Türkiye'de yeni yılla birlikte farklı bir sağlık sistemi uygulamaya geçiriliyor. Yılbaşından itibaren 9 milyon kişinin yararlandığı yeşil kart sistemi kaldırılırken, SGK'ya ödenen sağlık primleri de ailelerin gelirlerine göre yeniden hesaplanıyor. Uygulamaya geçirilecek yeni sistemin toplumda adaleti sağlayacağını ve kamu vicdanını rahatlatacağını ifade eden SGK İzmir İl Müdürü Mustafa Keskin, artık haketmeyenlerin sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanmasının önüne geçileceğini söyledi. Daha önce, ilgili yerlere başvuran insanların, yeşil karta ihtiyaçlarının olup olmadığını ortaya çıkarmak için yapılan ve ailenin gelir tespitinde uygulanan Soybis (Sosyal Yardım Bilgi Sistemi) sisteminde birtakım eksiklikler olduğunu kaydeden Keskin, "İnsanların bilgilerini elektronik ortamda tespit etmek çok kolay değildi, ama şu anda mümkün. Bir de Türkiye'deki binaların da bir kısmı ruhsatsız olduğu için onları sistem içinde göremiyorsunuz. Tapu sorgulaması yaptığınızda da bunlar ortaya çıkmıyor. Bu yüzden hep, 'Arabası var yeşil kartı var, 3 katlı evi var ama yeşil kartı var' gibi sözler duyuyorduk. Bu durum kamu vicdanını da yaralıyor haliyle. Onun için şimdi 01.01.2012 tarihinden itibaren bu sistemden geri dönüş yapıyoruz. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız bir gelir testi programı hazırlıyor. Gelir testinde ailenin gelirini tespit ediyoruz. Bankalardaki bilgiler de bunun içerisine girecek, şimdiki Soybis'te bankalardaki bilgiler yoktu. Harcamalar da bu sistemin içine girecek, tapu kayıtları, araba ruhsat kayıtları, belediyeden alınan yardımlar, SGK'nın alt yapısından alacağınız bilgiler gibi şeylerin hepsi değerlendirilerek, aile bir gelir testine tabi tutulacak. Ailenin toplam geliri hesaplanacak. Bu sistemdeki amaç  hakedene bu sağlık hizmetinin ücretsiz verilmesi ve haketmeyenlerin de bir şekilde sistemin dışına itilerek ücret karşılığında sağlık hizmetleri almasıdır" diye konuştu.


Zenginden çok, fakirden yok

Yeni sistemle birlikte ailenin toplam gelirinin hesaplanacağını ve toplam gelirin ailede ki fert sayısına bölüneceğini belirten Keskin, böylece her ferdin aylık gelirinin ortaya çıkarılacağını söyledi. Keskin, "Eğer ailedeki 1 kişinin geliri aylık 279 liranın altındaysa, primini hazine karşılayacak ve onlar Genel Sağlık Sigortalı olacaklar. Bu şu demek, eğer bir ailede 4-5 kişi varsa ki Türkiye'de durum ortalama olarak böyle, ailenin toplam geliri 1395 liranın altında olması gerekiyor. Yani bu mantıkla düşünülürse, zaten şu an yeşil kart kullananların tamamı sistemde kalmaya devam edecek. Sadece hak etmeyenler, sistemden ayıklanacak. Eğer kişi başına gelir, 279 lira ile asgari ücret arasında ise, o zaman da asgari ücretin 3'te 1'i üzerinden primlendirilecekler. Aile 33 lira ödeyecek ve ailedeki fertlerin tamamı sağlık hizmetlerini, o 33 liralık prim üzerinden alacaklar. Kişi başına gelir, asgari ücretten fazlaysa, asgari ücretle asgari ücretin iki katı arasındaysa, o zaman da asgari ücret üzerinden prim ödeyecekler. Bu da 100 liraya tekabül eden bir prim. Yani aile bu primleri ödediğinde Genel Sağlık Sigortası kapsamında olacak ve bütün sağlık hizmetlerini alabilecek" dedi. Uygulanan prim sisteminin daha iyi bir sağlık hizmetini sağlamak ve SGK'nın devamlılığını sağlaması için önemli olduğunu belirten Keskin, yeni sistemin zenginden fazla, orta halliden az alan ve fakirden hiç para talep etmeyen bir sistem olduğunu ifade etti. Keskin, "Sistem ücretsiz sağlık hizmetini hak edenle etmeyenin ayrılması için ve hiç bir işi gücü olmayıp, hiç bir şekilde sosyal güvenlik şemsiyesinde olmayan insanlar için oluşturuldu" dedi.

Kaktı payları düştü


Söylentilerin aksine, yeni yılla birlikte uygulanacak yasada, kronik hastalıkları olan kişilerin tedavi ve ilaç masraflarının önemli bir kısmını kendilerinin ödemeyeceğini belirten Keskin, eskiden olduğu gibi bu masrafların tamamını, ödenen prim üzerinden devletin karşılamaya devam edeceğini söyledi. Eczanelerden ilaç alırken ödenen katkı payının %20 olduğunu ve 2-3 lira civarında bir miktar ödendiğini belirten Keskin, "Yeni yıldan sonra katkı paylarında artış olmaz. Hatta ilaç fiyatları düştüğü için katkı payı daha da düşer. Geçenlerde de ilaç fiyatları %10 düştü, bu nedenle eczanelere ödenen katkı payları da düştü. Yani artış değil, düşüş söz konusu" diye konuştu

Sercan Özipekçi