FATİH ÖZKILINÇ- Önceki gün gerçekleşen Kabine Toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kamu çalışanlarının uzun süredir beklediği 3600 ek gösterge düzenlemesinin detaylarını paylaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan konuyla ilgili yaptığı açıklamada "Ek gösterge artışıyla çalışanı ve emeklisiyle tüm kamu görevlilerine verdiğimiz sözü tutuyoruz. Kamu çalışanları lehine bir fedakârlıkta bulunarak, tüm memurlarımızın ek göstergelerinde 600 puanlık bir yükseltmeye gitmeyi kararlaştırdık" dedi ve düzenleme yeni yılda yürürlüğe gireceğini söyledi. 3600 ek gösterge müjdesine yönelik değerlendirmelerde bulunan kamu çalışanları temsilcileri ise düzenlemede geç kalındığını belirterek düzenlemenin yeni sorunları da ortaya çıkaracağını söyledi.
“Geç verilen hak bir işe yaramayacak”
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan 3600 ek gösterge düzenlemesine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Birleşik Kamu-iş İzmir İl Başkanı Adem Yıldırım, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın müjdelediği 3600 ek gösterge haberi her ne kadar tüm çalışanlara verilecek olsa da, gelecek yılbaşında maaşlara yansıyacak 1000-1200 lira farkla bu enflasyonla bir ay bile sürmeden kamu emekçileri ve emeklilerin elinden geri alınacaktır. 3600 ek gösterge talebi her ne kadar konfederasyonumuzun yıllardır hükümetten istediği bir hak olsa da, geç verilen hak bir işe yaramayacaktır. AKP İktidarı seçim kaybetme korkusu ile hareket etmektedir. Kamu emekçileri ve emeklilere gerçekçi bir iyileştirme yapmak isteniyorsa Temmuz ayında verilecek zamları TÜİK aracılığı ile yurttaşlardan çalmaması gerekmektedir. 3600 ek göstergenin yanı sıra hakkımız olan enflasyon farklarını TÜİK’in açıkladığı çarpıtılmış oranlardan değil, çarşı ve pazardaki fahiş fiyat artışlarına göre belirlemesi gerekmektedir” dedi.
“Tüm memurların ek gösterge sorunu çözülmeli”
BASK İzmir İl Temsilcisi Adnan Sarısayın ise “BASK olarak ek gösterge ve katsayı adaletsizliğinin belirli meslekler için değil öğrenim durumuna göre tüm kamu çalışanlarını kapsaması gerektiğini ifade etmiştik. Ek gösterge eğitim durumuna göre tüm kamu çalışanlarına verilmelidir. İlkokul ve ortaokul mezunlarına 2000, lise ve dengi okul mezunlarına 2200, ön lisans mezunlarına 3000 ve üniversite mezunlarına 3600 ek gösterge verilmeli, böylece kamuda görev yapan tüm memurların ek gösterge sorunu çözülmelidir. Sayın Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan ek gösterge düzenlemesinin detayları net olarak belli değildir. İlgili düzenleme kanun teklifi olarak verildiğinde detaylar daha da netleşecektir. Ek gösterge değişikliği ile ilgili yapılan açıklamadan anladığımız kadarıyla; Polis,Hemşire,Din görevlisi ve öğretmen olarak görev yapan kamu çalışanlarına üniversite mezunu ve birinci derece ise 3600 ek gösterge rakamı uygulanacak” diye konuştu.
“Yeni sorunların miladı”
Tüm memurların ek göstergelerinde 600 puanlık yükseltme kararına ilişkin de Sarısayın, “Yapılan açıklamadan da ek gösterge alamayan özellikle yardımcı hizmetler sınıfında görevli personelin de ek gösterge alacağını rakamın ne olacağı konusu halen netlik kazanmamıştır. Ek gösterge alanlar için de 600 puanlık artış olacağını anlıyoruz. Ek gösterge alamayan yardımcı hizmetler sınıfında görevli personelin ek gösterge alacak olması bir nebze sevindirici bir gelişme olmakla birlikte, özellikle 3600 ek göstergeye erişimin sadece belirli meslek grupları ile sınırlı kalması çözüm ve müjde olmaktan öte, kamu çalışanları açısından yeni ve büyük bir sorunun miladı olmuştur” ifadelerini kullandı.
Sorunları çözmekten uzak
“Sadece belirli meslek gruplarına verilecek 3600 ek gösterge; kamu çalışanlarının tümü için bir müjde olmadığı gibi, kamu çalışanları arasında EYT benzeri yeni bir sorunun ve adaletsizliğin doğmasına neden olacaktır” diyerek sözlerini sürdüren Sarısayın, “Herkese artı 600 ek gösterge ilavesi mevcut sorunları çözmekten uzaktır. Yardımcı hizmetler sınıfı kaldırılmadan ve aylık bağlama oranları artırılmadan yapılacak düzenlemeler mağduriyetleri gidermeyecektir. En önemlisi de emekli keseneği matrahına eklenecek en yüksek devlet memuru aylığına uygulanacak oranlar en düşük ek gösterge için 75’ten başlamalı ve kademeli olarak tüm meslek ve sınıfları kapsamalıdır. Ek gösterge ve katsayı adaletsizliği bütüncül bir yaklaşım ile ele alınmalı, tüm konfederasyonların katılımı ve katkısı ile bu sorun giderilmelidir” şeklinde konuştu.
“20 yıllık kayıpları karşılamaz”
Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol da sağlık çalışanlarına yönelik henüz bir netlik olmadığını belirterek “Tüm memurlar düzenlemeden aynı şekilde okul ayrımı yapılmadan faydalanmalı. Memurların 20 yıllık süreçteki kayıplarını bu düzenlemenin karşılaması mümkün değil. 2002 yılında bir hemşire arkadaşımız yaklaşık üç asgari ücrete tekabül eden maaş alırken bugün aldığı ücret ortada. Bunları göz önünde bulundurmamız lazım. Memurların 20 yıllık kayıplarını yapılan hiçbir iyileştirme bugünün şartlarında karşılayamaz” dedi.
