AK Parti İzmir, il kongresi öncesi alışılmadık bir gerilimle karşı karşıya. Partinin uzun yıllardır uyguladığı “Kol kırılır, yen içinde kalır” prensibi, yerel seçim sonrası derin çatlaklarla sarsılıyor.
İzmir siyaset kulislerinde fısıltıların yerini yüksek sesli tartışmalar alırken, güç savaşları artık saklanamaz hale geldi.
Parti içindeki bu kırılmanın fitilini ateşleyen, İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı’nın Konak Kongresi’nde yaptığı sert açıklamalardı.
Çankırı, yerel seçimde partisinin örgütünden destek görmediğini açıkça dile getirerek, parti içindeki bölünmüşlüğü kamuoyunun gözleri önüne serdi.
Çankırı’nın hem örgüt hem de aday hakkında yaptığı konuşma, parti genel merkezinde de tepkilere yol açtığı ortada. Sonuçta, adayın kim olacağına kararı veren son imzayı atan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan. Onun belirlediği adayı istememek, karşı çıkmak, hakkında iddialar ortaya atmak nelere yol açar bunu siyasetle uğraşan herkes çok iyi tahmin edebilir.
Çankırı’nın açıklamalarının ardında, sadece yerel kırgınlıklar değil, aynı zamanda Ankara’daki dengelerin İzmir’e yansıması var. TBMM İdare Amirliği için İzmir Milletvekili Alpay Özalan’a karşı Çankırı’nın isminin gündeme geldiği, ancak Özalan’ın tercih edilmesiyle Çankırı’nın hem Ankara’da hem İzmir’de güç kaybettiği konuşuluyor.
Konak İlçe Kongresi’nde yaşananlar bu gerginliği daha da artırdı. Çankırı, mevcut Konak İlçe Başkanı Sait Başdaş’ın yeniden aday olmasına karşı çıktı; ancak Bilal Saygılı ve Alpay Özalan’ın desteğiyle Başdaş koltuğunu korudu.
Gözler şimdi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılacağını açıkladı 18 Ocak’ta yapılacak il kongresine çevrildi. Mevcut İl Başkanı Bilal Saygılı, İzmir’deki sorunlara yapıcı yaklaşımıyla dikkat çekiyor. Kongreler sürecinde 37 günde tam 29 bin kilometre yol yapıp partilileri motive eden İl Başkanı Saygılı’nın kent için yaptığı çalışmalar ve gösterdiği fedakarlıklar, İzmirlilerin takdirini topluyor.
Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’la diyalog kurarak çözüm arayışında olması, parti içindeki bazı gruplar tarafından eleştirilse de Saygılı’nın gücünü koruduğu ortada.
Ancak Saygılı’nın karşısında, partinin Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ gibi güçlü bir isim var. Dağ’ın desteklediği adayın Özgür Hızal olacağı ve Saygılı’ya karşı güçlü bir ekip oluşturduğu kulislerde dillendiriliyor.
Bu kapışmanın sadece Saygılı ve Dağ arasında olmadığı da açık. İzmir milletvekilleri Mahmut Atilla Kaya ve Eyyüp Kadir İnan’ın da il kongresi sürecine dahil olması bekleniyor. Eski Gençlik ve Spor Bakanı Muharrem Kasapoğlu’nun Ankara’daki ağırlığı ise başka bir denge unsuru olarak karşımıza çıkıyor.
Ceyda Bölünmez Çankırı’nın Konak Kongresi’ndeki çıkışı, zaten kaynamakta olan kazanı taşırdı.
Şimdi İzmir İl Kongresi öncesinde parti içi dengelerin nasıl şekilleneceği, kimlerin bu süreçte ön plana çıkacağı merakla bekleniyor. AK Parti İzmir’de yaşanan bu “güç savaşı”, yerel siyasetin geleceği kadar genel merkezin tutumunu da şekillendirebilir.
18 Ocak’a kadar olan süreçte, sessiz fırtınaların yerini daha büyük depremler alabilir.
Kim bilir, belki de bu gerilim, İzmir siyasetinde beklenmedik ittifakların ve sürpriz gelişmelerin önünü açar.
Ancak şurası kesin: İzmir’deki bu iç mücadele, sadece İzmir’i değil, Ankara’yı da çok yakından ilgilendiriyor.
GÜNÜN SÖZÜ
Son sözü Ankara söyleyecek tabi ki…
