Bazı haberler içimizi 'cizz!' ettiriyor…
Şehit haberlerimiz gibi…
İmam 'Hakkınızı helal edin!' deyince, yalnız canaze törenine ve namazına katılanlar değil, tüm milletimizden şu söz çıkıyor:
'Helal olsun!'
Ben de her zaman şunu söylüyorum:
'Bizim helal etmemiz yetmez!
Mühim olan şehitlerimizin bize haklarını helal etmeleri lazım!'
Şehitlik inananlar için en yüksek rütbelerden, mertebelerden biridir.
İnanışımıza göre, şehitler doğrudan Cennet'e giderler…
Geçenlerde beş şehit haberi daha aldık…
Belki 'Ben duymadım!' diyenler vardır…
Bu şehitlerimiz askerlerimiz, polislerimiz, görevlilerimiz değil…
Bunlar, geleceğimiz olan çocuklarımız…
Afyonkarahisar'ın İşcehisar ilçesinde beş öğrenci servis ile okula giderken, araç kaza yaptı ve 10 öğrenciden beşi feci şekilde can verdi.
Bir yavrumuz, aracın içinde çıkıp kilometrelerce yolu kanlar içinde yürüyerek kazayı haber verince acı gerçek ortaya çıktı…
İnanın hâlâ için yanıyor…
Sanki içimden bir şeyler kopmuş gibi oldu…
Gözlerim yaşardı…
Ben böyle perişan olduysam, bu çocukların ailelerinin durumunu düşünün?
Belki çoğu kişi unuttu gitti!
Ya da böyle kazalardan sonra duyduğumuz beylik laflar edildi…
Ama bu acı, bu kaza unutulmaz, unutulmamalı…
Ben bunları düşünürken, yanıtını Hasan Basri Bostancı verdi…
Dostluğunu, çalışkanlığını, takipçiliğini yakından bildiğim Hasan Basri Bostancı…
İzmir Servisçiler Odası Başkanı Hasan Basri Bostancı açık ve net söyledi:
'Suçlu Korsan Servisler!'
fyonkarahisar'ın İşcehisar ilçesinde 5 öğrencinin yaşamını yitirdiği kaza sonrası başlatılan soruşturma kapsamında İlçe Milli Eğitim Müdürü Turgut Karakış ile okul müdürü Gülşen Şeyma Özdemir'in görevden alındığını kaydeden İzmir Servisçiler Odası Başkanı Hasan Basri Bostancı, 'Yıllardır feryat ediyoruz, yakınıyoruz. Korsan servislere geçit verilmesin. Önerilerimizi herkesle paylaştık, çalmadığımız kapı kalmadı. Afyon'da Servisçiler Odası Başkanı defalarca uyardığı halde bu kaza oldu. Öncelikle bu bir taşımalı eğitim ve taşımalı eğitim olsa da bu araç Okul Servis Araçları Yönetmeliğine uygun olması gerekiyor ve bu araç bu yönetmelikte zorunlu olan hiçbir niteliğe sahip değil. Kısaca bu araç Korsan. Bu canlara yazık.' dedi.
Yine içimiz yanmıştı…
Afyon'daki elim kazadan önce İzmir'de de 3 yaşındaki Alperen Sakin'in anaokulunun korsan aracında hayatını kaybettiğini herhalde ana babalar unutmamışlardır.
'Evlatlarımızın üzüntüleri tüm ülkede yürekleri dağlıyor.
Korsan araçların karıştığı tüm kazaları hakkıyla çalışan servisçi esnafımıza mal etmeye çalışılıyor.
Bostancı'nın belirttiği gibi, yıllardır korsan taşımacılığın önlenmesi adına yetkililer uyarılıyor.
Vatandaşlar 'S' plakalı araçlardan hizmet almaya çağrlılıyor…
Ama nedense bu acılar ders olmuyor…
Denetimler yeterli mi?
İşte burada biraz durup düşünelim…
Allah'tan artık 'çorbacılar!' yok…
'S' plakalı da olsa, eğer hata yapanı görmezden, duymazdan gelirsek, vebali hepimize olur…
Yalnız görevini yapmayanlara değil…
Hasan Basri Bostancı, 'Bu alandaki sıkıntıyı daha önceden her platformda dile getirdik, ilgili Bakanlıklara çözüm önerilerimizle birlikte sunduk.
Konuyu Cumhurbaşkanımıza ve kentimizin vekili olan dönemin Başbakanı Binali Yıldırım'a kadar taşıdık.
Bundan sonra korsan servisçiler yüzünden vicdanlar yaralanmasın, ana babalar ağlamasın istiyoruz.' diyor.
Belki bazılarımız; 'Ekmek parası, ne olacak?' ya da 'Hiç kimse kimsenin ekmeğine mani olamaz!' veya 'Çok daha ucuz!' gibi kavramlara söylemleri baz alabilir.
Ama şunu unutmayalım:
Gayrı resmi çalışan araçlar emek hırsızlığı yapıyor.
Vergi başta olmak üzere yasal yükümlülüklerini yerine getirmiyor, bunun avantajını kullanarak haksız rekabete giriyorlar.
Ayrıca taşıdıkları yolcuların can ve mal güvenliğini de sağlayamamaktadırlar.
Ayıptır, günahtır.
Sonuç olarak;
Sorunun kesin çözümü için mobil denetim ekiplerinin kurulması son derece yerinde olacaktır.