Son günlerde çeşitli şehirlerde yapılan elektrik kesintileri ve bunların ekonomiye etkilerini değerlendiren Yorgancılar, dünyada 17. büyük ekonomi olan Türkiye’nin ithalatının dörtte birinin enerji sektöründen kaynaklandığını hatırlattı: “Geleceği şekillendirecek sektörlerin başında gelen enerjideki bu bağımlılığımız, 2023 yılında ilk 10 büyük ekonomi olma hedefimizi de riske sokacak boyuttadır. Güneş enerjisinden rüzgâr enerjisine, jeotermalden maden kaynaklarına kadar zengin bir potansiyele sahip Türkiye’nin enerjide ithalata bağımlı hale gelmiş olmasını kabul etmemiz mümkün değildir.”

‘ANİ KESİNTİLERLE MİLYON DOLARLIK MAKİNELER ZARAR GÖRÜYOR’

Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynakları potansiyelinin hidroelektrikte yüzde 36’sının, rüzgâr enerjisinde yüzde 2,8’inin, jeotermalde ise sadece yüzde 16’sının işletildiğine dikkat çeken EBSO Başkanı Yorgancılar, şunları kaydetti: “Yanıbaşımızda duran kaynaklar kullanılmazken doğalgazı ithal ettiğimiz gibi elektrik üretiminin yüzde 60’ının doğalgazdan karşılanıyor olması, dengelerin bozulması açısından çok kritik bir uygulamadır. Hal böyleyken İzmir gibi jeotermal kaynakları zengin olan, sağlık turizminde ciddi yol alan bir il dahi doğalgazla ısınmaktadır.”

Son günlerde Türkiye genelinde sık sık meydana gelen elektrik kesintilerinden dolayı sıkıntıların başgösterdiğini aktaran Yorgancılar, fabrikalarda milyon dolarlık makinelerin ani kesintiler yüzünden zarar görme, üretimin de aksama riskiyle karşı karşıya kaldığına dikkat çekti. Doğalgazda Rusya’ya bağımlılık da dikkate alındığında ve hassas dengeler üzerine kurulu dış politikada yaşanacak bir sıkıntıda kesintilerin ciddi sonuçlar doğuracağı uyarısını yaparak, “Belki bugünkü kesintiler kriz anlamına gelmeyebilir ancak talebin arzın çok üstünde olduğunu düşündüğümüzde bir kriz politikası gerektiği, sonuç odaklı projelere ihtiyacımız olduğu çok açık ve nettir.” dedi.

‘TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ, NÜKLEER VE YENİLENEBİLİR ENERJİYE BAĞLI’


Türkiye’de nükleer santral konusuna önyargıyla yaklaşıldığını da dile getiren Ender Yorgancılar, “Gerçekçi olunmalı. Bugün yumurtayı pişirmek için bile elektrikli makine kullanıyorsak, bu kaynakların sonsuz olmadığını da kabul etmek zorundayız. Şunu da aynı gerçeklikle kabul etmeliyiz ki enerji alanında Türkiye’nin geleceği, nükleer santral ve yenilenebilir enerjiye bağlıdır. Deprem riski taşımayan, çok iyi analiz edilmiş bölgelerimizde, yurtdışında örnekleri mevcut, güvenlik açısından riski minimum santral yapımına mecburuz. Unutmayalım ki komşu ülkelerimizde faaliyette olan nükleer santrallerin riskini yıllardır zaten taşıyoruz. O nedenle de sürdürülebilir bir enerji politikası için uzun vadede yeni nesil nükleer santrallere, kısa vadede de enerji üretim tesislerine verilecek teşviğe acilen ihtiyaç vardır.” diye konuştu.