Dünyadaki en önemli dört arı ırkından bir olan Kafkas arısının üreticileri, arılarını ölmemeleri, daha sağlıklı ve güçlü olması için dondurucu soğuğa rağmen açık alanda ve kar altındaki kovanlarda kışlatmaya başladı.
Başta dil uzunluğu ve soğuğa dayanıklılığı açısından Türkiye'de tek, dünyada ise en önemli dört ırktan biri olan Ardahan'daki Kafkas arısının soğuk iklime karşı dayanıklılığına ilişkin 2014 yılından bu yana yapılan uygulamalarda bu arı ırkının dayanıklılığı test edildi.

Ardahan Arcılar Birliğince kentin farklı noktalarında arıcılarla yapılan denemelerde, kışı kapalı mekanlarda geçiren arıların yüzde 40'ının nem, rutubet, ışık ve ses nedeniyle öldüğü ama kar altında bırakılan kovanlarda ise bu oranın sadece yüzde 2 olduğu anlaşıldı. İlk denemelerde arılarını açık alanda ve kar altında kışlatmaya temkinli yaklaşan birçok üretici, son yıllarda kış aylarında kovanlarını açık alanlarda bırakmaya başladı.

Başarı elde ettik

Ardahan İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı İlhan Evliyaoğlu, yaptığı açıklamada, 2014'te açık alanda arıları kışlatma konusunda deneme yapmaya başladıklarını, olumsuz hava şartlarına rağmen başarı elde ettiklerini söyledi.
2014'te 1-2 kovan ile gerçekleştirilen uygulamanın bugün onlarca kişi ve yüzlerce kovan ile yapılmaya başlandığını anlatan Evliyaoğlu, artık kayıpların beklendiğinden daha çok düşük olduğunu vurguladı.
Kapalı mekânlarda yüzde 40'ları geçen arı kayıpları yaşadıklarını, kar altında ise bunun en fazla yüzde 2 olduğunu dile getiren Evliyaoğlu, şöyle devam etti: Artık arıcılarımız arılarını rahatlıkla kar altında kışlatabilir çünkü son derece güzel verim alıyoruz. Yapılan denemeler ve testler kar altındaki kışlatmada arıların hem sağlıklı hem de daha güçlü olduklarını ortaya çıkardı. Bu uygulama aynı zamanda Kafkas arısının kış mevsiminde dayanıklılığını da göstermiş oldu. Yani şunu rahatlıkla söyleyebiliriz Kafkas arısı en soğuk havada bile rahatlıkla bahara çıkar. Bunu denemelerde ortaya koyduk. Yapılan testlerle gayet sağlıklı arıya sahip oluyoruz.

Arı kaybı yok denecek kadar az

Bağdeşen köyünde arıcılık yapan Ali Bozkurt da 160 kovan arısının tamamını kışı açık alanda geçirdiğine dikkati çekerek 2 yıldır yapılan bu uygulamada kayıpların yok denecek kadar az olduğunu vurguladı. Bundan sonra kapalı alanları hiç kullanmayacaklarını söyleyen Bozkurt, "Şu an benim arımın bir bölümü güney kesiminde, bir bölümü ise kuzey kesiminde. Kuzey kesimindeki kovanlar adeta kara gömülmüşler ancak hepsi gayet sağlıklı. Seslerini rahatlıkla duyuyorum. Hatta kuzey kesimdekiler güney kesimlerine göre daha sağlıklı çünkü hava sabit. Dolayısıyla arı kendini ona göre ayarlıyor. Güney kesimde ise gece ayaz, gündüz güneş bu dezavantaj olabiliyor." dedi.

Kurdoğlu köyünde arılarını kışın açık alanda bırakan Ahmet Yıldız da "Bu uygulamaya 2 yıl önce başladım. 90 kovan arımın tamamı dışarıda. Şu an hiçbir kaybım yok. Şunu gördük ki açık alanda kışlatmak daha sağlıklı, arı daha güçlü bahara çıkıyor ve verim artıyor." dedi. Söz konusu uygulamayı 2015'ten sürdürdüğünü aktaran arıcı Nejdet Bilgin ise uygulama ile sıfır kayıp verdiğini kaydetti.

Ana arı bakımlı olmalı

Evliyaoğlu, yaklaşık 2000 rakımlı Bağdeşen köyünde açık alanda ve 2 metreyi aşan kar altında bırakılan arıları kontrol ettiğini belirterek tüm arıların gayet sağlıklı olduğunu aktardı. İlhan Evliyaoğlu, "Şu an 735 üyemizin 55 bin kovanı mevcut. Bunlardan 110 arıcımız arılarını artık dışarıda kışlatıyor. Çabamız, daha az kayıp vermek ve daha sağlıklı arı elde etmek için açık alanda kışlatma uygulamasının her kesimi kapmasıdır." dedi.

Ardahan Üniversitesi Arıcılık Bölümü Öğretim Görevlisi Kemal Yazıcı da kar altındaki verimin yüksek olduğunu doğruladıklarına işaret ederek şu değerlendirmeyi yaptı:

Bunun en güzel örneği arıcımız Necdet Bilgin'dir çünkü Necdet Bey son yıllarda arısını tamamen dışarıda kışlatıyor ve dolayısıyla verimi yüksek oluyor. Buradaki püf nokta ana arının bakımlı olmasıdır. Arı için gerekli bakım yapıldıktan sonra kış ortasında gerekli verim elde edilir. Ben de Arıcılar Birliği Başkanının sözlerine katılıyorum çünkü arılarım var ben de açık alanda kışlatıyorum."

Kafkas arısı

Türkiye'deki diğer arıların ortalama dil uzunluğu 4,3 milimetre iken uysal ve dayanıklı bir ırk olarak da bilinen Kafkas arılarının dil uzunluğu 7,3 milimetreye ulaşıyor. Kafkas arısının uzun diliyle çiçeklerin özüne ulaşması sebebiyle bal kalitesi de yükseliyor.