Yanlarında getirdikleri fasulyeyi Manyas topraklarına eken Kazaklar, kendi isimleriyle anılan fasulyenin zamanla ekim alanının genişlemesi sayesinde bölge ekonomisine önemli oranda katkı sağladı.

1740 yılında Rusya’dan, Balıkesir’in Manyas ilçesine göç eden Kazaklar, Manyas Gölü etrafına yerleşti. Gölün kenarında sazdan kurdukları kulübelerde yaşayan Kazaklar, balıkçılık ile geçimlerini sağlamaya başladı. Daha sonra bölgeye göç eden diğer Kazaklar’ın getirdiği fasulyeyi, göl boyundaki milli toprağa sahip tarım arazilerine eken Kazaklar, çiftçiliğe yöneldi. Ekim alanı zamanla genişleyen ‘Kazak fasulyesi’, kurutularak veya kurumamış koza halinde satılıyor, verimli topraklar sayesinde bölgedekilerin yüksek gelir elde etmesini sağlıyor.

İthal tohumdan üretilen fasulyeler 4 ayda hasat edilirken, kazak fasulyesinin 3 ayda hasat edilmesi dikkat çekiyor. Kazak fasulyesi, bu nedenle buğday hasadı yapılan arazilere, ikinci ürün olarak ekiliyor.

Başta Kocagöl olmak üzere, göl kenarındaki Akçaova, Hamamlı ve Salur mahallerinde de Kazak fasulyesinin hasadına başlandı. Kocagöl Mahallesi’nde Kazak fasulyesi üretimi yapan Arzu Öksüm "Bu yıl aşırı sıcaklardan dolayı fazla koza oluşmadı ortalama verim dekar başına 120-150 kilogram arasında ancak olur. Normal şartlarda bu rakam 250 hatta 300 kilograma bile ulaşır. Kazak fasulyesine aşırı talep var, çevre il ve ilçelerden gelen taleplere yetişmekte zorlanıyoruz. Bu yıl perakende olarak kilosunu 20 liradan satma kararı aldık” dedi.

Manyas Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Danç ise, "Manyas Gölü kıyısında genellikle Kazak fasulyesinin üretimi yapılır. Fasulyeye destekleme uygulanmadığından dolayı ekim alanı konusunda net bir bilgi sahibi değiliz. Ancak ekilen alan 500 dekar civarındadır, ortalama olarak da 70 ton civarında bir ürün elde edilir, toprağımızın kara ve milli olmasından dolayı Kazak fasulyesinin tadını başka fasulyede bulmanız olanaksızdır” ifadelerini kullandı.