Geçen gün yolda bir öğretmen arkadaşıma rastladım, Basmane'de bir ilkokulda öğretmen.
Moralim çok bozuk dedi. Nedenini sorunca da "Burnumuzun dibindeki Basmane'de, şehrin göbeğinde istila ediliyoruz. Çalıştığım okulda sınıflar 40 kişilik. Önceleri birkaç Suriyeli çocuk vardı, yavaş yavaş çoğaldı. Şu an 40 mevcudun 10'u Türk, 30'u Suriyeli. Çok yakında nerede ise tamamı Suriyeli olacak. Bu çocuklar ve aileleri çok farklı, kavgacı, söz dinlemez, itaatsiz. Türk veliler çocuklarını başka okullara alıyor ama nereye kadar? Ya esnaftaki değişimler? Türkçe tabelalar hızla kayboluyor, yerine Arapça tabelalar alıyor. Ve çalışanlarını kendi içlerinden seçiyorlar, asla bir Türk'e iş vermiyorlar. Çıkın bir dolaşın görün" dedi.
***
Aslında bu yazıyı yazarken duyduklarıma da, edindiğim bilgilere de, yazdıklarıma da inanmakta zorluk çekiyorum, kara mizah gibi. Türkiye'de Türk olmak. Bu eğitim ayağı. Sağlıkta da biraz araştırdığınız zaman tablo değişmiyor. Hastanelerde öncelikler Türkler için zorluklarla dolu. Bilmem sizlerin yaşadığı bu tür olaylar oldu mu ama geçen yıl oğlum eve gelirken Montrö'den Amerikan Kültür'e yaklaşırken (ki gecenin çok da geç olmayan bir vaktinde), arkasında Suriyeli bir grubun yürüdüğünü ve hiç de iyi niyetli olmayan bir tavırla yaklaşırlarken Dr. Behçet Uz hastanesinden çıkan bazı kişileri görünce döndüklerini ama karanlık ve tenhalıkta hiç de iyi niyet taşımadıklarını söylemişti. Medyada yalnız İzmir değil Türkiye'nin birçok şehrinde taciz, soygun, yaralama cinayet olaylarının artışını takip ediyoruz.
***
Geçenlerde artık mahallemizde bekçilerin tekrar görevlendirildiklerini öğrendim. Sevindim de, kendi ülkemde şimdilik yabancılara karşı korunduğumu düşünmek! Kozmik odaya girildiğinde güvenliğimizin çöktüğünü düşünmüştüm. Geldiğimiz zaman içinde yurt dışında güvenliğimizi korumak için görevli istihbaratçıların deşifre edilip öldürüldüklerini okudum.
Uluslararası normların çok üstüne çıkan yabancılara toprak satışı ile, yarın komşularımın kimler olabileceğini düşünmeye başladım ve bugünlerde ekonomik sarıkızın da teslimini izliyoruz. Ekonomiyle ilgili her türlü bilgiye dünyanın her köşesinden ulaşabiliyorsunuz. Hele bir de okuyorsanız, düşünüyorsanız. İşgal ediliyoruz demiştim ya bu kadar kolay mı olur? Hem okumak hem düşünmek lazım Türkiye'de.
Türk olarak, zor da olsa.
