Soldan oku ‘Kütük!’

Sağdan oku; yine ‘kütük!’
Karşıdan bak ‘Kütük!’
Arkadan bak; ‘Kütük!’
Yani ne yaparsan yap ‘Kütük’ değişmez…
Anlamışsınızdır; Kütük gibi adamlardan, daha doğrusu insanlardan söz ediyorum…
Kimler, bunlar?
Sağınızda, solunuzda, arkanızda, önünüzde!
Ama siz bunları pek fark etmezsiniz…

Haftanın bir günü, örneğin bugün keyifli bir gün geçirmeniz için sizi güldürmeye çalışayım:
Okumayı çok seven Foto Muhabiri Mehmet Özdoğru bir söyleşi sırasında genç kıza sormuş;
‘Bana aşkı tarif eder misiniz?’
Yanıt şöyle:
’18 parça tencere seti, 86 parça beyaz porselen yemek takımı, 91 parça sandıklı çatal- bıçak- kaşık setinden oluşan çeyiz seti!..’
Gerisine gerek yok herhalde…
Tabii ki bu bir şaka!
İnsanlar dertlerine çare aramak, değişim yaratmak ve haklarını elde edebilmek için ne yapmalıdır?
Kimi kampanya başlatıyor, kimi görüşünü yetkililere iletmek için imzaya açıyor…
Küçük ekipleri ile çaresiz insanlara yardım etmek için çırpınan gruplar oluşturanlar da var.
Fakat yüzde 100 bağımsız olan herkes için erişilebilir bir platform oluşturan var mı?
Ya da hedefine ulaşabilmek ve sürdürebilmek için sağlıklı ve düzgün çalışan kişi ya da grup var mı?
Varsa da biz bilmiyoruz…
Ya da çok küçük kalıyorlar.
Ayrıca her kampanya her kese hitap etmiyor olabilir.
Zaten böyle!
Zaten çoğumuz sadece bir fincan kahveye ödeyeceğimiz miktarda, yani çok cüzi bir rakamı ödemekten bile kaçmıyor muyuz?
‘Evet, kendilerini değil insanları, toplumu düşünen kişi ya da kuruluşlara maddi destek vereceğim! diyebilir miyiz?
Ama hepimizin istediği şu:
Tamamen bağımsız ve herkese açık bir platform olarak yoluna devam edebilecek,
Kampanya başlatan ve imzalayanlara yardım etmeye ve kampanyalarını başarıya ulaştırmalarına destek olmaya devam edebilecek.
İnsanların organize olmaları, karar vericileri ikna etmeleri, gerçek ve sistematik değişim için yeni online araçlar geliştirebilecek dernek ya da platformların çoğalarak hizmet ağlarını genişletmeleri…
Herkesin sesini duyurup, haksızlıklara karşı mücadele edebileceği, hatta hayatlar kurtarabileceği bir topluluğun varlığını sürdürmesini sağlamak için biraz duyarlı olmamız yeterli bu mübarek ayda, ‘On bir ayın sultanı denilen Ramazan’da...
Unutmayalım;
Nasıl bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı varsa, bir fincan kahve parası ile belki de birçok kişinin canına can katabiliriz, katabilirsiniz!...