2011'in ilk çeyreğinde, Ortadoğu ve Afrika pazarında ciddi ihracat bağlantılarına imza attıklarını kaydeden Küçükbay, bu veriler ışığında 2011 yılında ihracatta yüzde 100 artış, ciroda ise  yüzde 25 büyüme öngördüklerini söyledi.

Orkide Yağları'nın grup şirketlerinden Reka A.Ş.'nin Muratlı'da 150 dönüm alan üzerine kuracağı ham yağ fabrikasının 2012 yılında hizmete açılacağını hatırlatan Ahmet Küçükbay, 150 dönümde faaliyet gösterecek fabrikada 500 kişilik istihdam yaratacaklarını dile getirdi.
Fabrikanın, bölgedeki müstahsillerden toplayacağı ürünleri entegre tesislerinde işleyerek ham yağ üreteceğini vurgulayan Küçükbay, "Üreticiden sadece ayçiçeği değil, buğday, kanola, çeltik alımı da yapacağız ve yöredeki çiftçiler için önemli bir alternatif yaratacağız" diye konuştu.

Türkiye'de malı üreticiden alıp, işleyen ve rafine eden ilk entegre tesisi kuracaklarını belirten Ahmet Küçükbay, "Müstahsilden alınan ürünü modern bir sistemle kırıp yağ elde edeceğiz. Ayçiçeğinden yüzde 40 - 45 oranında yağ çıkıyor, geri kalanı küspe olarak kalıyor. Küspenin depolanması zordur. Çünkü toz halindeki küspe çabuk bozulur. Biz bunun daha uzun süre dayanması için tanelenmesini sağlayacak bir sistem oluşturacağız" diye konuştu.

Devletin tarımsal atıklardan elde edilen elektrik enerjisini teşvik ettiğini aktaran Küçükbay sözlerine şöyle devam etti: "Tekirdağ'daki ham yağ üretim tesisimizde ayrıca enerji yatırımını da gündeme getireceğiz. Devlet tarımsal atıklardan elde edilen enerji elektrik enerjisini teşvik ediyor. Türkiye'deki sistemler ayçiçeğini kabuklu sıkıyor. Küspesi yeme gidiyor ve besin değeri de düşük. Halbuki o kabuğu ayırıp sıktığınızda, o küçük taneciğin protein değeri daha yüksek. Biz de bunu dikkate alarak, kabuk yakma projesini geliştirdik. Kabuk bizim için hazır kömür demek. Avrupa'da benzer örnekleri var. Bu kabukları yakma işleminden 6 - 7 milyon kilowattsaat enerji elde edeceğiz. 10 milyon dolar civarında bir yatırım planlıyoruz. Bin 500 ton çekirdek kıracağız. Hem sistemin ihtiyacı olan buhar elde edeceğiz. Hem de enerjiyi fabrikada kullanacağız. Bu da artı bir değer ve işletmenin karlılığını arttıran iyi bir yatırım olacak"


Hipermarket yasası bir an önce çıkmalı

Hipermarket zincirlerinde vahşi kapitalizm uygulandığını savunan Ahmet Küçükbay, bu durumun sektörün küçük, büyük bütün oyuncularını ciddi sıkıntıya soktuğunu belirterek,
"Büyük kuruluşlar. nispeten daha az etkilenseler de, küçük ve orta büyüklükte işletmeler bu uygulama nedeniyle büyük zarara uğruyor. Perakende yasasının bir an önce çıkarılmasını ve KOBİ'lerin korunması şart. Binlerce tedarikçi bu zincirlere mal veriyor. Biz tavır koyabiliyoruz. Ama bu tavrı koyamayacak üreticiler var. Satın alma sözleşmeleri ağır hükümleri bulunuyor. Ama, küçük imalatçının bu sözleşmeyi kabul etmemesi mümkün değil. Küçük üretici malımı sattım diye seviniyor. Ama 100 TL.'ye sattığı mala 50 TL. iade faturası geliyor. Bu üretici nasıl ayakta kalacak. Borçlu çıkanlar bile olabiliyor. Perakende yasa tasarısında, raf parası, şu parası, bu parası adı altında iskontolar yüzde 2'yi geçemez deniyor. Bu doğru bir yaklaşım. Vadelere de hiç uyulmuyor. 60 gün konuşulmuşken, ödemeler 160 güne dek uzayabiliyor. Buna dayanabilecek şirket var, dayanamayacak şirket var. Yasa bir an önce çıkmalı. Birçok zincir, tedarikçileriyle mahkemelik. Çoğunu da kaybediyorlar. Sektörün bu önemli sorunlarının çözümü tüm sanayici ve kobileri önemli bir sorundan kurtaracaktır" ifadesini kullandı.