Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanı Mehmet Tezel, Soma'da çalışmalarını yürüttüğü ofisinde gazetecilere yaptığı açıklamada, Soma'daki elim kazanın hemen ardından bölgede Türkiye Kömür İşletmeleri'ne (TKİ) ait açık ocakta denetim yapan müfettişleri olay yerine sevk ettiklerini belirtti.

Kendisinin de kazanın ardından Soma'ya geldiğini ve kazayla ilgili iş başmüfettişi Yaşar Korkmaz başkanlığında maden, makine ve elektrik mühendislerinin yer aldığı 5 kişilik bir inceleme heyeti oluşturularak çalışmalarına başladığını kaydeden Tezel, kazanın meydana geldiği ocak dışında, bölgedeki diğer ocaklarda da farklı heyetlerce denetimlerin yapıldığını bildirdi.

Son denetime soruşturma

Tezel, kazanın ardından basında söz konusu madenle ilgili yapılan son denetime ilişkin haberler üzerine de harekete geçtiklerini ifade ederek, "Kazanın meydana geldiği madende son olarak teftişi gerçekleştiren 2 müfettiş hakkında idari soruşturma başlatıldı. Bu idari soruşturma için 3 arkadaş görevlendirdik onlar da çalışmalarına başladılar" dedi.

"İdari soruşturmada bir aksaklık bulunması halinde sürecin bundan sonra nasıl işleyeceği" yönündeki soruya da yanıt veren Tezel, şunları söyledi:

"Böyle bir aksaklık tespit ettiğimiz takdirde, bizim idari olarak yaptırımlarımız neyse bir defa onu yaparız. Bu konuda ihmal görüldüğünde de savcılığın müracaatına, "Biz tamam soruşturulsun" diye müsaade ederiz. Burada devletin genel yaklaşımı, bizim için de geçerli. Bu kazayla alakalı kimin ihmali varsa karşılığını görecek."

Dayıbaşı sistemine ayrı heyet

Tezel, kazanın ardından başlattıkları denetlemeler kapsamında, işçilerin bugüne kadarki çalışmalarından elde ettikleri hak edişlerinin tam ödenip ödenmediği ile örtülü taşeron olarak var olduğu iddia edilen "dayıbaşı" sistemine ilişkin de 2 kişilik bir müfettiş heyetinin görev yaptığını bildirdi.

"İş teftişinde skandal" iddiaları

Bugün bir gazetede, İş Teftiş Kurulu'nca kazanın meydana geldiği madende görevlendirilen başmüfettiş Aysel Ertürk'ün eşi Alparslan Ertürk'ün savcılık tarafından oluşturulan bilirkişi heyetinde yer almasını "skandal" olarak nitelendiren habere ilişkin olarak da şunları söyledi:

"Skandal iddiaları gerçek dışıdır. Bunların ikisi de olayın çözülmesiyle alakalı şeyler. Bunlar ayrı disiplinler. Birisi teftiş esaslı, biri adli esaslı, bunu bilmenizi isterim. Bilirkişilik ile teftiş arasında birbirini naksedecek, zayıflatacak birbirini örtecek bir şey yok."