Nazilli İlçesi'nde yaşayan Hasan Keskin 2000 yılında, iddiasına göre sonradan FETÖ mensubu olduğunu öğrendiği İ.Z. ile Birtaş adında bir şirket kurdu. Mermer sektöründe faaliyet gösteren iki ortak, Aydın'ın en önemli mermer işletmeleri arasına girdi. Hızlı yükselişin dikkat çektiğini söyleyen Hasan Keskin şunları anlattı:

"Bu örgüt öyle bir yapıya sahip ki, yeşerenleri hemen tespit edip temas kuruyor. Beni de ziyarete geldiler ve himmet istediler. Ben de kendilerine camilere yardım ettiğimi söyleyerek isteklerini reddettim. Biraz tehditkar konuştuklarında ise işyerimden kovdum. Bir süre sonra ortak olduğum İ.Z. mermer işinden anlamadığı gerekçesiyle ortaklıktan ayrıldı. Güven ilişkisine dayalı bir ortaklık yapımız vardı. O benim adıma, ben de de onun adına bir genel vekaletname çıkartmıştık. Mal paylaşımına sıra gelince o fabrikanın tapusunu, ben ise mermer işlemeye devam etmek istediğim için makineleri aldım. Ben İ.Z.'nin kiracısı olarak faaliyete devam ettim. Ancak bir süre sonra İ.Z.'nin dükkanları A.G.'ye sattığını öğrendim. Sonrasında da babamın intiharına kadar süren ve halen devam eden bir süreç başladı."

'SAHTE BELGELERLE YAĞMALADILAR'

İşyerinde kullandıkları makineleri, eski ortağının tavsiyesi ile piyasa fiyatının altında aldıklarını söyleyen Hasan Keskin, "Makineleri piyasa fiyatından daha aşağıya aldık ancak ilgili firma bir türlü fatura teslim etmedi. Bir süre sonra öğrendik ki adamlar devleti kazıklayıp ihracat teşviki almak için makineleri kağıt üzerinde yurt dışına satmış, bu sebeple bize fatura kesmediler. O dönem işlerimiz çok yoğun olduğu için makineleri geri göndermek yerine bu şekilde kullanma kararı aldık. Ortaklıktan ayrılıp, dükkanlar A.G.'ye satıldıktan sonra A.G., mermer kesme makinelerinin faturasının olmadığını öğrenmiş. Yaklaşık bir ay sonra A.G. fabrikanın mülkiyetini K.M. adlı bir firmaya satmış. Satışı da hukuki hiçbir anlam ifade etmeyen gider pusulası üzerinden bana ait olan makineleri de dahil ederek yapmış. K.M. adlı firma ise, gider pusulası ile kendisine ait olduğunu iddia ettiği makineleri, aynı gün kesip 10 gün sonra iptal ettiği bir fatura ile Afyon'da bir şahsa devretmiş. Yani iki defa el değiştirmek sureti ile makineleri faturalandırmışlar. Daha sonra haciz işlemi için fabrikaya geldiler. Birbirimize girdik, ben birkaç tanesini tartaklayınca gözaltına alındım. Fotokopi evraklarla 20 bin lira borçlu gösterip, 500 bin liralık makineleri söküp götürdüler. Sonrasında devam eden olaylarla tüm malımı sahte belgelerle yağmaladılar."

'BABAM DAYANAMAYIP İNTİHAR ETTİ'

Yıllardır mücadele ettiğini ancak sonuç alamadığını söyleyen Hasan Keskin, kendisine Yargı, Maliye ve Bank Asya üçgeninde organize bir oyun oynandığını öne sürerek şöyle konuştu:

"Bu kumpastan önce ayda 1- 2 milyon lira kazanıyordum, şimdi 30 lira yevmiye ile çay ocağında çalışıyorum. Babam hep, adaletin er geç tecelli edeceğine inanıyordu ama yaşananlara dayanamadı ve 2013 yılında intihar etti. 17- 25 Aralık sonrası Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a ulaştım, durumu anlattım. Karar düzeltme talebimiz kabul edildi. Bir buçuk yıldır hala sonuçlanmasını bekliyorum. Bu FETÖ öyle bir örgüt ki, insanları öldürene kadar vazgeçmiyor."