Kırsal Bağarası Mahallesi'nde yaşayan Taş Ailesi'nin 4 çocuğundan biri olan Ferkan Taş, 8 Ocak 1999 tarihinde, ailesine ait zeytinlikte zeytin toplarken fenalaşıp baygınlık geçirdi. Eve gitmeyince kendisini aramaya çıkan yakınları tarafından 6 saat sonra baygın bulunan Ferkan Taş, önce Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Beyin kanaması geçirdiği belirlenen Taş, Aydın Atatürk Devlet Hastanesi'ne oradan da İzmir Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Birçok test yapılan Taş'a, nadir görülen 'Thalamik AVM' (Arterio-Venöz-Malformasyon)' teşhisi konuldu. Beyin damarlarındaki yapısal bir bozuklukla dünyaya gelen ve yıllar sonra beyin kanamasıyla ortaya çıkan rahatsızlığı nedeniyle şaşkına dönen Taş, 13 defa beyin kanaması geçirmesine rağmen yaşama azmiyle sağlığına kavuştu.

Her cerrah ölümden bahsetti

Doktorların beyin kanaması geçirdiğini söylediğinde yaşadıklarını anlatan Ferkan Taş, "Askere gitmeme 4-5 ay kala rahatsızlandım. Doktorlar, 'beyin kanaması' teşhisi koyunca, şaşırdım. Gittiğim her cerrah bana ölümden bahsetti. O günler çok zor günlerdi. Ama artık o hastalığı yenerek bir tarafa bıraktık. Bugüne kadar 13 defa beyin kanaması geçirdim. 6 defa felç geçirdim. 4 defa beyin ameliyatı oldum. Çok sayıda epilepsi nöbeti atlattım. Bu sürede 562 günüm hastanelerde geçti. Şu an çok mutluyum" dedi.

Doktorlar mucize dedi

Doktorlarının da gayretiyle hayata bağlandığını ifade eden Taş sözlerine şöyle devam etti: Beni hayata bağlayan doktorum Yusuf Kurtuluş Duransoy oldu. Onun emeği ve gayretiyle, kendi çabamla bugüne geldim. Normalde beyin kanaması geçiren bir kişinin ölüm olasılığı yüzde 80'dir. Sonraki her kanamada bunun 5 puan daha arttığını doktorlar söylüyor. Benim 13 kanamada matematiksel olarak hesapladığımız zaman yüzde 100'ün üzerinde bir rakam ortaya çıkıyor. Gittiğim her doktor benim yaşamamı mucizeye bağladı. 'Thalamik AVM' adı verilen bu hastalık bir kronik hastalık olarak geçer. Kronik hastalık ise sonu gelmeyen ve devamlılığı olan bir hastalık türüdür ama ben bu hastalığı yendim. Beyin AVM'yi tamamen atmış ve yerine normal insanlarda olan sıvı yerleşmiş. 20 yıldan beride aynı zamanda sol tarafım felçli. Kolum tutmuyor, bacağımda ise aksamalar var. Bu yıl yine İzmir'de tedavi görmeye başladım ve çok faydası oldu. Elimde ve kolumda küçük çaplı oynamalar başladı. Bununla birlikte bir şekilde mucize gerçekleşiyor. Ben herkesin yaptığını yapabilirim ama herkes benim yaptığımı yapamaz. Bana destek veren doktorlarıma sonsuz teşekkür ediyorum.

Ailesi öldü sanmış

Baba Recep Taş (70), "Oğlum zeytinlikte rahatsızlandı. Onu o halde görünce öldü sandım. Hastanede kendisini toparlayamadı 17 gün bitkisel hayatta yaşadı. Allah onu bize bağışladı" diyerek gözyaşlarına hakim olamazken, anne Ümmühan Taş (68) da "Halen oğlum banyoda, tuvalette uzun süre kaldığında, baygınlık geçirmiş olabileceğini düşünerek endişe ediyorum. Kullandığı ilaçları dakika dakika takip ederek veriyorum. Onu çok seviyoruz" dedi.
Kardeşi Ural Taş (37) ise "O dönemler oldukça zordu. İlk rahatsızlandığında ağabeyimi zeytinlikten 2 kilometre sırtımızda taşıyarak yolda bekleyen ambulansa ulaştırabildik. Sürekli onun yanında olduk. O zamanlar yatağa mahkumdu şimdi çok şükür kurtuldu" diye konuştu.

İmkânsızı başardı sayılır

Ferkan Taş'ın tedavi sürecinin bir bölümünde yer alan Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Beyin Cerrahisi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yusuf Kurtuluş Duransoy, 'Thalamik AVM' adı verilen hastalığı çok riskli bir hastalıktı. Kanama riski çok yüksekti, çok genç yaşta başlamıştı bu hastalık. Türkiye'de çok değerli hocalarımızın sayesinde, damar içerisinden ışın tedavileri ile birlikte şu anda neredeyse bu hastalığı yendi. Ferkan çok pozitif enerjisi olan birisi. Ona yönlendirme konusunda fayda sağladım. Ferkan Taş'ın bu duruma gelmesi çok iyi bir sonuçtur. Aile olarak zoru başardılar. Hastada en önemli olan moraldir" dedi.