Bir yanda şampiyonluğa oynayan Galatasaray, diğer yanda lig sonuncusu Akhisarspor. Maç öncesi spor yorumcuları başta olmak üzere birçok kişi Galatasaray'ın sahasında ve seyircisi önünde oynadığı bu maçı kazanmakla yetinmeyeceğini ve fark atacağını söyledi. Hiç de öyle olmadı. Sarı kırmızılı takımı destekleyenler farkı geçtik, galibiyetten bile umudunu kesmişken, çok basit bir hata sonucu dakikalar 93.57'yi gösterirken galibiyete ulaştılar. Maçın bitmesine yaklaşık 1 dakika kalmışken Akhisar'ı yerle yeksan eyledi bu gol.
Akhisarspor'un son zamanlarda Galatasaray karşısında başarıya ulaşmış bir sistemi var. Defansa kapanmak ve hızlı ataklarla gole gitmek. Bu maçta da aynı sistemi uygulamaya çalıştı. Başka da yapabileceği bir şey yoktu. Açık futbol oynayan takımlara karşı Galatasaray'ın elinde Onyekuru gibi hızlı oyuncular var. En verimli olduğu sistem.

***

Akhisar kapandı, Galatasaray yüklendi. Birkaç ara pası ile yeşil siyahlıların kalesinde pozisyon yakalandı. Akhisar daha da geriye yaslandı, bloklar iç içe girdi, ara paslarının önüne hemen hemen geçildi. Bu sefer sarı kırmızılılar kanatları kullanmaya başladı. Ceza alanına orta üzerine orta yapıldı, pek bir tehlike yaşanmadı.
Akhisar hücuma az çıkabildi ama gol atabileceği pozisyonları da buldu. Daha çok defansta kapılan topları ligin ilk yarısındaki iki takım arasındaki maçın yıldızı Manu'ya attılar. Manu'ya bu sefer özel önlem alınmış ve başına Luyindama verilmişti. Belli ki nasıl durdurulacağına çalışılmıştı. Topu aldığında hemen temaslı oynadı, yıldırmak istedi; başardılar da.

Karşılaşma başından sonuna kadar aynı şekilde devam etti. Galatasaray gol atmak için yüklendi de yüklendi, sadece cılız pozisyonlar yakalayabildi, 1 tanesi hariç. Onda da Feghouli, Mitroglou'na 'al da at' dedi, kaleye 1 metre mesafeden vuruşunu, kaleci Lukac kornere çeldi.

Müsabaka 0-0 bitti diye düşünülürken, ceza alanı dışına kadar çıkan Lukac'ın uzun oynanan topu uzaklaştıramaması golü getirdi. Top sahada pek varlık gösteremeyen Mitroglou'nun önünde kaldı, kaleye doğru koşan Akhisarlı oyuncuların üzerinden boş kaleye gönderdi.

***

Cocalic çok dikkatli olmalı. Ceza alanı içinde elini çok kullandı. Penaltı yaptırabilirdi. Uyarılması gerekiyor.

Karşılaşmanın göze batan olayı, eldivenle oynayan Ndiaye'nin ayakkabısının bağcıklarını bağlayan Manu idi.

Denizli yığıldı, kaldı

1. Lig'in 47 puanlı lideri Abalı Denizlispor, sahasında 44 puanlı lig 3.'sü Osmanlıspor'u ağırladı. Denizlispor için hedef puan farkını açmak, Osmanlıspor için ise deplasmanda mağlup olmayıp, puan farkını korumaktı. Maç sonu beklenmeyen bir sonuç çıktı, Denizlispor 2-0 yenildi. Bu sonuçla lig liderliğine Osmanlıspor yükseldi ve zirvede 47 puanlı 3 takım oldu. Kalan haftalarda büyük bir heyecan yaşanacağı açık.

***

Oyun genel olarak yavaş tempoda oynandı. Bunun tek sebebi konuk takım idi. Denizlispor her ne kadar oyunu hızlandırmak istese de, Osmanlıspor yavaşlatmaya uğraştı, kazanan taraf oldu. Özellikle kaleci Karcemarskas topu oyuna çok geç soktu.  Çok sık da sakatlıklar yaşandı, yavaş oyunun tuzu biberi oldu.
Osmanlıspor, tam saha pres yaptı, Denizlispor'un pasla çıkmasına engel olmaya çalıştı. Yeşil siyahlı takım ise top rakipteyken durgundu. Beklemeyi tercih etti. Ev sahibi takım ceza alanına girmekte zorlanırken, beraberliği hedefleyen konuk takım, pozisyon açısından çok daha etkiliydi. Bunun da neticesini 55. dakikada gol ile aldı.
59. dakikada Burak yapılan ortada ceza alanı içinde topu göğsüyle çok iyi aldı, bomboş pozisyonda şutunu çekti, üstten auta gitti. Beraberlik şansı da uçup, gitti.
Karşılaşmanın bitmesine dakikalar kala Denizli üst üste beraberlik şansını yakaladı. En sonuncusu 90+5'te gerçekleşti. Kullanılan köşe vuruşunda kaleci Stachowiak da çıktı. Yapılan ortaya Gökhan kafayla vurdu ve top üst direkten geri geldi. Ceza alanı içinde Stachowiak tamamladı, onda da top üst direkten geri geldi. Kader ağlarını örmüştü. Beraberlik şansına direkler mani olmuşken, kapılan topla Osmanlıspor'un çıktığı hızlı hücumunda kaleci kalesine geri dönemeden, fark 2'ye çıktı ve Denizlili oyuncular yere yığılıp, kaldı.

***

Maçta öne çıkaracağım bir hareket oldu. Taç çizgisi dibinden Oğuz dönerek topa vurduğu anda, Mertan üzerine yüklendi. O anda zaten dengesiz olan Oğuz, saha kenarına, üstelik çimsiz sert yere sırt üstü düştü. Sakatlık geçirdi ve bir süre yerde kaldı. Sonrasında kalkıp, oyuna devam etti ama daha büyük bir sakatlık yaşayabilirdi. Bazı maçlarda saha kenarında reklam panoları oluyor. O, bu maçta olsa, kafasını çarpabilirdi. Böylesine tehlikeye açık bir faul, kart ile cezalandırılmalı. Maalesef hakem Volkan Bayarslan karta gerek duymadı.

Altay 10 kişi ile Giresun'a yetti

 

Altay, 64 dakika boyunca 10 kişi oynamasına rağmen, Giresunspor'u deplasmanda 2-1 yenmeyi başardı.

Oyuna iyi başlayan taraf Altay idi. Sanki kendi sahasında oynar gibi topa sahipti ve sürekli rakip kaleye gidiyordu. Her şey 26. dakikada gelen kırmızı karta kadardı. Helder, geçip giden rakibine elini koymuş faul yapmış sarı kartı görmüştü. Aynısını tekrarlayınca 2. sarı kartını aldı. Çok ama çok basit bir hareket kırmızı karta neden oldu. Bu kadar basit hareketler sonucu insan kendini nasıl attırır, bilemiyorum.

Bu karttan sonra oyunun hâkimi Giresunspor oldu. İlk kez pozisyona 29. dakikada girebildi, o da uzaktan çekilen kötü şut ile. Ancak oyunları o kadar yavaştı ki, Altay defansı pek pozisyon vermedi. Hızlı hücumlarla gol aradı, onu da 37. dakikada buldu. Burada golü atan Kappel, kendi ceza alanından çıktı, karşı kaleye kadar depar attı, o depara rağmen güzel bir vuruşla takımını öne geçirdi.

Giresunspor teknik direktörü Kemal Kılıç, ilk yarının bitmesini bekleyemedi, 42. dakikada 2 oyuncu değişikliği yaptı.

***

İkinci yarıda da Giresun yüklendi, hızlı hücumla golü bulan Altay oldu, fark 2'ye çıktı. İyi oynayan defans, bir hata yaptı, Landel'i boş bıraktı, fark 1'e indi. Son atakta Giresun kalecisi Kayacan da gol için hücuma gitti, başka gol olmadı.

Maçta Giresun taraftarını öne çıkardım. 2-0 olduktan sonra, kendi oyuncularına küfür ve tehdit içerikli tezahüratı hiç hoş değildi. Ters tepebilir, oyuncular sonraki maçlarda sahaya zorla çıkar, daha da kötü oynayabilirler.