Enflasyonun son yirmi yılın zirvesini görmesiyle enflasyon canavarının maaşlarının üçte birini yuttuğunu belirten memurlar, enflasyon canavarına karşı eşel mobil sistemi istiyor

FATİH ÖZKILINÇ- Enflasyonun son yirmi yılın zirvesini görmesiyle toplumun orta direği zor günler geçiriyor. Toplumun orta direği olarak görülen memurlar, artan enflasyon karşısında her geçen gün biraz daha eziliyor. Memur maaşlarına yılın ilk altı ayı için yapılan artışın enflasyon karşısında kar gibi erimesi üzerine memur temsilcileri, ülkeyi yöneten siyasi iradenin gereğini yapmasını ve enflasyon yıllık bazda tek haneli rakama ininceye kadar eşel mobil sisteme geçilmesi gerektiğini belirtiyor.

“Enflasyon maaşın üçte birini yutuyor”

Eşel mobil sistem olmayınca enflasyon canavarının memur maaşlarının üçte birini yuttuğunu belirten Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu(BASK) İzmir İl Başkanı Adnan Sarısayın, “2022 yılının ilk dört ayında; yılın ilk altı ayı için aylıklara yapılan yüzde 7.5 oranındaki artışın dört katından fazlası erimiş,  memur ve emeklileri yüzde 24.21 alacaklı hale gelmiştir. Açıklanan bu oran vatandaşın günlük hayatta bizzat yaşadığı, eşine ve çocuklarına ve varsa diğer aile fertlerine karşı mahcup ve çaresiz kaldığı gerçek enflasyonu değil TÜİK’in açıkladığı ısmarlama enflasyonu göstermektedir. Açıklanan resmi ve gayri resmi rakamlar vatandaşların gerçek hayatta karşılaştıkları geçim sorununun büyüklüğünü yeterince açıklamaktadır. Her ay değil her an temel tüketim maddelerinin fiyatları artmakta, buna karşılık satın alma gücünü kaybeden memur 6 ay beklemek zorunda kalmaktadır” dedi.

Bir yanda enflasyon bir yanda vergi dilimi

Hükümetin her alanda yaptığı güncellemeleri memur aylıklarına da yapması gerektiğini kaydeden Sarısayın, “Birikmiş enflasyon kayıpları ek düzenleme ile ödenmeli, enflasyon yıllık tek haneli rakama ininceye kadar enflasyon kayıpları aylık eşel mobil sistemi ile karşılanmalıdır. İlk dört ayda kamu çalışanları yüzde 24.21 alacaklıdır. Temmuz ayında verilecek olan enflasyon farkının haricinde sabit gelirlilerin gerçek enflasyon altında ezilmemesi için ek zam şarttır! Yıllardır enflasyon altında maaş zammı alan memurların en büyük sorunlarından biri de vergi yükünün yüksek olmasıdır. Memurlar özellikle yılın ikinci yarısında alınan zammı zaten görememekte, yılın ikinci yarısına doğru vergi dilimine girilmektedir. Yani verilen zam zaten kepçeyle geri alınmaktadır. Bu nedenledir ki vergi dilim oranları kamu görevlileri için yüzde 15’te sabitlenmelidir” diye konuştu.

“Memurlar en kötü dönemi yaşıyor”

Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol ise “Ekonomik krizin en derinden hissedildiği dönem 57. Hükümet dönemiydi. O dönemde bile memur maaşları, her ay enflasyon artı 2 puan huzur payı olarak eşel mobil sistemiyle hesaplanırdı. Günümüzde memura belirli bir oranda zam veriliyor. Verilen zam da ilk ayda kayboluyor, memur 4 ay cebinden harcıyor. Ayrıca memura zam reel enflasyonla değil, hükümetin TÜİK’e hesaplatmış olduğu enflasyonla veriliyor. 2002 yılında alınan memur maaşını kıyaslandığında o yıllarda bir sağlık çalışanı hemşire yaklaşık üç asgari ücret alırken bugün bir buçuk asgari ücret seviyesinde maaş alıyor. Memurlar bugün hem ekonomik hem de itibar olarak çok büyük kayıplar yaşıyor. Devlet memurunun maaşı orta seviyede olması gerekiyor. Devlet memurunu muhtaç hale getirir, borç batağına sürüklerseniz devlet memurunun şahsında devletin itibarı zedelenir. Memurlar şuanda 90’lı yıllardan bu yana maalesef en kötü dönemi yaşıyor” şeklinde konuştu.

“Siyasi irade gereğini yapmalı”

Memur Sen İzmir İl Temsilcisi Ali Kaya da “Temel tüketim maddelerine gelen zamlarla daha ocak ayında aldığımız zam daha memurun cebine girmeden enflasyon farkıyla çıktı. Dört aylık enflasyon yüzde 30’un üzerinde. Bunun altı ay bekletilmesi ciddi bir kayıp. Eşel mobil sistemiyle aylık olarak enflasyon farklarının kamu çalışanlarına verilmeli. Memurların enflasyon karşısında ezilmesi hayat standardını düşürüyor. Ciddi bir sıkıntı. Şu andaki alım gücümüz ocak ayındaki alım gücümüzün çok gerisinde. ‘Çalışanı enflasyona ezdirmeyeceğiz’ diyen bir siyasi irade var. Bu siyasi irade gereğini yapmalı, çalışanlarını enflasyona ezdirmemeli. Bu kadar enflasyonun yüksek olduğu dönemde enflasyon farklarının altı ayda bir verilmesi ciddi gelir kayıplara sebep oluyor. Ya ilave verilmeli ya da eşel mobil sistemin geçilerek bu kayıplar karşılanmalı” ifadelerini kullandı.