Gamze Geçer- Toplantıya, İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cüneyt Güleç’in yanı sıra, İran İstanbul  Başkonsolosu Bkhtiar Assadzadeh Sheikhjani, Ticaret Müşaviri Sayın Hamid Zadboom, Kültür Ataşesi Sayın Ahmedi ve İran İzmir Fahri Ticaret Müsteşarı Sayın Emir Ensari katıldı.


İzmir ile ticaret arttırılmalı

Toplantının açılışında konuşan İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cüneyt Güleç, İran’ın iş yapma konusunda doğru bir adres olduğunu belirterek, “Sayın Cumhurbaşkanlarımız tarafından her fırsatta dile getirildiği gibi ülkelerimiz arasındaki ticaret hacmini 30 milyar dolara çıkarabiliriz. 2017 yılında ticaret hacmimiz 10,7 milyar dolar. Ülkemiz başlıca altın, mücevherci eşyası, otomotiv yedek parçası, ağaç ürünleri ihraç ederken, ithalatımızın çok büyük bir bölümünü ham petrol ve doğal gaz oluşturuyor. Türk ürünleri İran pazarında rağbet görüyor ve İran piyasasındaki Türk malı imajı olumlu. Ege Bölgesi’nin payı 344 milyon dolar, İzmir’in aldığı pay ise sadece 205 milyon dolar. 31.12.2017 itibari ile Türkiye’de İran sermayeli 4.624 firma var. Bu firmaların sadece 160 tanesi İzmir’de. Çok düşük seviyede olan ticaret hacmini artırmamız gerekiyor. Yeni dönemde gerek İran’da gerekse ülkemizde ve tabii ki İzmir’de Türk ve İranlı işadamlarının ortaklık ve işbirliği yapmasını teşvik etmeliyiz” dedi.

Turizmde işbirliği olmalı

Türkiye ile İran arasında imzalanan Tercihli Ticaret Anlaşması’nın 1 Ocak 2015’te yürürlüğe girdiğini ifade eden Güleç, “Bu Anlaşma ile İran’a 140 tarım ürününde gümrük vergisi indirimi sağlanırken, İran’dan 125 sanayi ürününde indirim alındı. Listelerin genişletilmesi için müzakereler devam ediyor. Biz meslek odalarına çok iş düşüyor. İşin özü, karşılıklı ziyaret ve fuarlar ile etkin işbirliği yapmak. Ekonomi ve ticaretin yanı sıra turizm konusunda da büyük bir işbirliği potansiyelimiz mevcut. 2014 yılında ülkemizi ziyaret eden İranlı sayısı 1,6 milyon iken, 2017 yılında, bu sayı 2,5 milyon olmuş. Yapılan değerlendirmeler 2018 yılında İranlı turist sayısının 3 milyonu aşacağı yönünde. Turizm konusunda işbirliği yapmamız son derece önemli” diye konuştu.

Bir bedende iki ruh

İran İstanbul Başkonsolosu Bkhtiar Assadzadeh Sheikhjani ise yaptığı konuşmada, İzmir’in İstanbul ve Ankara’dan sonra ticari açıdan en önemli şehirlerden biri sayıldığını belirterek, “İzmir’de ikamet eden İranlılara konsolosluk hizmetleri veriyoruz. Türkiye ile ticaret yapmayı teşvik ediyoruz. Amacımız iki ülke arasındaki ticareti geliştirmek, bu konuda İran ve Türkiye’deki tacirlerin arasını geliştirmek için daha fazla şeyler geliştirmeyi planlıyoruz” ifadelerini kullandı. Türkiye ve İran’ı benzer kültürlerinden dolayı bir bedende iki ruh olarak gördüklerini ifade eden Sheikhjani, “Bu potansiyelleri kullanarak iki ülkenin ticaretini artırmayı planlıyoruz. Ticarette 30 milyar dolara ulaşmayı planlıyoruz, her yıl daha fazla yapmak için çalışacağız her iki ülkenin üretimde daha iyi olduğu noktaları bulup bunları güçlendirmeye çalışacağız” dedi. İran’dan, yılda 4,5 milyon turisti farklı ülkelere gönderdiklerini söyleyen Sheikhjani, “Bunlardan 2,5 milyonu Türkiye’yi seçiyor. Bunun nedenleri Türkiye’de ucuz malların bulunması ve Türklerin İranlıları daha iyi karşılaması. İranlılar, Türkiye’de kendilerini ülkesinde gibi hissediyorlar. Ve biz Türkiye’nin farklı şehirlerine de turist olarak göndermeyi planlıyoruz. Biz Tahran’da yeni bir Türkiye Ticaret Odası kurulumunu yaptık. Umarız İranlılarda bu merkezin mislini, İstanbul, İzmir ya da herhangi bir yerde kurulmasına çaba gösterirler. Ve bu şekilde, İran’ın da Türkiye’nin de güçlü ve ortak noktalarını bulmaya yardım ederler” şeklinde konuştu.  

“İran’a yatırım yapın"

Ticaret Müşaviri Hamid Zadboom ise, İran’ın 2017’de 88 milyar dolar petrol dışı ticari hacmi bulunduğunu belirterek, “İran’daki ithalat Türkiye’ye göre az. İran’a ambargo uygulanıyor. Dövizimizi yönetebilmek için ithalatımızı kontrol altında tutmaya çalışıyoruz. İthalatta aşağı doğru bir grafiğimiz var. İran’a gelip İran piyasalarını inceleme şansınız var. Geçen yıl 2,5 milyon insan Türkiye’yi ziyaret etmişler ama Türkiye’den İran’a gelen turist sayısı çok daha az. Bence Türklerin gelip İran’daki ticaret olanaklarını incelemeleri gerekiyor. İran’a gelmenizi serbest bölgeleri incelemenizi, uygun görmeniz halinde yatırım yapmanızı tavsiye ediyorum” dedi

Gümrük kapıları değişmeli

2017 yılında İran’ın Türkiye’ye ihracatının 7,5 milyar dolar, Türkiye’den ithalatının ise 3,1 milyar dolar olduğunu dile getiren Zadboom, “Ticarete baktığımızda, iki ülke ticareti 2012’de 20 milyar dolar iken bu dönem 11 milyar dolar oldu. Neden böyle oldu? 2012 yılı çok istisnai bir durumdu altın ticareti yapıldığı için. Sıkıntılarımızdan bir tanesi gümrük kapılarımızı sayısı. Türkiye, gümrük kapılarının yenilenmesi ile ilgili çok büyük çabalar gösteriyor. Türkiye Gümrük ve Ticaret Bakanlıkları bu konuda çok ciddi çaba gösteriyorlar. Bu kapılar yenileniyor. Ama bu ticaret hacminin yakalanması için daha iyi karayollarına ve yenilenmiş gümrük kapılarına ihtiyaç var.  Bizim görevimiz iki kardeş ülke arasında tercihli ticaret politikalarını geliştirmek. İki kardeş ülkeyiz el ele vermek gerekiyor. Serbest ticaret dost ülkeler arasında gerçekleştirilmesi gereken bir olgu” diye konuştu.