Ankara Polatlı'da 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara ile Ağrı'da 4 yaşındaki Leyla Aydemir'in kaybolduktan sonra ölü bulunmasının ardından köy, mahalle ve çocuk parklarına güvenlik kameraları takılarak, önlem alınıyor. Sokaklarda büyüyen bir nesil olarak çocuklarımızı sokağa bile çıkaramıyoruz. Onlar yapay parklarda oynarken sürekli gözetliyoruz.

Herkes kendi kabuğuna çekildi. İnsanın insana güveni kalmadı artık. Eskiden büyükler çocukları sevindirmek için ceplerinde şeker taşır, yolda gördükleri çocuklara bu şekerlerden verip yanaklarından küçük bir makas alırlardı. Hem çocuklar hem de büyükler mutlu olurdu.

Şimdi herkes herkesten şüphe ediyor. Her gün televizyonda çocuk kaçırma, taciz haberleri izleyen anne babalar haklı olarak çocuklarını gözlerinin önünden bir dakika olsun ayırmak istemiyor. Acaba göz hapsinde büyüyen çocuklarımız ne düşünüyor. Büyüdükçe 'Acaba biz neden sokağa çıkamıyoruz' diye kendilerine sorduklarında, ne düşünecekler. Kimseye güvenmeden korkarak büyüyen, yarının büyükleri nasıl bir dünya inşa edecekler?
Ah, ne kötü bir miras bırakacağız çocuklarımıza.

Arabesk müziğin sevilen sanatçılarından Hakan Taşıyan, geçtiğimiz gün çocuk istismarlarıyla ilgili bir mesaj paylaştı. Taşıyan, mesajında, 'Bizim zamanımızda otobüse binerdik. Çocuk görünce göz falan kırpardık, başını okşardık çocukların. Güldürürdük. Şimdi annesi babası yanlış anlamasın diye kafamızı çeviriyoruz. Çok şey çaldınız insanlıktan...' diyor.
Bu mesaj içinde bulunduğumuz durumu öyle iyi anlatıyor ki. Çok şey çaldılar insanlıktan... Dünümüzden, bu günümüzden, geleceğimizden çok şey çaldılar.