ISPN (Uluslararası Çocuk Beyin Cerrahisi Derneği) dünya kongresi için Birmingham'a ilk gelişimiz 1994 yılıydı. O zamanlar dünya kongreleri her yönüyle çok prestijli ve değerliydi. ISPN'in kendi ülkelerinde toplanması için inanılmaz bir yarış içinde olunurdu. Şu an tüm dünyadan 600 üyesi olan bu teşkilatta yıllar önce kongrelere aday olabilmek ve bu güce sahip olabilmek için guruplar arası sıkı pazarlıklar yapılırdı. Olay yalnız bilim dünyası ile sınırlı değildi, bu güç uluslararası siyasetin ta içinde yer alırdı.
Kongreler görkemli mekanlarda profesyonel acentalar tarafından hazırlanan bilimsel oturumları yanı sıra eşler için de dostluk ve kültürlerin paylaşılması için zengin sosyal programlar hazırlanırdı. Katılmaya başladığımız ilk yılların içinde açılış veya gala yemeğinde ev sahibi ülkelerin sağlık bakanı, vali veya belediye başkanı gibi protokol konukları da yer alırdı. Bunca çeşitli ülkeden seçkin beyin cerrahları ve eşlerine ülkelerini tanıtarak ağırlamalarını değer sayarlardı. Bilimsel ve sosyal içerikler için herkes özel olarak hazırlanırdı. Uzun yıllar eşimin de mensubu olduğu bu oluşumda Türk beyin cerrahisi ilk 5'te koşturdu. Benim de eş ve bir birey olarak gururla yaşadığım bu tabloda, kişilerin isimleri hatırlanmasa bile Türkiye'nin hatırlanması ve parlamasını sağladı. Çok geçmeden bu platformda eşlerin de önemli olduğunu keşfettim. Kurulan iyi ilişkiler, yakınlıklar da kazananın Türkiye olduğunu.

Hala İzmir konuşuluyordu

Yirmi beş yıl sonra yine Birmingham'dayız. Geçmişe baktığımda güzel zamanlar, başarılar ve değerler ağırlığı. Ev sahibimiz Birmingham Üniversitesi Çocuk Beyin Cerrahisi Başkanı aynı zamanda ISPN Kongresi Başkanı Prof. Gurish Solanki. Hatırlarsınız 2015 yılında ISPN dünya kongresi İzmir'de idi. O günlerdeki ülkemizde tüm olumsuzluklara rağmen, ISPN üyeleri çok yüksek katılımla İzmir'deydiler.  Bugün burada hala İzmir'deki kongremizi konuşuyorlardı. Hatta 2000 yılındaki ilk İstanbul'da yaptığımız ISPN kongresini. Çok gururlandım. Zira İngiltere'de uygulanan sağlık sistemi nedeniyle Amerika ve Kanada'ya büyük büyük beyin göçü İngiliz asıllı doktor sayısını çok sayıda azaltmış. Birmingham'da yaşayan nüfus da Pakistan, Hindistan, Uzakdoğu ve Afrika karışımı ağırlıklı. Aslında alışık olduğumuz her kongrenin kendi kültürünü aksettiren sosyal etkinlikler de yok. Ancak Dr. Gurish ve ekibi 1994 dünya kongresini ilk defa alan Prof. Anthony Hockley'in anısını yaşatmak üzere hazırladığı gecede vefanın buralarda yaşaması belki de bu kültür karışımının neticesi diye düşündüm.
Üstelik son zamanlarda yaşanan ekonomik ve kültürel çöküşe bağlı Türkiye'de "Vefa" bir semt olarak bile anılmıyor. Gönül ister ki ülkemizde de bu tür değerleri unutmasak.