Mehmet Akif Çakmak- Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müşaviri Doç. Dr. Osman Tatar'ın konuşmacı olduğu "Karbon Ayak İzi ve Uluslararası Karbon Ticareti" konulu panel, Yaşar Üniversitesi Selçuk Yaşar Kampüsü konferans salonunda gerçekleştirildi. Atmosfere salınan karbon miktarının ölçülmesine karşılık gelen Karbon Ayak İzi'nin bireylerin çevresel günahı olarak tanımlayan Doç. Dr. Osman Tatar, Ege Bölgesi'nin karbon ayak izinde en büyük salınıma sahip olduğunu söyledi.


Karbon salınımına bireyler de dikkat etmeli

Karbon ayak izinin azaltılmasında bireylere ve kurumlara önemli görevler düştüğünü söyleyen Osman Tatar, bireylerin kendi hayatlarında yapacağı bazı değişikliklerle yaşam kalitesini düşürmeden bunu başarmasının mümkün olduğunu ifade etti. Karbon ayak izi konusunda gelişmiş ülkelerin tavrına da değinen Tatar, "Onlar iki turu tamamlamışlar, yeni atağa kalkan ülkeleri karbon salınımı konusunda eleştiriyorlar. Bizlerin de artık karbon salımına dikkat etmemiz gerekiyor ve yapılacak yatırımların buna göre yapılması gerekiyor. Örneğin bir soğutma tesisi açacaksak bunu Antalya'da değil de Erzurum'da yapabiliriz. Karbon salınımı konusunda sanayi faaliyetleri ve enerji kullanımı ön plana çıktığını görüyoruz, Ege Bölgesi'nin karbon ayak izinde en büyük salınıma sahip olduğunu söyleyebiliriz" ifadelerini kullandı.

Gençler daha bilinçli

Küresel ısınma tanımının dünyada kabul gördüğünü fakat asıl tanımın "küresel soğutamama" olması gerektiğini ifade eden Osman Tatar, "Gelişmiş ülkeler üstünden sorumluluğu atmak istediği için bu tanımlama ön plana çıkıyor. Karbon ayak izi dediğimiz şey aslında bizim çevresel günahlarımızdır ve bunu telafi etmek mümkündür. Benim tahminime göre ilerki zamanlarda karbon ayak izi örtüşen gençler bir araya gelecek ve arkadaşlıklar öyle kurulacak. Günümüzde gençliğin çevreye daha bilinçli olduğunu görüyoruz, benim tahminim gelecekte daha da önem kazanacak" şeklinde konuştu.

Söz konusu panele dinleyici olarak katılan işadamı Kemal Zorlu da söz alarak Türkiye'de yenilenebilir enerji faaliyetlerinin yeni yeni başladığına dikkat çekti ve enerji kaynaklarının verimli kullanılmasında devlete önemli görevlerin düştüğünü söyledi.