Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yükseköğretim Akademik Yılı Açılış Töreninde İstanbul'da yaşanan vahşi kadın cinayetleriyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Geçtiğimiz hafta Semih Çelik adlı şahıs tarafından katledilen Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner'in acı kaybına değinen Erdoğan, toplumu derinden sarsan bu tür olayların altında yatan sorunlara dikkat çekti.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Akademi sadece bilgi aktarım yeri değil aynı zamanda bir ülkenin ihtiyacı olan tüm fikri temellendirmelerin zeminidir. 

Gündemimizin en başına eğitimi yerleştirdik. Türk eğitim sisteminin iyileştirilmesini, temel önceliğimiz olarak belirledik. Nice düzenlemeyi kararlılıkla hayata geçirdik. Öğrenci sayısı 2 milyondan 7 milyonun üzerine çıktı. Her ilimize bir üniversite kurduk. Üniversite sayıları ihtiyaca göre 2,3,4'e yükseldi. Okullaşma oranı da arttı. Okullaşma oranı yüzde 50'ye ulaştı. 

"Uluslararası öğrenci sayımız 340 bini aştı"

Göreve geldiğimizde 64 bin olan öğretim elemanı sayısı 185 bine çıktı. Türkiye bilimsel yayın bakımından 29'uncu sıradan 17'nci sıraya yükselmiştir. Türk üniversitelerine yakışan ülkemizin ilk 10 arasına girmesini sağlamaktır. 

Üniversitelerde yaşanan değişimin bir diğer boyutu yabancı öğrenci sayısıdır. Uluslararası öğrenci sayımız 340 bini geçti. Bu öğrenciler ücretlerini kendileri ödemektedir. Misafir öğrencilerin ülkemize yıllık katkısı 3 milyon doları buldu. 

"Kılık kıyafet yasaklarını biz kaldırdık"

Yıllarca her akademik yıl başlayınca ülkenin en önemli gündemi üniversite harçlarıydı. Bu soruna 2012 yılında harçları kaldırmak suretiyle çözüm üreten biz olduk. Katsayı adaletsizliği ve kılık kıyafet yasaklarını ortadan biz kaldırdık. 

Yurtlar konusunda dünyada eşi benzeri olmayan bir sistemi ülkemize kazandırmış olmanın gururunu yaşıyoruz. Yurtlarımızı otel konforunda odalara dönüştürdük. Bu sene başvuru yapan her 100 öğrenciden 96'sına yurtlarımızda barınma imkanı sağladık. 

Meteoroloji uyardı: Yarın kar yağışı başlıyor Meteoroloji uyardı: Yarın kar yağışı başlıyor

'Gazze'de soykırım var' diyen öğrencilere polis şiddeti

Türkiye fikir ve düşünce hürriyeti başta olmak üzere batılı ülkelerin çok sık eleştirileriyle muhatap oldu, hala da oluyor. Bize ahkam kesenlerin Gazze soykırımında nasıl tavır takındıklarını hepimiz gördük. "Gazze'de soykırım var" diyen öğrenciler yerlerde sürüklendi, polis şiddetine maruz bırakıldı. Filistin ile ilgili en ufak bir destek beyanına müsaade edilmedi. 

"Gençlerimizi modern popüler kültürün insafına terk edemeyiz"

Eğitim ancak milli şuurla desteklendiği oranda başarılı olacaktır. Son günlerde milletçe yüreğimizi yakan olaylara şahit oluyoruz. Önceki ay camide menfur bir saldırı oldu. İstanbul'da gencecik polis memuru alçakça şehit edildi. Geçen cuma 2 genç kızımız vahşi bir cinayete kurban gitti. Katledilen her iki evladımıza da Allah'tan rahmet diliyorum. Sapkın akımların, uyuşturucu illetinin, alkol belasının, tv dizilerinin özendirdiği mafya kültürünün, kimi zaman infaz sistemimizdeki boşlukların bu acıların yaşanmasında rol oynadığını görüyoruz. Fail de mağdur da gençlerimizden oluşuyor. Gençlerimizi modern popüler kültürün insafına terk edemeyiz. Gençlerimizi dijital mecraların karanlık dehlizlerinde yitip gitmelerine seyirci kalamayız. Milli ve manevi değerlerimiz bu mücadelede en büyük destekçimiz olacaktır. 

Kaynak: HABER MERKEZİ