Herhalde bu konu, yıllarca daha gündemimizde olacak…

Bunun adına kısaca, 'Kadının sorunu' da diyebiliriz…
Bir süredir gündeme gelenlerden biri de şu:
'Kız İstemek, Kız Almak - Vermek'ifadelerini dilimizden çıkaralım.
Belirtildiğine göre;
Kadın cinayetleri, aile içi şiddet ve benzeri tüm sorunların çözülebilmesi için gereken; öncelikle, kadının devlet eli ile, sermayeye hizmeten yerleştirildiği gizli-açık 'MAL' tanımından çıkarılmasıdır.
Bir insanın babasından, aile büyüğünden, bir başkasından istenebilmesi, bunun kanıksanması, buna itirazı olan birinin, hukuken yapabilecek bir şeyinin olmaması,  doğrudan kişiliğe hakarettir, yok saymadır.
Böyle bir toplumsal onay, bu ülkede, birbirini kadın-erkek olarak ayırmadan, insan olarak kabul edip, özgürlük, var olmak, bedensel ve ruhsal sağlık bütünlüğü haklarını teslim eden bir toplumun oluşmasını engelliyor.
Kadınların günlük yaşamlarında herhangi bir saatte ya da yerde, güven içinde ve özgür olmalarını engelliyor.  
Ne zaman ve nerede bulunduklarına, ne giydiklerine göre yargılanıp, tecavüze uğradıkları durumlarda bile 'suçlu' sayılabiliyorlar.
Bağlantılı-bağlantısız görünen tüm bu durumların asıl sebebi, günlük konuşma biçimimizden, dilimizden, örf-adetlerimizden başlayarak değişmek zorunda olduğumuzu görmeyişimiz, kabul etmeyişimiz. Kızlarınız evlenirken beline kırmızı kurdele bağlamaya, onların sizden bir mal gibi istenebilmelerine itiraz etmeye başlamadan, öldürülmelerini önleyemezsiniz!
Dürüst ve cesur olmak zorundasınız.

Kadın 'mal' değildir

Bu nedenle artık öncelikle dilimizden bu ifadeleri kaldırmak zorundayız. 'Kız isteme' merasiminin adı öyle kalmış, artık formaliteden yapılıyor diyenler olacaktır.
Konuştuğumuz dil, algılama biçimimizi etkiler.
Nesilden nesile bu ifadeyi kullanmaya devam edersek, yeni yetişen çocuklar, 'kız isteme' adlı bir merasim olduğunu duyduğunda ne düşünecek:
Kadının alınıp satılabilir bir şey olduğunu!

Güçlü olmak için

Öte yandan kendi yaşadığınız çevrenin biraz dışına çıkarsanız, halen eskisi gibi gerçekten kadının rızası olmadan 'babasının vermesiyle' evlendirilenlerin olduğunu, hatta bunun için para aldıklarını görebilirsiniz.
'Gelenek' diye bunları kabul etmeye devam ederek, kadın hakları konusunda ilerleme kaydedemeyiz.
Sen de kadının bir 'mal' olarak görülmesine karşıysan, bu talebin yaygınlaşması için bulunduğun ortamlarda konuyu aç ki çoğunluk sağlayabilelim…

Mevsim geçişleri kepek sebebi

Mevsim geçişleri saç derisinde kızarıklık, kepeklenme ve kaşıntı gibi deri hastalıklarına yol açabiliyor.
Saç derisinde, yüz ve göğüs arası pullanma ile kepeklenmeye sebep olan seboreik dermatit hastalığının yetişkinler kadar bebeklerde de görülebildiğini söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Kübra Esen Salman, 'Bizi dış etkenlerden koruyan cildimiz bazı hastalıklara maruz kalabiliyor. Onlardan biri de 'seboreik dermatit' yani seboreik egzama dediğimiz cilt hastalığı.
Özellikle mevsim geçişlerinde saç derisinde oluşan rahatsızlık kişinin günlük yaşamını olumsuz etkiliyorsa mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurmalı” açıklamasında bulundu.

Farklılık gösteriyor

Seboreik dermatit hastalığı özellikle kış ve bahar dönemlerinde ortaya çıkıyor.
Hastalığın kafa derisini etkileyen ciltte kızarıklık, kepeklenme ve kaşıntı gibi belirtilerle kendini gösterdiğini söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Kübra Esen Salman, 'Seboreik dermatit hastalığı saçlı deri dışında kaşlar, burun kenarları, göğüs arası, sırt ortası, kulak ve vücut kıvrımları gibi yağ bezlerin en aktif olduğu bölgelerde de görülebiliyor. Stres, mevsim geçişi, soğuk ve kuru hava gibi durumlarda şiddetlenen deri hastalığının belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterebiliyor' dedi.