Sürekli okuyucularımızdan Aynur Can Hanım,  'Dünyadaki misafirliğiniz 2x30' u aştıysa hâl ve hareketlerimize biraz daha özen göstermeliyiz' diye bir yazı göndermiş…
Ben de ister şaka ister ironi veya başka bir şey deyin, 'Sevgili Aynur Hanım, ikimizi de ilgilendirmiyor! Biz daha kaç yaşındayız ki?' diye teşekkür anlamında bir yanıt verdim.
Aynur Can Hanım altında kalmadı ve belki de bir gerçeği dile getirdi:
'Ama dikkat etmemiz lazım.
Bu yaşlarda vücutta denge bozukluğu başlıyor. Onun için 65 yaş üstü evde ve sokakta çok düşüyor.
Çamaşır asarken sepeti bir sandalye üstüne koymak lazım.
Ayak hizasına eğilmemiz sakıncalı, kalktığımız da hemen başımız dönüp düşebiliriz.
Aslında yaşımızı bir kenara bırakıp, bunlara dikkat etmemiz lazım.
Yazıyı da 'Yaşlısın!' diye göndermedim.' Diyerek son noktayı da şöyle koymuş:
'Aslına bakarsan benim bu yaşta yaptıklarımı gençler yapmıyor.
Onlar her gün hastalar….'
Tabii ki, bu genetiği bozulmuş, kimyasallarla büyütülmüş yiyecekleri yiyen herkes, bir de zehirli havayı soluyunca Aynur Hanım tamamen haklı oluyor.
Ben çoğunluğun bildiği ya da uzmanların yazılarından okudukları için bildiklerini tekrarlayayım:
 
Sakınmamız gerekenler
 
60 yıldan sonra, bu 10 eylemden sakınılmalıdır.
1. Basamak çıkmayın. Çıkmak zorundaysanız, korkuluklara sıkıca tutunun.
2. Kafanızı hızlıca çevirmeyin. Gövdenizle dönün.
3. Ayak parmağınıza değmek için gövdenizi bükmeyin.
4. Pantolonunuzu ayakta giymeyin. İç çamaşırınızı oturarak giyin.
5. Sırtüstü uzanırken birden oturmayın. Gövdenizi sol ya da sağ yana çevirerek oturun.
6. Jimnastik yapmadan gövdenizi bükmeyin. Önce, tüm gövdenizi ısıtın.
7. Geriye doğru yürümeyin. Geriye doğru düşmek önemli bir yaralanmaya yol açabilir.
8. Ağır kaldırmak için belinizi bükmeyin. Dizlerinizi bükün ve ağır nesneyi yarı çömelerek kaldırın.
9. Yataktan hızlı kalkmayın. Kalkmadan önce birkaç dakika bekleyin.
10. Tuvalette ıkınmayın. Bırakın kendiliğinden gelsin.
Önemli bir konu da, hep hareketli olmanız ve olumlu düşünmenizdir.
Sıkı çalışmayla geçen tüm yılların ardından, şimdi yaşam başlamıştır.
Şimdi yaşamın tadını almak zamanıdır, rahat olun ve gülleri koklayın.'
 
Unutmamamız lazım
 
Bu yazdıklarımı belirttiğim gibi bilmeyen yok…
Çoğu kişi de bunları tekrar tekrar paylaşır…
Ama unutulmaması gerekiyor..
Şunları da ilave edeyim:
Alim ile dost ol; İlim bilir, irfan bilir, söz bilir, öğrenirsin…
Saygılı ile arkadaş ol; Usul bilir, adap bilir, sınır bilir, üzülmezsin…
Gözütok ile dost ol; İkram bilir, Kural bilir, Doymak bilir,  Ferahlarsın…
Görgülü ile ahbab ol; Yol bilir, Yordam bilir, Kural bilir, Rahatlarsın…
Alçakgönüllü ile yaren ol; Hal bilir, ahval bilir, gönül bilir, mutlu olursun.
Akıllı ile arkadaş ol; Az konuşur, hak konuşur, mert konuşur, rahatlarsın…
Mert ile dost ol; Mertlik bilir, vefa bilir, dost bilir, yüreklenirsin.
Ahlaklı ile yola çık; İhanet etmez, yolda satmaz, arkadan vurmaz, huzur bulursun!... .
Özetle:
'Dost' çok ağır bir vasıf, zamanla çok az kişiye yakıştığını bizzat yaşayarak anlarsın.
…Ve kimseyi zan altında bırakacak girişimlerde bulunmayın…
Sağlıklı, huzurlu ve mutlu yaşantınız olmasını dilerim…