FATİH ÖZKILINÇ-İzmir Ticaret Odası(İZTO) aralık ayı olağan meclis toplantısı İZTO Meclis Salonu’nda meclis başkanı Selami Özpoyraz idaresinde gerçekleştirildi. Yılın son toplantısında Başkan Özgener, geride kalan yıla yönelik değerlendirmelerde bulunurken yeni yılda hayata geçirilecek projeler ve odanın 2022 yılı bütçesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda İZTO’nun 2022 yılı bütçesi 132 milyon TL olarak oy birliği ile kabul edilirken yaklaşık 36 bin üyenin yıllık aidatlarına ise destek olmak amacıyla oda tarihinde 25 yıl sonra ilk kez yüzde 25 yüzde 28 oranlarında indirim yapıldı.

Kurdaki dalgalanma gündemden düşmeli

Aralık ayında ekonomide hareketli günler yaşandığına dikkat çeken İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, “Döviz kurlarındaki dalgalanmaların boyutu, dünyadaki Merkez Bankalarının faiz kararları, ekonomi yönetiminin uygulayacağı yeni ekonomik model ile dövize ve altına endeksli mevduatları içeren ayrıntılardan oluştu.  Bu döngüyü değiştiren en önemli olay ise 20 Aralık’ta Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan ekonomik tedbirler oldu. Bu tedbirlerin hemen ardından piyasalar, Türk Lirası’nın döviz birimleri karşısında verdiği kayıpların önemli bir kısmını geri alarak olumlu tepki verdi. Dalgalanmaların etkisi devam ediyor olsa da, kurlardaki değişimin stabilize olup piyasaların öngörülebilirlik ihtiyacını karşılayacağına inanıyoruz. 2022 ile birlikte belirsizliğin ortadan kalkmasını,  kurlardaki dalgalanma konusunun ekonomi gündemimizden düşmesini temenni ediyoruz” dedi.

Öngörülebilirlik vurgusu

Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan ekonomik model için enflasyonun düşmesinin önemli bir kriter olduğunu ifade eden Özgener, “Enflasyonun  yüksek kalmaya devam etmesi, TL’nin değer kaybı sürecini devam ettirebileceği gibi, reel faizlerdeki düşüş, alım gücünün zayıflaması gibi bir takım makroekonomik istikrarı zedeleyeceği sonuçlara yüksek kalabilir. Bu yeni modelde arz kaynaklı problemler global olarak devam ederken ve talep güçlü seyrederken, enflasyonun düşmesine en önemli destek TL’nin değer kazanmasından geleceğinin hesaplandığını anlıyoruz. Türk Lirası’nın itibarının korunmasını ve döviz kurları karşısında değer kazanmasını elbette destekliyoruz ancak, bu durumun daha öngörülebilir şekilde gerçekleşmesi, iş dünyamızın gelecekle ilgili tahmin yapmasına, fiyat belirlemesine ve yatırım kararı almasını kolaylaştıracak. Enflasyona karşı en önemli desteğin Türk Lirası’nın değerlenmesinden gelecekse, bu durumun programın hedefleri ile nasıl uyumlanacağının daha detaylı anlatılmasına ihtiyaç var.  Enflasyon ve kur arasındaki dengesinin faizlerin düşük tutulacağı bir ortamda, diğer tüm makroekonomik göstergelerinin nasıl etkileyeceğini anlamamız gerekiyor” diye konuştu.

Özgener’den özel bankalara çağrı

“Bankalar son günlerde kredi faizlerini ve kredili mevduat hesaplarına yönelik faiz oranlarını oldukça yüksek seviyelere taşıdılar” diyerek sözlerini sürdüren Özgener, “Bazı özel bankalar yüzde 27,5 yüzde 30 bandında faizle kredi veriyor. Dolayısıyla, faizlerin de düşerek stabilize olmasına ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.

Ekonomide öncelik enflasyon ve faiz olmalı

Türkiye ekonomisine yönelik önerilerde de bulunan Başkan Mahmut Özgener, şunları kaydetti:
“Finansal piyasalardaki dalga boyutunun reel sektörde bilançolarda orta ve uzun vadeli hasar bırakmasını engellemek amacıyla, Sayın Cumhurbaşkanımızın 20 Aralık’ta yaptığı açıklamalara ek olarak bir takım önlemler alınması ve uygulanması gerektiği düşünüyoruz. Ekonomide önceliğin enflasyon ve ona bağlı olarak faizle mücadeleye verilmeli. Eylül ayında açıklanan Orta Vadeli Program’ın makroekonomik göstergelerde yaşanan değişimler nedeniyle güncellenip tekrar kamuoyu ile paylaşılması ve kamu maliyesinde ortaya çıkacağı bahsedilen artan borç yükünün anlatılması, Yatırımcı güvenini arttırmak için finansal piyasaları yakından etkileyen para politikası konusunda bir takım aydınlatıcı açıklamalara ihtiyaç duyulmaktadır. Önümüzdeki dönemde enflasyonun ne kadar artabileceği, artan enflasyon karşısında TL cinsinden reel getiri oranlarındaki düşüş konularında ‘para politikası güncel stratejisinin’ paylaşılması ve anlatılması, Bilançolardaki kur hasarını en aza indirmek için, kamu maliyesinde kur bazlı uygulamaların gözden geçirilmesi, Türk Lirası cinsi yatırım yapanların korunması için sermaye piyasalarında acil olarak uzun vadeli önlemlerin hayata geçirilmesi, Fon arayanlarla fon sunanlar arasındaki bankacılık sistemindeki zorluklardan kaynaklanan mekanizmaların kolaylaştırılması, Bu dönemde bilançolardaki bozulmanın önüne geçmek için, özkaynak güçlendirmesi amacıyla vergi teşvik paketlerinin gündeme alınması, Katma değeri yüksek ürünlerde yerli üretimi teşvik ederken, yurtdışından daha kolay ve ucuz sağlanabilecek, işçilik masraflarından tasarruf edilebilecek, coğrafi ve yerel özellikler nedeniyle hammaddeye erişimi daha ucuz olan pazarlardan ithalat yapılması, Yerli üretimi yaygınlaştırmak için KOBİ’lerimizin yurtdışından know-how transfer etmesine yönelik destekler sağlanması, Asgari ücretin artışı oranında diğer çalışanlarımızın maaşlarında da iyileştirme yapılması gereğinden hareketle istihdam maliyetlerinde düzenleme yapılması Ayrıca EXİMBANK kredilerinin, ölçeklerine bakılmaksızın ihracat yapan tüm firmalarımız için daha kolay ulaşılabilir olmasını bekliyoruz.”

“Hep birlikte düzlüğe çıkacağız”

İş insanlarının umutsuz ve kötümser olma lüksünün olmadığını ifade eden Özgener, “Tüccar ve sanayici olarak müteşebbis kimliğimizle omuzlarımızda büyük bir sorumluluk taşıyoruz. Çalışanlarımıza, tedarikçilerimize, müşterilerimize, ailelerimize, yaşadığımız kente ve ülkemize karşı sorumluyuz. Biz, istihdam yaratmayı, yatırım yapmayı, ülkemize döviz kazandırmayı, vergimizi vererek elde ettiğimiz değerleri yeniden yatırıma yönlendirerek daha çok insanımıza iş ve aş imkanları yaratmayı tercih ettik. Çünkü biz rahatı değil mücadele etmeyi ve risk üstlenerek ülkemize faydalı olmayı tercih ettik. Bugün de pes etmeden, Türkiye ekonomisinin gücüne ve Türkiye’nin parlak geleceğine olan inancımızı koruyarak, insanımızın zor günlerde çok çalışarak hep bir çıkış yolu bulduğunu hatırlayarak ve özellikle de geleceğimizi inşa edecek çocuklarımıza, gençlerimize güvenerek yolumuza devam edeceğiz. Daha çok çalışacak, daha çok üretecek ve hep birlikte düzlüğe çıkacağız” dedi.

2022 yılı atılım yılı olacak

Konuşmasında İZTO’nun 2022 yılında hayata geçireceği projelere de değinen Özgener, “Odamız camiası açısından 2022, bir yandan mevcut projelerimizin olgunlaştığı ya da tamamlandığı, bir yandan da üyelerimizin pandemi sonrası dünyanın yeni trendlerine uyumunu temin edecek yeni çalışma ve projelere ağırlık verdiğimiz bir yıl olacak. Kentimiz vizyonuna ve ekonomisine büyük katkı sağlayacağına inandığımız İzQ Girişimcilik ve İnovasyon Merkezi projemiz, doğrultusunda Pasaport’ta yer alan eski hizmet binalarımızın inşaat süreçlerinin sonuna geldik, 2022 yılı Şubat ayında merkezlerimizin açılışını hep birlikte gerçekleştiriyor olacağız. 3 bin kişilik istihdam yaratacak Torbalı Karma ve Mobilya OSB’de ilk müteşebbis heyet toplantısı yapıldı. Görev dağılımı belirlendi. 2022 yılında Torbalı Karma ve Mobilya OSB’de 64 mobilya yatırımcısını bünyesine dahil ederek tapu, harita, jeolojik etüd ve altyapı proje çalışmalarına başlayacak.  2022 yılı Tarıma Dayalı İhtisas OSB Projelerimiz için atılım yılı olacak. 2022 yılında Dikili Sera Tarıma Dayalı İhtisas OSB’de en az 4 yeni jeotermal kuyu açılması ve Valiliğimiz onayıyla YİKOB’la yaptığımız devir protokolü kapsamında aldığımız 5 mevcut kuyunun da faaliyete geçmesiyle, altyapı çalışmalarını etaplar halinde gerçekleştirmeyi planlıyoruz. Bayındır Çiçekçilik Tarıma Dayalı İhtisas OSB, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Daire Başkanlığı’nca Tarım ve Orman Bakanlığı 2022 yılı yatırım programına alındı ve onaylanmak üzere. Altyapı projelerinin hazırlanmasının ardından ihaleye çıkılmasını planlıyoruz. Kınık Tohum Fide Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Tarıma Dayalı İhtisas OSB’de 2022’de arazilerin tapularının alınması, plan proje işlerinin bitirilmesi ve arazi düzenlemesine geçilmesi hedefleniyor. Bergama Süt Tarıma Dayalı İhtisas OSB’nin ise ÇED raporu sürecine 2022 yılında da devam edeceğiz ve ÇED Raporu olumlu kararı çıkması halinde kuruluşunu gerçekleştireceğiz. Bildiğiniz gibi, üyelerimizden gelen site ve OSB taleplerini karşılayabilmek için ilgili her platformda bu konuyu dile getiriyoruz. 2022 yılında da  bu çalışmaya devam edeceğiz. Menderes İlçesi’nde Tarım ve Orman Bakanlığımıza ait 180 bin metrekarelik inşaat alanına sahip olacak 566 dönümlük arazinin, İhtisas Site ve Çarşı amaçlı kullanım hakkının Odamıza verilmesi için Tarım ve Orman Bakanımız Sayın Dr. Bekir Pakdemirli’den onayını aldık. Plastik Grubumuza tahsis edeceğimiz alanla ilgili ön çalışamalarımızı 2022 yılında tamamlamayı hedefliyoruz. İzmir Kemalpaşa Lojistik Merkezi Projemizin kuruluş çalışmalarını 2022’de sonlandırıp, projeyi de etaplar halinde gerçekleştirmeye başlayacağız.

Çeyrek asır sonra bir ilk: 36 bin üyeye indirim müjdesi

Odanın 2022 yılı bütçesine ilişkin de açıklamalarda bulunan Mahmut Özgener, “2022 yılı cari yıl, yıllık aidat gelirlerimizi 2021 yılındaki tahsilatımız ile aynı kalacak şekilde planlayarak, sadece sermayesi yüksek olan üyelerimizin aidatlarını arttırdık. Sermayesi düşük olan üyelerimizin ödedikleri yıllık aidat tutarlarında ise indirim gerçekleştirdik. Odamız arşivine baktığımızda 1996 yılına kadar kayıtlara ulaşabildik. Bu kayıtlara göre aidatların aynı kaldığı dönemler olmuş, ancak son 25 yıldır aidatlarda herhangi bir indirim yapılmamış. 2022 için; en çok üyemizin yer aldığı, 36.185 üyemizin faaliyet gösterdiği 4, 5 ve 6. Derecelerdeki gruplarımızın yıllık aidatlarına destek olmak amacıyla yüzde 25 – yüzde 28 oranlarında indirim yaptık. 13.291 üyemizin bulunduğu 1, 2 ve 3. Derecelerde yer alan üyelerimizin aidatlarında ise bu yıl için belirlenen yeniden değerleme oranlarının altında kalmak üzere artış yaparak 2021 tahsilat rakamları ile aynı tutarda bir toplam tahsilatı hedefliyoruz. 7. derece mevzuat gereği asgari ücrete bağlı olduğu için bu kategoride de minimum artış öngörerek, aidatı yüzde 7.45 oranında arttırdık ve 16.497 üyemizin bulunduğu bu derecenin aidatı, brüt asgari ücretin yüzde 10’undan az olamayacağı için 505 Türk Lirası olarak belirledik. Bu düzenlemelere bağlı olarak 2021 yılı toplam aidat gelirimiz 27.372.907 Türk Lirası olacak iken 2022 yılı bütçemizi 27.020.000 Türk Lirası olarak hedefledik. Bir diğer deyişle; 2022 için aidat gelirimizde artış öngörmedik. Bunu başarabiliyor olmamızın en önemli sebebi; 3 yıldır bütçemizi çok akılcı ve iyi bir planlama ile yönetebiliyor olmamız. Pandeminin ve ekonomik zorlukların hüküm sürdüğü koşullar altında gelir ve gider kalemleri ile çalışma programımızın gerekleri ışığında, gerçekçi ve rasyonel bütçe prensipleri doğrultusunda hazırlanmış olan 2022 yılı bütçemiz 132.000.000 TL olarak bağlanmıştır. 2021 gibi, pandeminin yanı sıra piyasalarda yaşanan dalgalanmaların arttığı zorlu bir senede, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yine hep birlikte, yan yana omuz omuza çalışmalarımızı sürdürerek Odamızı, üyelerimizi, kentimizi ve ülkemizi daha ileriye taşıyacağımıza inanıyorum” ifadelerini kullandı.

İndirim üyelere motivasyon kaynağı olacak

Odanın 2022 bütçesiyle ilgili Başkan Özgener'in ardından söz alan Meclis Üyesi Abdullah Naci Ölçen ise mayıs ayında Cumhurbaşkanı kararındaki Hibe Desteği verilecek Esnaf ve Sanatkârlar ile Gerçek Kişi Tacirlere ilişkin, Tüzel Kişilerin kapsam dışı bırakılmasının adil olmadığını, şartlar ve koşullar ne olursa olsun oda üyelerine sahip çıkılması gerektiğine dikkat çektiğini belirterek  “Bütün bu söylemlerimdeki amacım; ‘Yıllık Aidat ve özellikle Munzam Aidatlar hakkında üyelerimize Oda olarak destek olabilir miyiz düşüncesi idi. Beyanım sonrası Sayın Başkan; ikili görüşmemizde‘Odaların gelirlerinin büyük bölümünün munzam aidatlar olduğunu, özellikle küçük odalar ile sanayi odaları, deniz ticaret odaları ve borsaların üye adedi azlığından dolayı, gelirlerinin ana kalemini munzam aidatların teşkil ettiğini, Türkiye’deki tüm odaların konsensüsü ile ancak mevcut yasanın değişebileceğini ve bunun da neredeyse bugün için imkânsız olduğunu ifade etti. Ama buna rağmen anlaşılan o ki; Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın Mahmut Özgener; pandemi ile başlayıp ardından İzmir depremi ile devam eden bunca badirenin arasında dahi, sektör temsilcilerinden gelen bu ve buna benzer talepleri aslında hiç unutmamış, kulak arkası etmemiş.  Hepsini not etmiş, ortamı değerlendirmiş ve uygun zamanı beklemiş…  Yakın zamanda Sayın Başkanı arayıp, ziyarette bulunarak‘ Yine zor bir yıl bizi bekliyor !.. En azından Yıllık Aidat konusunda üyelerimize destek sağlayabilirmiyiz’ talebimi dile getirdiğimde;  ‘Ben de aynı şeyi düşünüyorum, üzerinde çalışıyoruz’ cevabını duyunca da çok mutlu oldum. Dövizde yaşanan aşırı kur dalgalanmalarının yarattığı belirsizlik ve ekonomik koşulların iyice ağırlaştığı böylesine bir dönemde; 7.derece her ne kadar ‘5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar  Kanununun 5.Maddesi’ne takılsa da; Özellikle 4.,5. ve 6.derecelerde yani sermayesi 250 bin Türk Lirasından az olan küçük işletmeler için, 2020 yılına göre ortalama yüzde 27 oranında indirime gidilmiş olmasını çok önemsiyorum. 2022 bütçesinde personel giderlerinde yüzde 57.77 ‘lik artış da dikkate alındığında, aidatlara aynı oranda zam yapılması normal karşılanabilecekken, tam tersine, hedefi KOBİ’lere desteğe yönelik Yıllık Aidat faslındaki bu indirim kararı, oda üyelerimizin bütçelerini bir nebze de olsa rahatlatacak, daha önemlisi motivasyon kaynağı olacaktır” ifadelerini kullandı.


Görüşmelerin ardından İZTO’nun 2022 yılı bütçesi oy birliğiyle mecliste kabul edildi.