FATİH ÖZKILINÇ- Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO), 2020 yılında üretimden satışlara göre İzmir’in en büyük 100 firmasını düzenlenen online basın toplantısıyla 39’uncu kez açıkladı. Star Rafineri, 24 milyon 30 bin 142 lira üretimden satış ile listenin zirvesinde yer alırken, geçen senenin birincisi Tüpraş, bu sene ikinciliğe geriledi. Listede, Tüpraş, Petkim, Philsa Philip Morris ve BMC gerilerken, İzmir Demir Çelik ve Abalıoğlu Yem’in yükselişi dikkat çekti. Toplantıda İzmir’in en büyük 100 firmasını açıklayan EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, ekonomik gelişmeleri de değerlendirdi. Yüksek faiz, yüksek kur ve yüksek enflasyon kıskacına dikkat çeken Yorgancılar, kurdaki istikrarsızlığın şirket bilançolarını bozduğunu söyledi.

Son 10 yılın en düşük karlılığı

Toplantıda konuşan EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, 39 yıldır aralıksız devam ettirdikleri 100 büyük sanayi kuruluşu anketinde, üretimi ve merkezi İzmir’de olan firmaların Türkiye genelindeki üretim rakamlarının değerlendirmeye alındığını söyledi. 100 büyük firmanın üretimden satışlar rakamının yüzde 79,6’sının kimya, gıda ve demir-çelik-metal-döküm sanayide yoğunlaştığı bilgisini veren Yorgancılar; ilk 10 firmanın, 100 büyük firmanın üretimden satışlarının yüzde 58’ini gerçekleştirdiğini söyledi. Bir önceki yıla 100 büyük firmanın üretim satışlarının net yüze 14 arttığını dile getiren Yorgancılar, bu firmaların net ithalatçı konumlarını artırarak devam ettirdiklerini, bu nedenle sektörlerin ihtiyaç duyduğu ürünlerin Türkiye’de üretilmesini sağlayarak, yerlileşmek ve katma değeri artırmak zorunda olduklarını ifade etti. 100 büyük firmanın 2020 satış karlılığı oranının yüzde 1 olduğunu ve bunun son 10 yılın en düşük karlılık oranı olduğunu belirten Yorgancılar, “Pandemi dönemine damga vuran bilanço zararı, karlılığı olumsuz etkiledi. Artan kur, artan maliyetler, finansal dalgalanmalar, sert daralan talep, hazırlıksız yakalanma, yetersiz büyüme bu sonucun sebepleri” dedi.

Kalıcı çözüm sanayi


Bugünün gelişmiş ülkelerinin güçlü sanayi sektörüne sahip ülkeler olduğuna dikkat çeken Yorgancılar, “Dünya ihracatının yaklaşık yüzde 70-80’lik bölümü imalat sanayi ürünlerinden oluşmaktadır. O nedenle; öncelikle, sanayi üretimi ile büyümekte geç kaldığımızı kabul etmemiz gerekiyor. İstihdam yaratamıyoruz. İşsizlik, en acil çözüm bekleyen konumuz. Kalıcı çözüm sanayidir. Bilgi bazlı sanayileşmede programları hayata geçiremiyor, nitelikli toplumdan uzaklaşıyoruz. Yüksek faiz, yüksek kur, yüksek enflasyon kıskacındayız. Kurlarda sağlanamayan istikrar, şirket bilançolarını bozuyor. PMI ve güven endekslerinde istikrar sağlanamıyor. İthalata bağımlılık hedeflenen düzeye çekilemiyor. CDS risk primi Türkiye algısını kötüleştiriyor. İhtiyacımız olan doğrudan yabancı yatırımlar yüzde 18 azalıyor ve Türkiye rakipleri karşısında cazibesini kaybediyor. AB ile ilişkiler güven vermiyor, istikrar kazanamıyor. Gelişmiş ülkeler, dijitalleşme, döngüsellik, yeşil ekonomi kapsamında geleceğe yönelik planlamalar yaparken, biz mevcut durumu korumakta zorlanıyoruz. Aşı teminine ilişkin belirsizlikler, süreci yavaşlatıyor” şeklinde konuştu.

Ülkenin gücü yatırımdan beslenir

Yorgancılar, bundan sonra yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:
“Pandemi ile belirginleşen konular ve riskler karşısında; yeni ve heyecan verici bir ekonomik programın kamu-özel sektör arasında etkin bir iletişimle oluşturulmalı. Bankalar, firmalar ve halkın borçluluğunu azaltmaya yönelik bütünsel bir program hazırlanması, borçların ötelenmesi değil azaltılmasının hedeflenmesi, nakit ihtiyacının giderilmesi için uzun vadeli kredilendirmeye gidilmesi, sektörel bazda ihtiyaca yönelik paketler hazırlanmalı. Tedarik zincirlerindeki kırılmalar dikkate alınarak, yabancı sermayeli doğrudan yatırımlar için yatırım ortamının iyileştirilmesi ve katma değer yaratanlara özel teşvikler sunulmalı. İhracat seferberliği başlatılarak, kapsamlı destekler açıklanması, yeni pazarlar için rehberlik yapılması ve komşudan tedarik ve yakın pazarların önceliklendirilmeli. Yeni döneme hazırlık için KOBİ’lerin dijitalleşmesi yönündeki teşviklerin çeşitlendirilmeli. İstihdam yaratan büyüme için yerli üretim hamlesi kapsamında; sanayi ve tarım yatırımları seferberliğine odaklanılmalı. Ekonomik ve toplumsal risk barındıran işsizliği önlemek için; mevcutlara 1 yıl SGK primi muafiyeti, yeni işe alınanlara da gelir vergisi muafiyeti sağlanmalı.  Firmaların devletten hak edilmiş tüm alacaklarının; nakit, tahvil, bono gibi yöntemlerden biri ile ödenmeli. Ülkenin gücü üretimden, üretim yatırımdan ve yatırım uygun makro ortamdan beslenir. Bu ortamın cazip hale getirilmesi faydalı olacaktır.”

EBSO tarafından açıklanan İzmir’in en büyük 10 firması şunlardan oluştu:

1-Star Rafineri AŞ. A.Ş.- Aliağa Şb.

2-Tüpraş AŞ.

3- Petkim AŞ.

4- İzmir Demir Çelik Sanayi AŞ.

5- Philsa Philip Morris Sabancı Sigara ve Tütüncülük AŞ.

6- JTI Tütün Ürünleri Sanayi AŞ.

7- Abalıoğlu Yağ San. Ve Tic. AŞ.

8- Pınar Süt AŞ.

9- BMC AŞ.

10- Kocaer Haddecilik San. Ve Tic. AŞ.