Konumuz yine sağlık.
Notları alırken, uzmanların şu sözleri unutulacak gibi değil.
Kulağımıza küpe oldu, bile diyebiliriz.
Çocukken, 'Güneş giren eve doktor girmez!' atasözümüzü ezberlemiştik. Şimdi ise buna benzer bir cümleyi birlikte okuyalım:
'Doktor yüzü görmek istemeyen, sentetik ilaç kullanmak istemeyen dikkatle okusun!'
Madde madde verelim:
1) En etkili ağrı kesici, kan sulandırıcı ve ateş düşürücü limon; en iyi antibiyotik sarımsaktır.
2) İltihaplanma için 2-3 gün açlık orucu.
3) Kortizon, bağırsaklarda kalsiyum emilimini azaltarak kemiklerde kalsiyum kaybına ve kalsiyumun böbreklerle dışarı atılmasına sebep olur. Ayrıca bağışıklık sistemini baskılar.
4) Dikkat! A ve AB kan grupları kansere yatkın.
5) Kekik çayı bağırsak kurtlarını düşürür.
6) Sağlık için pişmiş yemeği azalt.
7) Kan akışkanlığı için haftada 2-3 defa içyağı.
8) A kan grubu kırmızı eti ve sütü sindiremez.
9) 0 kan grubu buğdayı ve sütü hazmedemez.
10) AB kan grubunun midesi yağlara karşı hassastır.
11) Zeytinyağı içmek bağırsak kurtlarını düşürür.
12) Limon suyu iltihabı kurutur, kireci söker.
13) Parfümler, ruh hastalıklarına ve kısırlığa sebep olur.
14) Horoz eti meniyi artırır ve aklı güçlendirir.
15) Sinameki kalbi güçlendirir.
16) Fazla kalsiyum ve mineral kıkırdak doku ölümüne ve kireçlenmeye sebep olur.
17) Akşam dokuzdan sonra yemek yiyen, reflü, gastrit ve ülseri varsa bundan kurtulamaz.
18) Safra asitleri hidrojenize yağları tanıyamaz.
19) B ve AB kan grupları tavuk etini sindiremez.
20) lrsi hastalıklar hariç hemen hemen bütün hastalıklar yanlış beslenme kaynaklıdır.
21)  İbni Sina sabah ekmek akşam et yemeyi öneriyor.
22) Yemekten sonra içilen su hazmı zorlaştırır.
23) Yoğurt suyu yaraları temizler ve kapatır.
24) Anason çayı baş ağrısına iyi gelir.
25) Omega 3: Zeytinyağı, ceviz yağı, keten yağı, yağlı balık, köy yumurtası, semizotu ve semizotu tohumu, ısırgan ve ısırgan tohumu, doğal soya yağı ve doğal ayçiçeği yağı.
26) Basur için hurma.
27) Kabızlık için sinameki. ( Yemeklerden sonra!)
28) Haftada bir oruç tutan hastalık yüzü görmez.
29) Kangren için sülük tedavisi.
30) İshal için sıcak banyo, uyku, açlık, ham üzüm, vişne, limon veya nar suyu. Keçi sütü içmek, semizotu tohumu yutmak.
31) Saat akşam 21.00'den sonra sadece su ve şekersiz bitki çayı.
32)Tabipler basur ve varise, muskat ve sülükten daha iyi bir ilaç bulamamışlardır.
33) Kansızlık için üzüm pekmezi ve demir döküm tencere.
34) Deterjan ve kimyasal maddeler, kemik iliği hücrelerinin kendini yenileme özelliğini yani RNA sentezini bozar.
35) Kimyasal ilaçlar, alyuvar hücre duvarlarını eriterek yıkıma uğratır.
36) Kimyasal saç boyaları dogrudan böbrekleri etkiler.
37) Bisfenol A ve Paraben, erkeklerde testesteronu azaltarak kadınsılaştırır; kadınlarda da erkeksi davranışlara sebep olur.
38) Antiromatizmal ilaçlar gizli kanamaya ve kansızlığa sebep olur.

Akademisyenlerimiz artmalı

Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi tarafından 'İlaç Ar-Ge Çalıştayı 2019' programı, EÜ Tıp Fakültesi Muhiddin Erel Amfisinde gerçekleştirildi.
Çalıştayın açılışında konuşan YÖK Üyesi Prof. Dr. Zeliha Koçak Tufan, 'İlaç geliştirilmesi anlamında uygun ortamlar hazırlamadan başarılı olmamız mümkün gözükmüyor.
Doktora eleman sayısı ne kadar artırılırsa, uluslararası alanda ne kadar kendimizi geliştirirsek, akademisyenlerimiz ne kadar fazla olursa o kadar ileriye doğru yatırım yapmış oluruz.
Disiplinlerarası çalışmak zorundayız. Birlikte çalışma kültürünü alışmalıyız. 'Ben hocayım, ne dersem yaparsın' devri kapandı. Her şeyde olduğu gibi ilaç geliştirme de teknoloji ile ivme kazandı.
'Ben sadece kendi alanımda çalışırım' dönemi bitti. Ar-Ge yapabilmek için üniversite-sanayi işbirliği gerekiyor. Doktora sayımız düşük, Ar-Ge yatırımları düşük.
Araştırma üniversitelerimizde insan kaynağı sayımızı artırmak gerekiyor. 100-2000 doktora bursu kapsamında Ege Üniversitesi 207 ile en yüksek sayıda aktif öğrencisi olan üniversitedir. Ege Üniversitesi bu kapsamda araştırma üniversitesi olma yolunda çok başarılı şekilde ilerliyor.  
Farmakolojik ilaç araştırmalarında ikinci sırada biyoteknolojide ilk on da yer alıyor" dedi.

HAFTANIN HABERİ

Yerli ve milli ilaç

Ege Üniversitesinin ciddi bir laboratuvar alt yapısına sahip olduğunu söyleyen Prof. Dr. Necdet Budak, şunları söylüyor: 'Araştırma Üniversitesi olma yolunda iddialı bir şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sağlık, güçlü olduğumuz alanlardan birisi. İlaç geliştirme de patentlerimizin olduğu, özel sektörle ortak çalıştığımız bir alan.
Bu alanda ülkemizdeki çalışmaları da yakından takip ediyoruz. Türkiye'de ilaca ulaşmak 15-20 yıl öncesine göre çok daha kolay durumda.
Bu olumlu bir gelişme fakat bunun bir de dezavantajı var. İlaç konusunda dışa bağımlı duruma geliyoruz. Bunu değiştirebilecek alt yapımız var. Üniversitelerimizle ve özel sektörle bir araya gelerek yerli ve milli ilaç geliştirmek zorundayız.
İzmir, sağlık konusunda önemli bir merkez, sağlık şehri olarak ön plana çıkıyor.'