKERDE VEREM OLDU

Tüm çabalarına rağmen sevdiği kızla görüşemeyen genç askerde ise kederinden verem oldu. Çürük raporu verilerek terhis edilen genç, köye döndüğünde şok yaşadı. Sevdiği kızın babası, Suna'yı Adana'daki yakınlarının yanına göndermişti. Bunun üzerine Hulusi köyü terk edip, gittiği yerde başka biriyle evlendi. Ancak mutsuz oldu ve Suna'yı unutamayacağını düşününce eşinden boşanıp, Adana'ya sevdiği kızı bulmaya gitti. Adana'da günlerce sokaklarda dolaşıp, sevdiği kadını aradı.


SUNA YILLARCA BEKLEDİ

Suna'yı Adana'da bulamayan Hulusi Topuz, kendisini yine gurbete attı. Suna ise aşkını kalbine gömüp, hiç kimseyle evlenmedi. Aradan yıllar geçti. Köye geri dönen Hulusi, Suna'nın babası ve ağabeyinin evlenmelerine izin vermesi üzerine sevdiği kıza kavuştu. Dillere destan bir düğünle evlenen ikilinin 4 çocukları oldu. Hulusi Topuz'un karısına hitaben yazdığı aşk şiirlerini internette gören Ankara Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim görevlisi Neriman Yıldız birkaç ay önce çiftle görüşüp öykülerini 'mutlu son' temalı bir tez haline getirdi. Hulusi Topuz (69), "Suna'yı unutmak mümkün olmadı. Aşkımdan yollara düştüm, şair bile oldum. Suna'nın babası, kızının başkasıyla evlenmek istememesi üzerine insafa gelip evlenmemize müsaade etti" dedi. Suna Topuz (67) ise "Sonunda birbirimize kavuşup, mutlu olduk" diye konuştu.