Fethiye'nin Kemer Beldesi'ne bağlı Zorlar Köyü'nde ailesiyle birlikte yaşayan Büşra Nur Yıldırım, 1 Ocak Salı günü saat 13.00 sıralarında babasından izin alarak Fethiye Semt Pazarı'na alışverişe gitti. "Kendime yeni kıyafetler almak istiyorum" diyen Büşra Nur, bir daha eve dönmedi. Cep telefonu kapalı olan kızlarından haber alamayınca endişelenen aile, polis ve jandarmaya kayıp başvurusunda bulundu. Günler geçmesine rağmen eve dönmeyen Büşra Nur'u arayan Yıldırım çifti, 20 gündür kızlarından gelecek iyi haberi bekliyor.

'İSTEDİĞİYLE EVLENSİN'

Gözyaşları içinde kızının eve dönmesi için yalvaran anne Adile Yıldırım, Büşra Nur'un hayatından endişe ettiği belirtti. Kızının daha önce hiç evden kaçmadığını anlatan Yıldırım, "Kızım pazara gitti. Bir daha geri dönmedi. Kendi isteğiyle bizi böyle perişan etmez. Eğer evlenmek için gittiyse, istediğine veririz. Bizi diri diri mezara gömdü. Her neredeyse lütfen çıksın ortaya" dedi.

'BİR YERDE TUTULUYOR'

Büşra Nur'un 5 çocuğunun en küçüğü olduğunu aktaran baba İsmail Yıldırım ise çok zor günler geçirdiklerini söyledi. Günlerdir gözüne uyku girmediğini anlatan Yıldırım, "Kızımı daha önce isteyip de vermediğim biri yok. 3 ay önce kendi isteğiyle E.G. ile sözlendi. E.G. de bizimle birlikte Büşra'yı arıyor. Bu nedenle birisiyle kaçtığını düşünmüyorum. Birilerinin elinde tutulduğunu, baskı altında olduğunu düşünüyorum. Telefonu 2 dakika açılıp sonra kapanıyor. Çağrılara, mesajlara cevap vermiyor. Bugüne kadar kızımla aramda hiçbir sorun olmadı. Bütün çocuklarımla arkadaş gibi konuşan biriyim. Sadece bazen telefon elinden düşmezdi. Ben de 'Kızım fazla oynama telefonla' derdim. Hiç dövmedim, kötü söz de etmedim" diye konuştu.

'SAVCI ODASINDAN KOVDU, ADLİYE KAPISINDA AĞLADIM'

Kızının kaybolduğunu aynı günün akşamı jandarmaya bildirdiğini söyleyen Yıldırım, ertesi gün de ifade vermek için Fethiye Adliyesi'ne gittiğini aktardı. Adliyede yaşadıklarını anlatırken gözyaşlarına boğulan Yıldırım, şöyle dedi:

"Nöbetçi savcıdaki ifademin ardından, dosya başka savcıya gönderilmiş. İlk ifademden birkaç gün sonra bilgi almak için gittim. Bana 'Bekliyoruz' dedi. 1 hafta sonra 14 Ocak günü tekrar aynı savcının yanına gittim. Kapısını çalıp odasına girince bana 'Niye zırt pırt odama girip duruyorsun' diye bağırdı. Ayağa kalkıp odasından kovdu. Gururuma yediremedim, adliye kapısında yarım saat ağladım. Bu savcının kızımla ilgilendiğine kesinlikle inancım yok. Zaten o günden sonrada kızımdan bir haber gelmedi."