Sokak köpekleri günümüzde şehirlerin ve kırsal alanların vazgeçilmez bir parçası haline gelmiş durumda. Ancak bu durum, her zaman böyle değildi. Peki, sokak köpekleri ne zaman ortaya çıktı ve insanlarla ilişkileri nasıl gelişti?

Evrimsel süreç nasıl ilerledi?

Bilimsel araştırmalar köpeklerin yaklaşık 40 bin yıl önce kurtlardan evrimleştiğini gösteriyor. Bu süreçte bazı kurtların insan yerleşimlerine yaklaşarak yiyecek araması, köpeklerin evcilleştirilmesinin ilk adımlarını oluşturdu. Zamanla insanlar ve köpekler arasında karşılıklı faydaya dayalı bir ilişki gelişti. Köpekler insanlara avlanma, koruma ve arkadaşlık gibi konularda yardımcı olurken insanlar da köpeklere yiyecek ve barınak sağladı.

Köpekler ilk olarak ne zaman evcilleştirildi?

Köpeklerin evcilleştirilmesi, kurtlardan evrimleşen köpeklerin ortaya çıktığı 15 bin ila 40 bin yıl öncesine kadar uzanıyor. İlk köpekler, vahşi kurtların insanlarla yakın ilişki kurması sonucunda evcilleştirildi. Bu süreçte insanlar ve kurtlar, avlanma ve hayatta kalma konusunda iş birliği yaparak birbirlerine destek oldular. Evcilleşme süreci, kurtların evrim geçirerek bugünkü köpek türlerine dönüşmesiyle sonuçlandı.

Naci Görür'den kritik uyarı: "Depremler doğudan batıya göç ediyor" Naci Görür'den kritik uyarı: "Depremler doğudan batıya göç ediyor"

Sokak Kopekleri

Osmanlı'dan günümüze başıboş köpekler

Osmanlı İmparatorluğu döneminde de sokak köpekleri önemli bir yer tutuyordu. Özellikle İstanbul'da sokak köpekleri, şehrin sembolik figürlerinden biri haline gelmişti. Bu dönemde sokak köpeklerine karşı genel olarak hoşgörülü bir yaklaşım sergileniyordu. Hatta bazı vakıflarda sokak köpeklerinin bakımı için özel bütçeler ayrılıyordu.

Modern dönemde sokak köpekleri

Günümüzde sokak köpekleri, dünya genelinde birçok şehirde yaşamını sürdürüyor. Ancak bazı ülkelerde sokak köpekleri sorunu ciddi boyutlara ulaşmış durumda. Bu sorunun çözümü için kısırlaştırma, sahiplendirme ve barınak gibi farklı yöntemler uygulanıyor.

Sokak Kopegi

Neler yaşıyorlar, neler yaşatıyorlar?

Kontrolsüz bir şekilde artan köpek nüfusu, sokaklarda insanlar için tehlikeli sorunlara neden oluyor. 

Neden oldukları sorunlar

  • İnsanlara saldırmaları veya hastalık bulaştırmaları,
  • Özellikle oyun alanlarındaki dışkılarının kist hidatik gibi hastalıkları yaymaları,
  • Dışkılarının çevre kirliliğine sebep olması,
  • Trafik kazasına sebep olma ve bunun sonucunda yol açtığı yaralanma, ölüm ya da maddi hasarlar,
  • Özellikle geceleri havlama ve uluma gibi seslerle gürültüye neden olmaları,
  • Isırmaları durumunda kuduz riski nedeniyle yapılan aşılar ve insanların bu sürede iş gücü kaybı,
  • Şehirlerde yaşayan küçük hayvanlara (sincap, kirpi, kedi vb.) yaşam fırsatı vermemesi veya tamamen yok etmesi,
  • Sokaklarda beslenmeleri sonucu yemek artıklarının hijyen ve koku sorunlarına yol açması ve fare, haşere gibi hayvanların çoğalmasına sebep olması,
  • İnsanlara saldırma riski nedeniyle ülkelerin vatandaşlarına yaptığı seyahat uyarıları ve sonucunda turist gelmemesi veya turizm imajının zedelenmesi.

Sokak Kopegi Photo

Başıboş köpeklerin yaşadığı sorunlar

  • Sahipsiz oldukları için, işkence, tecavüz gibi çeşitli kötü muamelelere maruz kalmaları,
  • Soğuk, sıcak ve yağışlı hava gibi aşırı hava durumlarına doğrudan maruz kalma sonucu ölüm ve hastalıklar,
  • Uzun süre susuz ya da aç kalmaları,
  • Buldukları veya kendilerine verilen, sağlıklarına zarar verecek yiyeceklerden kaynaklı gıda zehirlenmesi, hastalık ya da ölümler,
  • Bulundukları alanı benimsemeleri ve alanını ihlal eden diğer köpek ve hayvanlar ile kavga etmeleri veya öldürmeleri. İnsanlara da bu yüzden saldırabilirler,
  • Kendi aralarındaki alan, yiyecek vb. kavgaları sonucu yaralanma ve ölümler,
  • En az 6 ayda bir yapılması gerekli sağlık kontrollerinin yapılmamasından dolayı hastalanmaları, birbirlerine hastalık bulaştırmaları ve hastalıkları sonucu acı çekmeleri,
  • Aşı yapılmamış ise kuduz vb. hastalık taşıma riski ve acı içinde ölmeleri,
  • Trafik kazaları sonucu ölüm ya da sakat kalmaları.

Sokakta yaşayan köpekler ayrıca beslenme, barınma, sağlık ve kötü muamele gibi sorunlarla karşı karşıya kalıyor.

İsveç ne durumda?

İsveç'te köpeklere çip takmak zorunlu ve köpek sahiplenme kuralları sıkı bir şekilde belirlenmiş durumda. Sahipsiz hayvanlar barınaklara alınıyor ve uygun şekilde sahiplendiriliyor. Hayvanlara kötü muamele eden kişilere ciddi cezalar uygulanıyor.

Sokak Kopegi Photos

Fransa'da sorun nasıl çözüldü?

Fransa sokak hayvanlarının sahipsiz dolaşmasının yasak olduğu ülkelerin başında geliyor. Sahipsiz hayvanlar belediyeler tarafından toplanıp barınaklara yerleştiriliyor. Sahibi bulunamayan hayvanlar ise sahiplendiriliyor. Hayvanları terk eden kişilere ciddi para cezaları ve hapis cezaları uygulanıyor. Hayvan dernekleri de barınakların finansmanında önemli rol oynarken ötanaziye karşı çalışmalar yürütüyor.

Almanya ve İngiltere örnekleri de var

Almanya'da köpek sahiplerinden toplanan vergilerle hayvan barınakları finanse edilirken sahipsiz hayvanlar belediyeler tarafından barınaklara alınıyor ve çipleri kontrol edilerek sahipleri tespit edilmeye çalışılıyor. Eğer sahibi bulunamazsa hayvanlar sahiplendiriliyor. Alman Hayvan Refahı Yasası gereğince ağır hastalığı olmayan hiçbir hayvan uyutulmuyor ve rehabilitasyon merkezlerinde tedavi ediliyor. İngiltere'de ise köpeklere mikroçip takma zorunluluğu var. Sahipsiz hayvanlar belediyeler veya hayvan dernekleri tarafından toplanıyor ve bir hafta boyunca sahibi aranıyor. Bu süre zarfında sahiplendirilemeyen hayvanlar uyutulabiliyor. Ayrıca hayvan sahiplenme teşvik ediliyor ve barınaklardan hayvan sahiplenmek yaygın bir uygulama.

Sokak Kopegi Foto

Türkiye'de nüfusları 10 milyondan fazla

Günümüzde Türkiye'de başıboş köpek sayısının 10 milyondan fazla olduğu tahmin ediliyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), TC Sağlık Bakanlığı verilerinde 2008-2021 yılları arasında kuduz riskli temas sayısının 2 milyon 959 bin 338 olmasından dolayı Türkiye'yi kuduz açısından en riskli ülkeler arasında görüyor. 2021 yılında yapılan tahminlere göre, Türkiye'de başıboş köpek sayısının 10 yıl içerisinde 60 milyona ulaşması bekleniyor.

Dikkat çeken maddeler var

Türkiye'de de son dönemde artan başıboş köpek olaylarıyla ilgili birçok tartışma meydana geldi. Bu tartışmalar sonucu TBMM'ye kadar giden başıboş köpekleriyle ilgili düzenlemenin taslağında yer alan maddeler de ortaya çıktı.

Basibos Kopek Photos

Taslaktaki dikkat çeken maddeler

  • Barınak yapımı, kısırlaştırma ve bakımında belediye uhdesinde olması öngörülüyor,
  • Belediyeler görevini yapmazsa İller Bankası'ndan aldığı paraların bir kısmı kesilecek,
  • Sahiplendirilme esas olacak, tüm köpeklere çip takılacak,
  • Köpek sahipleri köpeklerine sahip çıkmazsa ağır para cezaları getirilecek,
  • Sahibi olmayan köpeklerin kaydı belediyede olacak,
  • Uyutulma ilk planda düşünülmeyecek.

Roma İmparatorluğu ve Orta Çağ'da sokak köpekleri

Roma İmparatorluğu döneminde sokak köpekleri yaygın bir fenomendi. Roma sokaklarında dolaşan bu köpekler, halk tarafından hem sevgiyle karşılanmış hem de zaman zaman zararlı olarak görülmüştür. Orta Çağ'da ise sokak köpeklerinin sayısı artmış, özellikle Avrupa şehirlerinde salgın hastalıkların yayılmasına neden oldukları düşünülerek birçok köpek itlaf edilmiştir.

Sokak köpekleri ilk ne zaman görüldü?

Sokak köpeklerinin tarihî kökenlerini tam olarak belirlemek zor olsa da ilk sokak köpeklerinin antik medeniyetlerde ortaya çıktığı düşünülmektedir. Antik Mısır, Mezopotamya ve Yunan uygarlıklarında, insan yerleşimlerinin etrafında dolaşan ve yiyecek arayan köpeklerin varlığına dair kanıtlar bulunmaktadır. Bu köpekler genellikle şehirlerin kenar mahallelerinde ve çöplük alanlarında yiyecek arayarak yaşamlarını sürdürmüşlerdir.

İlk sokak köpeğinin adı nedir?

Arkeologlar tarafından bulunan ve tarihteki ilk evcil köpek olarak kabul edilen köpeğe "Argos" adı verilmiştir. Bu köpek, yaklaşık 14 bin yıl önce Almanya'da yaşamış ve bir insan mezarının yanında bulunmuştur. Argos'un kalıntıları insanlarla köpekler arasındaki derin bağın erken dönemlerde bile var olduğunu ortaya koydu. Köpeğin isminin Yunan mitolojisinde yer alan Hermes'in köpeğinden geldiği düşünülüyor.