Bazılarımıza ibret olması için, MÜSİAD İzmir Başkanı Bilal Saygılı'nın son 'ivme paketi değerlendirmesinden' bir iki paragrafı paylaşmak istiyorum...
Her zaman söyledikleri ve belirttikleri gibi, bir söylemi paydaşlarına mutlaka 'moral için olmalı' belirtiyorlar. Bence, kuruluşlarından bu yana büyük destek ve moral aldıkları Reis yani AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bağlılıklarını da böylece yenilemiş oluyorlar.
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) İzmir Başkanı Bilal Saygılı, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı, İleri, Verimli, Milli Endüstri (İVME) Finansman Paketi'ne ilişkin yazılı açıklamasında şöyle diyor: 'Bu bağlamda; Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanan İVME Finansman Paketi; Türkiye'nin en güçlü, en büyük ve en yaygın Sivil Toplum Kuruluşu ve küresel sermaye platformu olarak MÜSİAD'ı oldukça memnun etmiştir.
Paket'in; imalat sanayiinin milli gelir içerisindeki payının daha üst seviyeye çekilebilmesi için, kalkınma ve küresel rekabet gücü konusunda, Türkiye'nin bugüne kadar elde ettiği deneyimleri de göz önüne alarak, kendi özgün milli tekno-ekonomi politikasını belirlemede önemli bir rol oynayacağına inanıyoruz.'

Üretim sorunu

Bilal Saygılı'nın, 'bu bağlamda' dediği açıklaması ise şöyle: 'MÜSİAD olarak sıklıkla ifade ettiğimiz gibi; cari açık, salt bir dış finansman ihtiyacı sorunu değil, aslında bir üretim sorunudur. Verimsiz, katma değeri düşük, muadillerinden pozitif olarak ayrışamayan ve dolayısıyla rekabet payı düşük mal ve hizmetlerin üretimi; kısa vadede büyümeye katkı sağlasa da, yapısal problemlerimize karşı sürdürülebilir bir reçete sunamayacaktır.
Türkiye ekonomisinin; üretim, yatırım ve ihracat hattında; katma değeri yüksek, AR-GE'yi odağına alan ve kendine yetebilirliği hedefleyen politikaları öncelemesi gerekiyor. İleri teknolojiye dayalı sanayileşmeyi başarmış gelişmiş ülkelerin yaptığı gibi; politika ve hedeflerini gelişme stratejilerine uygun olarak; AR-Ge, finans, vergi ve dış ticaret politikalarını birbirini destekleyecek politika ve uygulamalar bütünü olarak ele almalıyız.'
'Bir yıl içinde bu kaçıncı paket!' diye sorarsanız, aklımda kaldığına göre sekiz diyorum...
Yani bu gidişle her şey çok güzel olacak!

1453 Osmanlı kuşatması

Bu arada üyeleri mi değil mi bilmiyorum...
Ama olabileceğini düşünerek kendilerine bir anımsatma yapayım. Franchise sektörünün markalarından 1453 Osmanlı, yeni şubesini Aydın'ın en güzel ilçelerinden, turistlerin göz bebeği Kuşadası'nda açıldı!
Marka yolculuğuna yıllar önce Şehzadeler kenti Manisa'da başlayan 1453 Osmanlı, kısa süre içinde hayata geçirdiği başarılı projeler ve kar eden şubelerle yatırımcının da halkın da ilgisini çekmeyi başardı. Bugün, İzmir'den Kayseri'ye, Mersin'den Trabzon'a, İstanbul'dan Ankara'ya kadar Türkiye'nin dört bir yanına dağılan şubeleriyle Türk franchise sisteminin en başarılı markalarından biri. Üstelik marka sadece yurt içinde aktif değil. Geçtiğimiz aylarda ilk yurtdışı şubesi olan 1453 Osmanlı, Kuveyt'i sektöre kazandıran markanın Fransa, Almanya, İsviçre gibi daha pek çok ülkede pek çok şehir için de anlaşması imzalanmış durumda.
Melis İstanbulluoğlu'ndan öğrendiklerim şimdilik bu kadar...

ABD üstleniyor

İlginç ve hayretle karşıladığım bir konuyu da paylaşmak istiyorum. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) hafta sonu yayınladığı bir rapora göre, ABD'nin Çin'den ithal edilen ürünlere uyguladığı ek gümrük vergisinin yarattığı maliyetin neredeyse tamamı ABD tarafından karşılanıyor.
IMF Baş Ekonomisti Gita Gopinath ile kuruluştan diğer ekonomistler tarafından hazırlanan söz konusu raporda, ABD-Çin ticaret gerginliklerinin tırmanmasının ticari ve finansal piyasadaki beklentileri ciddi etkileyeceği, küresel tedarik zincirlerini bozabileceği ve küresel ekonominin canlanmasını tehlikeye atabileceği uyarısında bulunuldu. ABD İşgücü İstatistikleri Bürosu'nun verilerine yönelik incelenmelere dayanan raporda, Çin ürünlerine ek gümrük vergisi uygulanmasından sonra ithal ürünlerin fiyatlarındaki yükselişin gümrük vergisindeki artış oranı ile tutarlı olduğu, dolayısıyla gümrük vergisi maliyetlerinin temel olarak ABD tarafından karşılandığı tespit edildiği kaydedildi. Raporda, söz konusu gümrük vergilerinin bir kısmının ABD'li tüketicilere aktarıldığı, kalanının ise ABD'li ithalatçılar tarafından üstlenildiği ve bu durumun ithalatçıların kâr marjlarının azaltılmasına neden olduğu vurgulandı.

DİP EKSPRES

'İşe ihtiyacımız var!'

FAO, 'İstihdam Olanakları Vasıtasıyla Mültecilerin Öz yeterliklerinin Artırılması ve Tarıma Dayalı Geçimlerinin Geliştirilmesi' Projesi'nin 3. fazının açılışı Bursa'da gerçekleştirildi. Törende, Suriyeli mülteci ve proje faydalanıcısı olan Duha Abdullah Alkarem'in söyledikleri dikkat çekti: 'Hayatımızı devam ettirebilmek için işe ihtiyacımız var!'
Gerçekleştirilen mesleki eğitim ile yaklaşık 2000 faydalanıcıya erişildiğini ve kurslara katılanların % 95'ni eğitimini başarıyla tamamlayıp istihdam fuarları kanalı ile yaklaşık % 22'sinin iş sahibi olduğu açıklandı.
Bursa'da yaklaşık 100.000 Suriyeli mültecinin yaşadığını ve bu kişilerin tarım sektöründe iş sahibi olabilecekleri belirtildi, açılış konuşmaları sonrasında tören iftar yemeği ile son buldu.