Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Karadeniz Bölgesi'nin kırsal kesimlerinde yaşayan kadınlar, genç yaşlardan itibaren aile bütçelerine katkıda bulunmak için bağ ve bahçe işlerinde çalışıyor. Evlerinin geçimine yardımcı olmak için her alanda kendilerini gösteren kadınlar, zorlu doğa koşullarına aldırış etmeden arazide çalışıyor. Çalışkanlıkları ile öne çıkan kadınlar, bahar aylarıyla birlikte yeniden araziye çıktı. İmece usulü çalışan kadınlar, bel demiri ile toprağı kazıyor. Ekili tarım arazileri yetersiz olan bölgede var olan araziler, her yıl ekiliyor. İlerleyen yaşlarına rağmen arazide çalışan kadınlar, gençlere de örnek oluyor. Karadenizli kadınlar, koronavirüs salgınında da boş durmayıp, bölgenin zorlu doğa şartlarına aldırış etmeden, bağ ve bahçe işlerini aksatmıyor. Köylerde temiz havada bağ, bahçe ve tarlalarda günlerini geçiren kadınlar, doğal beslenme alışkanlıklarıyla da bağışıklıklarının güçlü olduğuna inanıyor.

Üretmek zorundayız

Tarlada çalışan Cevriye Arslan, "Biz Karadeniz kadını, yaz- kış böyle duramayız yerimizde. Çalışkanlık ruhumuzda var. Karadeniz kadınıyız; öyle evde durmayla olmuyor. Bağ var bahçe var. Buralarda üretmek zorundayız. Allah bizi korusun. İnşallah bu salgın biter. Tedbirlere uymalıyız. Çalışmayı da ihmal etmemeliyiz" diye konuştu. Bahçesinde çalışmalarının ardından ahıra girip, büyükbaşlarını besleyen Nurşen Topal da "Salgın var ama gerekli tedbirleri alıyor, dezenfekte olmaya özen gösteriyoruz. Ama bir yandan da yaşamak için çalışmak, üretmek zorundayız. Karadeniz kadını, çalışkandır. Ben mesela çalışmadan asla yerimde duramam. Sadece evde kalmakla olmaz, tüm tedbirlere uymalıyız" dedi.

Virüsten korkmuyoruz

Bahçede çalışan Serhat Özoğlu (68) ise "Koronavirüsten korkmuyoruz. Burada yerimiz kendimize ait. Sokağa çıkma yasağı var ama bura sokak değil bağ, bahçedeyiz; hala üretiyoruz. Çünkü üretmeye devam etmeliyiz. Normalde ameliyatlıyım ama yine dayanamayıp, burada yardım ediyorum. Ağırlıkla evdeyiz" dedi.