Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na bağlı Dev-Maden Sen tarafından düzenlenen yürüyüşe yaklaşık 1000 kişi katıldı. Cengiz Topel Meydanı'nda toplanan grup, "TKİ uyuma madencine sahip çık", "İşçiyiz haklıyız, haklarımızı arıyoruz" sloganları atarak Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) Ege Linyitleri Müessese Müdürlüğü (ELİ) önüne kadar yürüdü. Burada grup adına Dev Maden-Sen Ege Bölge Temsilcisi Hacay Yılmaz bir açıklama yaptı. Geçen 13 Mayıs'ta Soma'da yaşanan ve Türkiye'yi yasa boğan kömür ocağı faicasında 301 madencinin yaşamını kaybetmesinin acısını halen yüreklerde tazeliğini koruduğu belirten Yılmaz, "Bu defa başka bir felaket ile sarsıldık. 2 bin 821 maden işçisi kardeşimiz işten atıldı. Bunun içindir ki Dünya Madenciler Günü'ne buruk giriyoruz. Dünya Madenciler Günü'nde Soma'da ve Türkiye'nin dört bir yanında yaşayan madencilere düşen pay ölümdür, işsizliktir. Yine de madenci kardeşlerimizin Dünya Madenciler Günü Kutlu olsun" dedi.

"VERİLEN SÖZLER TUTULMADI"

Son 6 aydır Soma'da maden işçilerine yeni katliamlar yaşatılmasın, hak gaspları olmasın maden işçisi belirsizliği ve geleceksizliğe sürüklenmesin diye bir takım çalışmalar, eylem ve etkinlikler yaptıklarını hatırlatan Yılmaz, "Bu etkinliklerde maden işçisi kardeşlerimizle birlikte geleceğimizi kurmak üzere bir takım talepler oluşturarak yetkililere sesimizi duyurmaya çalıştık. 12 Temmuz günü Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na taleplerimiz ile ilgili bir dosya sunduk. 15 Temmuz'da Soma'daki maden işçisi kardeşlerimizle birlikte taleplerimizin takibi ve bize verilen sözlerin tutulması için Ankara'ya gittik. 150 işçi kardeşimizle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne yürüdük. Aramızdan heyetler oluşturduk meclis başkanı ve mecliste grubu bulunan partilerin grup başkanları ile görüştük, kendilerine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na sunduğumuz taleplerimizi yer aldığı dosyayı ilettik. Soma kömürleri Eynez ocağının yanı sıra kapalı olan Atabacası ve Işıklar ocağının da belirsizliğinin giderilmesini, buralarda tespit edilen eksiklerin acilen giderilmesi ve güvenli biçimde üretime sokulmasını istedik. Gerekli çalışmaların bu ocakların asıl sahibi olan TKİ tarafından ele alınmasını talep ettik. Taşeron, hizmet alımı ve rödevansın kaldırılmasını, Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) 176 Sayılı Sözleşmesinin Türkiye tarafından acilen imzalanmasını istedik. Aylar geçti isteklerimize ve taleplerimize ilişkin bir gelişme olmadı, ayrıca verilen sözler de tutulmadı" diye konuştu.

"MADENLERİ TKİ İŞLETSİN"

Yılmaz, TKİ her türlü rödevans, hizmet alımı ve taşeron anlaşmalarını feshedip, tüm ocakların işletmesini üzerine alması gerektiğini de vurgulayıp, "Bu anlamda işten çıkarılan işçi arkadaşlarımız TKİ tarafından işe geri alınmalıdır. Bu süre zarfında işçi arkadaşlarımızın tüm aylık ücret alacakları ve hakları devlet garantisinde olmalıdır" dedi.

Eylem olaysız sona erdi.