Aydın Atatürk Devlet Hastanesi’nde 16 yıl başhekim yardımclığı yaptıktan sonra Kuyulu, Şevketiye ve Işıklı Köyleri Aile Sağlığı Hekimliği görevini yürüten 61 yaşındaki Dr. Mustafa Fırat ve Atatürk Devlet Hastanesi’nden emekli laborant 57 yaşındaki Semra Fırat, 27 yıl önce dünyaya gelen ilk çocukları Melih’le birlikte kistik fibrosiz hastalığı ile karşılaştı.

Binde bir görülen hastalık nedeniyle doğumundan itibaren akciğer tedavisi gören talihsiz Melih, 3.5 yaşına geldiğinde yaşamını yitirdi. Evlat acısıyla sarsılan çiftin 1989 yılında Ceyda, 1997 yılında da İlayda isminde iki kızları daha oldu. Ancak, aynı hastalık onlarda da görüldü. Tedavilere rağmen çift, kızları İlayda’yı 12 yaşında kaybetti. Çiftin, hayatta kalan son çocukları İzmir Ekonomi Üniversitesi Mimarlık Bölümü 2’nci sınıf öğrencisi Ceyda da geçen hafta rahatsızlığının artması üzerine Ege Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırıldı. Burada yoğun bakıma alınan Ceyda, bir hafta süren yaşama mücadelesini önceki gün sabah kaybetti.

Üç çocuğunu da aynı hastalığa kurban veren Fırat çifti, dün ikindi vakti Aydın Bey Camisi’nde kızları Ceyda için düzenlenen cenazede güçlükle ayakta durabildi. AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, Aydın İl Sağlık Müdürü Dr. Hüsnü Tırpancı, Aydın İl Halk Sağlığı Müdürü Dr. Şenol Okur, Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Eralp Atay, meslektaşları ve yakınları acılı aileyi yalnız bırakmadı. Genç kızın cenazesi kılınan namazın ardından Kemer Mezarlığı’nda toprağa verildi.

“ONLAR OLMADAN BEN NE YAPARIM”


Semra Fırat’ın kızın mezarı başında, “Onların hiçbir günahı yoktu. Şimdi ben onlar olmadan ne yaparım” diyerek, ağlaması yürekleri burktu. Ceyda’nın şikayetlerinin artmasının ardından son bir haftadır zor bir süreç geçirdiklerini ifade eden doktor baba Mustafa Fırat ise, “Çocuklarıma aynı teşhis konuldu. Doğuştan itibaren hep tedavi gördüler. Maalesef üçünü de kaybettik. Aile olarak zor günler geçirdik. Çok üzgünüz” dedi.


Kistik fibrozis nedir?

Kistik fibrozis, kalıtsal bir hastalıktır. Bir bebekte kistik fibrozisin ortaya çıkması için hem annenin hem babanın hasta yapı taşının (genin) bir araya gelmesi gerekmektedir. Taşıyıcı anne babadan olan her bir çocukta dörte bir oranında bu hastalık görülebilmektedir. Bu hastalık, doğumdan itibaren birden çok iç organı etkileyerek, işlevsel bozukluklara yol açmaktadır. Kistik fibroziste esas olarak etkilenen organlarımız dış salgı bezlerinin bulunduğu organlarımızdır. Akciğer, pankreas, bağırsak, ter bezleri dış salgı bezlerinin en çok yer aldığı organlarımızdır. Bu hastalığa yakalananların balgam çıkarmaları güçleşmektedir. Küçük hava yollarının balgamla tıkanması nedeniyle akciğer rahatsızlıkları (öksürük, hırıltı, zatürre, bronşit) oluşur. Bu tür hastalarda pankreas işlevini yapmadığı için alınan besinler sindirilemez. Tedavi edilmezse, yeteri kadar kilo alamaz ve büyümeleri geri kalır. Yine ter bezlerindeki bozukluk nedeniyle terleri normal çocuklara göre daha fazla tuzludur. Fazla tuz kaybetmeleri, özellikle sıcak havalarda fazla terleme sonucu çocuğu susuz bırakıp, sıkıntı yaşanmasına neden olabilir. Bebeğin kistik fibrozis hastası olduğu anlaşılırsa ailenin izniyle düşük yaptırılabilir.