Aykut Polatlı-CHP Sözcüsü Haluk Koç'un açıkladığı, AKP milletvekilleri ve yandaşlarınca sınavsız olarak işe yerleştirilenlerin bir bölümünü gazetelerde okumuşsunuzdur. O listede bizim en çok ilgimizi çeken eski AKP Uşak Milletvekili Mustafa Çetin'in çalışmaları oldu:

* Damadı Mustafa Çetin; Ziraat Bankası Yönetim Kurulu üyeliğine atandı.
* Kardeşi İsmail Çetin; İHL öğretmeniyken önce İzmir Milli Eğitim Müdürlüğü'nde Şube Müdürü, ardından İzmir Milli Eğitim Müdür Yardımcısı yapıldı. İsmail Çetin daha sonra Burdur İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne, oradan da Kırıkkale İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne atandı.
* Kızı Hale Hamurculu, Valilik Özel Kalem Müdürlüğü görevine açıktan atanıp sınavsız bir şekilde memur yapıldıktan sonra önce Kültür Bakanlığı'nda, sonra Cumhurbaşkanlığı'nda görev yaptı. Şu anda Merkez Bankası'nda çalışıyor.
* Diğer kızı Fatma Hicret Çetin; Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda Basın Müşaviri oldu, şu anda TBMM'de uzman olarak çalışıyor.
* Diğer kızı Cemile Çetin; Başbakanlık'ta istisnai memur kadrosu aldı.

'Bu her şeyden önce insan hakkı ihlalidir'

Politikacıların statülerini kullanarak yakınlarına, çevrelerine iş bulmalarını ve çıkar sağlamalarını CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz'a sorduk ve şöyle cevap aldık:

Pek çok iktidar milletvekili bu tür usulsüzlüklere bulaşmış durumda. Bu yönde CHP Milletvekili Haluk Koç çok güzel bir çalışma yapmış. Pek çok kişi devlet memuru olmak için defalarca sınavlara giriyor, kimisi bu yüzden intihar ediyor. Durum böyleyken siyasetçilerin konumlarını kullanıp, birçok insanın haklarını çiğneyip, meşru olmayan illegal diyebileceğimiz atamalara ön ayak olması çok yanlış. Bu bir kere insan hakları ihlali. Siz eğer iktidar milletvekili iseniz bu tür davranışlarınız meşru görülüyor. Bunun hiçbir şekilde cezası da olmuyor. Türkiye'de, her istediğini yapan ve yasaları hiçe sayan bir parti devletinden söz edebiliriz. Günümüzde hukuk düzeni ayaklar altına alınmış ve kanun devleti olma yükümlülüğü kalmamıştır. Ben yaptım oldu noktasındayız. Bu işlere bulaşanlar şimdi rahat olabilir ama bunun yarını da var. Yarın hepsi yüce divanda yargılanacaklardır.

Bal tutan parmağını yalar gibi atasözleri yanlış yönlendiriyor insanları. Bu atasözlerinin mesajlarının hukuk dışı olduğunu bilmek ve meşru da görmemek lazım. Bu atasözlerinin bir sonucunu Türkiye'deki suç oranlarındaki artışta, usulsüzlüklerde, rant haberlerinde görmek mümkün. Bu sözleri kendilerine rehber edinmiş kişiler, ahlaki değerlerden nasibini almamış kişilerdir.

'Uşak'ta daha başka usulsüzlükler de var'

Uşak'ta son günlerde yaşanan bir usulsüzlük var. O da Orman İşletme Müdürlüğü'ndeki ihale ve ihale sonucu gerçekleşmesi gereken ağaç dikiminin halen gerçekleşmemiş olması. Bunun sorumlusu olan AKP Milletvekili İsmail Güneş'e halen bir inceleme başlatılmadı Bunlar da zaten basına yansıdı. Bakanlığa sorduğumuz soruya cevap da hukuki incelemenin devam ettiği şeklinde geldi. Baktığımızda ise durum tamamen bundan farklı. Savcılıkta bu konu hakkında bir hazırlık söz konusu değil. Ortada bir iddianame bile yok. Bunun dışında Uşak Belediye'sinde de birçok usulsüzlük haberleri kulağımıza çalınıyor. Bu konular hakkında incelemelerimiz ve çalışmalarımız devam ediyor.

Bu tür usulsüzlük yapmış milletvekilleriyle Meclis'te karşılaşıyoruz. Size bu konuda kısaca şunu söyleyebilirim: Ar damarları çatlamış. Böyle bir durum var. Yolsuzluklar, kaçak saraylar, ihalelerde yapılanlar ve rüşvet ile bir çark kurulmuş durumda. Bunları kürsüden söylediğimiz zaman dayanamayıp üzerimize yürüyorlar. Meclis'te çıkan hemen hemen tüm olayların nedeni de budur. AKP milletvekillerinin yaptıkları usulsüzlükleri yüzlerine vurduğumuzda üzerimize yürüyorlar.