7 yıldır görev yaptığı okulda biten mesaiyle iş elbiselerini üzerine geçiren Songur, "İdarecilik sadece evrak takibinden ibaret değildir. En ufak sıkıntıyı gördüğümde iş elbiselerimi giyiyorum. Bu okulun sadece müdürü değil, hademesi, kalorifercisi, tesisatçısı ve ustasıyım" dedi. Muğla'nın Menteşe ilçesinin Dokuzçam Mahallesi'ndeki Dokuzçam İlk ve Ortaokulu Müdürü Reis Songur, idarecilik görevinin yanında okulun fiziki şartlarını iyileştirebilmek amacıyla 7 yıl önce başlattığı çalışmalarına devam ediyor. 10 derslikte 68 öğrencinin eğitim-öğretim gördüğü okula sabah takım elbise giyerek gelen, idare işlerini tamamladıktan sonra iş kıyafetlerini giyen okul müdürü Reis Songur, yaptığı çalışmalar ile okulu baştan aşağıya yeniledi. Evli, 2 çocuk babası Songur, okulun kapısından penceresine, tabanından tavanına kadar her yeri elden geçirdi. Bir inşaat ustası gibi çatıda kiremit aktardı, sıva yaptı, elektrik, su ve kalorifer tesisatının yenilenmesi gibi birçok çalışmayı yaparak tadilat işlerini üstlendi.

Tek tek sorunları çözdü

Okulu virane görüntüsünden kurtarmak için çalışmalarına aralıksız devam ettiğini belirten Songur, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu süre zarfında elektrik, su tesisatını elden geçirdim. Okulumuzda bir bilgisayar laboratuvarı vardı, ancak hiçbir bilgisayar çalışmıyordu. Onların bakımını yaparak kullanıma hazır hale getirdim. Bu arada okulun etrafının betonlamasını yaptım. Okul bahçesinde 2000 yılında yapılmış kömürlüğün kapısı yoktu, yan cephesi ise tamamen açıktı. Bu nedenle yağmurda odun ve kömürler ıslanıyor, yanmıyordu. Hurdadan bir kapıyı alarak bu kömürlüğe taktım. Yan cephelerine ise okulun etrafında atıl olarak bulunan tuğlalardan bir duvar ördüm. Okulun bahçe kapısı kırıktı tamirini yaptım. 1952 yılında yapılan ortaokulun binasının çatısında oluk yoktu. Milli Eğitim Müdürlüğü'nün yardımları ile oluk aldık. Bu olukları da kendim çalışarak taktım. Prefabrik olarak yapılmış okul öncesi sınıfının ön kısmına beton dökerek öğrencilerin eşyalarını koymaları için bir çardak yaptım." 4 yıl önce de okula müdür olarak atandığını belirten Songur, çalışmalarına hala devam ettiğini söyledi.

Başarıyı yakaladık

Okulun fiziki şartlarının iyileştirilmesinin öğretmenler, öğrenciler ve veliler üzerinde olumlu bir gelişme sağladığını belirten Songur, "Sınıfların tamamına projeksiyon ve bilgisayar ağları döşedik. Öğrencilerimiz bu sayede derslerinde teknolojinin imkanlarından faydalanmaya başladılar. Okulun fiziki şartlarını arttırdıkça başarı da peşinden gelmeye başladı. Göreve geldiğimde 200 okul arasında son sırada bulunuyorduk. Ancak 2015- 2016 ile 2016- 2017 eğitim öğretim yılında TEOG sınavlarında il genelinde ikinci okul, ilçe genelinde ise birinci olduk. Halen başarı seviyesinde ilk 15 okul içerisindeyiz. İdarecilik sadece evrak takibinden ibaret değildir. Ben okulumu fiziksel teknik açıdan özel okullar seviyesine getirebilmek mantığı ile hareket ettim. 'Bahane üretme iş üret' sözünü kendime örnek aldım. Sorunların anında çözülmesi gerekiyordu ben de öğrencilerim için bunları yaptım. Halen okulumuzun bir takım eksikleri ve sorunları devam ediyor. En ufak sıkıntıyı gördüğümde iş elbiselerimi giyiyorum. Bu okulun sadece müdürü değil, hademesi, kalorifercisi, tesisatçısı ve ustasıyım" dedi.

Kaymakam hikayesi

Songur, Menteşe Kaymakamı Caner Yıldız ile arasında geçen diyalogu ise şöyle anlattı: "Bir gün okul çatısında kiremitleri aktarırken Menteşe Kaymakamı makam otosu ile okul bahçesine geldi. Bana seslenerek, okul müdürünü çağırmamı istedi. Okulun  çatısından, 'Geliyorum efendim' deyince, 'Hayır sen değil okul müdürü' dedi. Ben tekrardan 'geliyorum' deyip yanına geldiğimde, 'Sen misin okul müdürü?' diye sodu. 'Evet efendim, benim' diye yanıt verdim. Bunun üzerine Kaymakam Bey, hiçbir şey demeden biraz durdu, etrafa baktı 'Benden bir isteğin var mı?' diye sordu ve okuldan ayrıldı."

7 yılda yaptıkları

Songur, 7 yıl boyunca okulu için yaptığı diğer hizmetleri şu sözlerle ifade etti: Okul binasını duvar diplerine beton dökerek binanın nem almasını önledim. Kapıdan pencereye, tabandan tavana kadar her yeri elden geçirip, boyasını yaptım. Sıraları onardım. Beton tahtaları önce tebeşir tahtası sonra beyaz tahta son olarak ilçe merkezi ve yakın mahallelerdeki okullarda fazla olarak bulunan akıllı tahtaları Mustafa Taha Türkoğlu ve Özal Orhan ile getirerek kendi ellerim ile sınıflara monte ettim. Sobalı olan okula gerekli mercilerle görüşüp, kalorifer tesisatının döşenmesini sağladım. Bahçede bulunan kazan dairesinin etrafına çıkma kalorifer kazan boruları ve çıkma eternitleri kullanarak 120 metrekare teras yaparak öğrenci öğretmenler için dinlenme yağmurlu ve havalarda beden eğitimi aktivitelerinin yapılabildiği masa tenisi dart tahtası gibi alanlar oluşturarak sportif faaliyetlerin yapılmasına imkan sağladım. Aynı yere kitaplık yapıp, içine de seçme eserleri koydum. Okul bahçe ve çevre düzenlemesi kapsamında, bir bölümününü Kavaklıdere Belediyesi diğer bölümünü ise Muğla Valiliği aracılığıyla olmak üzere parke taşı döşenmesini sağladım. Öğretmenler odasını modern bir hale getirdim."