Asya ile Avrupa'nın kucaklaştığı; yüzlerce farklı kültürün nefes aldığı, iz bıraktığı bir coğrafyada yaşıyoruz. Bu kucaklaşmalar; bu çok kültürlülük teorik olarak hoşgörünün zeminini oluşturmasını beklerken; birçok zaman ayrışmaların nefrete döndüğünü görüyoruz. Geçtiğimiz hafta yılbaşını bahane ederek yeni bir başlangıç için umutlanan, hedefler koyan insanlar ile birlikte bugünü etiketleyip, toplumda yeni bir ayrışmaya sebep olmak isteyen kişilere şahit olduk. Peki; yılbaşı gerçekten bir Hıristiyan bayramı mı, yılbaşı diye kutlanan Hz. İsa'nın doğum günü mü?

Ermeni Kilisesi gibi bazı Doğu Ortodoks Kiliseleri, 6 Ocak'ı Noel olarak kutlasalar da; günümüzde genelde 25 Aralık İsa'nın doğum günü olarak kabul edilir. Bazı iddialara göre Hz. İsa; kış mevsiminde dahi doğmamıştır. Luka İncili'ne göre; doğduğu zaman çobanlar çayırlarda sürülerini otlatmaktaydılar. Bazı kaynaklara göre Hz. İsa'nın ekim ayı içinde doğmuş olması gerekir. Ayrıca Kur'an'da Meryem Suresi 25. ayete göre Meryem, hurmaların taze olduğu bir zamanda doğum yapmıştır. Aslında 31 Aralık'ın Hz. İsa'nın doğum günü olduğuna dair dünyanın hiçbir yerinde ve tarihi belgesinde en ufak bir iddia yoktur. Hatta 25 Aralık tarihi bile tartışmalıdır. Peki 25 Aralık tarihinin bilinen tartışmasız gerçekleri nedir?

25 Aralık, günlerin uzamaya başladığını müjdeler ve güneş ışığını tekrardan sunmaya başlar. Roma İmparatorluğu'nda 25 Aralık, güneş tanrısı Mitra'nın doğum günü olarak kabul ediliyordu. Bu kutlama; eski bir pagan geleneği olup güneş dönümüne rastlamaktadır. Aynı zamanda bu tarihte, Hint, Yunan, Mısır, Mezopotamya Kuzey Avrupa ve Güney Amerika toplumlarınca farklı isimler altında törenler yapılmaktaydı. İran ve Hindistan'ın ortak kültürü olan Mitra, Perslerin büyük Tanrısıydı. İran'da Ahemeniler devrinde Anahita ile birlikte anıldı ve Güneş Tanrısı Şamaş'ın da özelliklerine sahipti. Daha sonradan Hz. İsa'nın doğum günü ilan edilen bu tarih, aslen Romalılar'ın İran'dan aldıkları bir inançtı.

Hıristiyanlara 300 yıl kadar süren baskıların ardından Roma İmparatoru Büyük Konstantin, M.S. 313 yılında Hıristiyanlığı kabul etti ve Roma'da Hıristiyanlığa, diğer dinlerle birlikte resmen izin verdi. Zamanla Hıristiyanlık Roma İmparatorluğu'nda en yaygın din haline geldi. Konstantin, Mitra kültüne engel olamayınca Hıristiyanlıkla birleştirilmesini söylemiştir Konstantin'in diğer pagan gelenekleri gibi (kutsal pazar günü, İsis modeli Meryem Ana vb.) güneş gününü de toplumda barışı korumak ve karma bir din oluşturmak adına Hıristiyanlığa adapte ettirdiği ve İsa'nın doğum günü olarak kabul ettirdiği iddia edilir. M.S. 354 yılında Papa Liberius, 24 Aralık'ı 25 Aralık'a bağlayan geceyi İsa'nın doğum günü yıldönümü olarak ilan etmiştir.

Günümüzde Noel ağacının Pagan geleneklerinden gelen bir ritüel olduğu da bilinmektedir. Yaprak dökmeyen ağaçları ve çelenkleri ölümsüz yaşamın simgesi olarak kullanmak, eski Mısırlıların, Çinlilerin ve Yahudilerin ortak bir geleneği idi. Bu zamanda ışık ve mumlarla süslenen ağaç, ev ve sokakların simgelediği "ışığa özlem" kavramı ise yine eski çağlara dayanmaktaydı. İskandinav ve Baltık halklarında Güneş ve ateş aynı öneme sahipti. Bunun yanında doğa güçlerine ve özellikle ağaçlara tanrısal güçler yükleyen bu halklar için en kutsal ağaç meşe kabul edilirdi. Bu inanç özellikle Cermen/Kelt kültürlerinde yer bulmuştu. Günümüzde süslenen çam ağacının kökeni ise bu meşe ağaçlarına duyulan kutsal inançtır. Cermenler 25 Aralık tarihinde kış ortası bayramını ve doğurganlığı kutlar, ölülerini anarlardı.

Dünya tüm geleneklerin, törelerin iç içe geçtiği bir kültür mozaiği gibidir. Tüm kültürler, tüm inanç ve gelenekler birbirinden etkilenerek kaynaşmışlardır. Bugün yaşattığımız bazı geleneklerde bizlerden binlerce yıl öncesi insanların kültür birikimleri vardır. Yaşadığımız coğrafyanın da bu kültür zenginliğinde büyük payı vardır. Bu sebeple bizden değilmiş görünenlerde bile aslında bizlerden de bir şeyler mevcuttur. Bu zenginlik içerisinde farklılıklara hoşgörü ile bakmak insanlığa dair olmalıdır. Sevginin, hoşgörünün hakim olduğu; kucaklaşmaların arttığı bir yılı tüm insanlığa diliyorum.