Ekonomi yönetiminin yeniden şekillenip şekillenmeyeceğinin belirsiz olduğunu söyleyen İzmir Ekonomi Üniversitesi İşletme Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Hakan Yetkiner, iki seçim arasında yaşanacak siyasi ve dış gelişmeler sebebiyle ekonominin bıçak sırtında olacağını kaydetti. Türkiye ekonomisinin dayanıklılık denemesinden geçtiğini ifade eden Yetkiner, cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili belirsizliğin kimin cumhurbaşkanı olacağından çok, ondan sonra kimin başbakan olacağı ve Kabine'nin nasıl şekilleneceğine yönelik olduğunu söyledi. 2015 Haziran ayında yapılması planlanan genel seçimin de ciddi siyasi belirsizlik taşıdığını savunarak, “Eğer Başbakan Erdoğan cumhurbaşkanı seçilirse onun yerine geçecek başbakanın ve hükümetin, iktidar partisini ne kadar başarıyla 2015 genel seçimine taşıyacağı, şu anda piyasanın yanıtını hiçbir şekilde bilmediği bir sorudur. Son on yılda toplumun daha çok inanmaya başladığı ‘güçlü lider, güçlü ekonomi’ argümanının yeni başbakan tarafından sürdürülüp sürdürülemeyeceği şu anda tamamen belirsizdir.” dedi.

'İKİ SEÇİM ARASINDA DÜĞÜN OLMAZ'

Türkiye ekonomisinin, kronik cari açık problemi sebebiyle ABD para politikasındaki değişikliklere karşı çok hassas olduğuna da değinen Prof. Dr. Yetkiner, şunları kaydetti: “ABD, 2008’den beri uygulamak zorunda kaldığı genişlemeci para politikasından adım adım çıkmaktadır. Bunun bir sonucu olarak ABD’de faiz oranları eninde sonunda artacak, bu da cari açık sebebiyle yurtdışı tasarruflara büyük ihtiyaç duyan Türkiye gibi ülkelerin daha pahalıya borçlanmasını beraberinde getirecektir. Bu gelişmelere paralel olarak, ucuz döviz dönemi de sona erecektir. Elbette ABD’de faizlerin ne zaman artmaya başlayacağını kimse bilemez. Aynı şekilde Merkez Bankası’nın bu gelişme karşısında nasıl bir politika geliştireceğini şu anda söylemek mümkün değildir ancak kesin olan bir şey var ki iki seçim arasında, siyasi ve dış âlemdeki gelişmeler nedeniyle Türkiye ekonomisi hep bıçak sırtında olacaktır. Ağustos 2014 cumhurbaşkanı ve Haziran 2015 genel seçimlerinin yarattığı siyasi belirsizlik ve dış âlemde olması muhtemel yapısal değişiklikler nedeniyle Türkiye ekonomisinin yüksek performans göstermesi beklenmemelidir. İki seçim arasında düğün olmaz.”

'EKONOMİK BÜYÜME DÜŞÜK OLACAK'

Türkiye ekonomisinin ekonomik büyüme hızının, iki seçim dönemi arasında geçen yıllara oranla düşük olacağını söyleyen Hakan Yetkiner, tüketim harcamalarında da belirgin bir artış beklenmediğini ifade etti: “2014 başında kredi kartı piyasasına getirilen kısıtlamaların, tüketim artışı üzerindeki etkisinin sınırlı kalmış olduğu gözükmektedir. Yüksek tüketim oranı, kısa vadede ekonomi için faydalı bile olsa uzun vadede Türkiye ekonomisi üzerinde büyük bir risktir, çünkü bu yüksek tüketim, tasarruflar kısılarak yapılmaktadır. Özellikle risk sevmeyen yatırımcılar, yatırım kararlarını beklemeye alacaklardır. Bu dönemde kamu harcamalarının artması beklenmelidir. Bu artış, özel yatırımlardaki azalmanın yaratacağı olumsuz etkiyi azaltacaktır. İşsizlik oranının yüzde 9 ile 10 arasında salınması beklenmelidir.”