Şimdi sizi bir yıl önceye; 29 Nisan 2021’e götüreceğim…
O tarihte bir çalışanımız feryadını şöyle dile getiriyordu:
‘Bir sağlık emekçisi; Mayıs ayında, diğer memurlardan 66 saat fazla çalışacak ve bunun karşılığında hiçbir ek ücret almayacaktır!’
Ve şöyle devam etmişti:
‘Ey Adalet, nasıl bir şeydin?’
İki gündür sosyal medyada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Adalet Yürüyüşü’nden görüntüler var…
Yalnız yola çıkan ve milyonlarca insanı da kendisine ortak yapan bir siyasi parti liderinden…
O günleri anımsarken, toz kaçmış gibi gözlerinden yaş akan bir parti başkanından…
Benim gözümü yaşartan da şu ifade olmuştu:
‘Vardiya yemeğinden kalan portakalı çocuğuna götüren babanın ne hissettiğini anlamayan asgari ücreti belirlemesin…’
Şimdi yine konuşuluyor ya, Temmuz zamları, Bayram ikramiyeleri, şunlar bunlar…
Sağlık çalışanları son günlerde yine gündemde…
Recai Deniz değerlendirmem, yani okuyucularıma duyurmam için şu bilgiyi göndermiş;
Sağlık personelinin soruşturulması ve malpraktis davalarından doğan tazminatın geri alınmasına ilişkin yönetmelik, Resmi Gazete'de yayımlandı.
Konu ile ilgili olarak açıklama yapan Sağlık-Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Ekrem Özdemir,  sağlık sisteminin en önemli sorunlarından birinin; tıbbi uygulama nedeniyle soruşturulan sağlık meslek mensuplarının tazminat ödemeye mahkum edilmeleri olduğunu vurguladı. 
Yeni bir düzenleme yapıldığını belirten Başkan Özdemir,  yapılan düzenleme ile kasten görevini kötüye kullanmadığı sürece sağlık meslek mensuplarının tazminat ödemeye mahkûm edilemeyeceğini açıkladı. 
Özdemir, ‘Sağlık çalışanlarının soruşturma izninin verilmesi ve tazminat konularında yetkili Mesleki Sorumluluk Kurulu kurulmuştur. Devlet üniversitesi kadrosundaki öğretim elemanları dışındaki sağlık çalışanlarının tıbbi iş ve işlemleri dolayısıyla yapılan şikâyetler, ilgili savcılıklar tarafından soruşturma izni için kurula gönderilecektir. 
Özel sağlık kuruluşlarında çalışan sağlık personeli ile serbest meslek icrasında hekimlerin soruşturulması da kurulun iznine tabidir. Kurul bu şikayetlere ilişkin ön inceleme yaptırarak soruşturma izni verilip verilmemesine karar verecektir’ ifadelerini kullandı.

*

Yazılarım paylaşan İbrahim Çalışkan’dan gece yarısı öğrendim.
Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel şu açıklamayı yapmış;
‘Son günlerde Belediyemize, çalışma arkadaşlarımıza, bana ve aileme yönelik hiçbir gerçekliği olmayan, alenen itibarsızlaştırma kampanyasına dönüşen iftira ve suçlamalara karşı hukuki yollara başvuracağımızı kamuoyunun bilgisine sunarım. 
Kazanacağımız tazminat bedelinin tamamını daha rahat nefes alabileceğimiz yarınlar için TEMA Vakfı’na bağışlayacağız. 
Her türlü eleştiriye açığız ama çıkar amaçlı iftira ve karalama kampanyalarına asla boyun eğmedik, eğmeyeceğiz…’
Kısa süre önce Selçuk ve Başkan Filiz Ceritoğlu için aklımdan geçenleri yazmıştım…
Özellikle belli bir medya grubunun çirkin saldırılarından rahatsız olmuş ve ‘Yeter artık!’ diyerek içimden gelen tepkiyi dile getirmiştim..
Meğer ben bu konularda biraz geri kalmışım…
Birçok kişinin hesapları ve hesaplaşmaları varmış…
Kuşlar bana biraz aktardılar…
Şaşırdım kaldım…
Suçlamalar, savunmalar, şikâyetler…
Neler oluyormuş…
Ben ‘usta’ gazetecilerimizden, Demokrat İzmir’de birlikte çalıştığımız, genç yaşta kaybettiğimiz İzmir Milletvekili Akın Simav’ın bir görüşünü bir cümle ile özetleyeyim:
‘Gazeteci ile ne yakın dost olunur, ne de uzakta kalınır!’
Askere gidene yıllar önce şu tavsiyede bulunulurdu:
‘Ne önde olacaksın, ne da arkada… Ortada olacaksın…’
Bilmem meslektaşlarıma ve siyasilere kıssadan hisse verebildim, anlatabildim mi?
Ben de şöyle ilave edeyim:
‘Gazeteci ile ne dost olunur, ne de düşman!’
Herkes işini yapsın o kadar….
Yemekler, ikramlar, eğlenceler…
Geçin kardeşim geçin…