Her zaman hatalarla kaybetti başlıkları atardım yazılarımda ama bu sefer hatalarla kazandı başlığı atıyorum. Öne çıkarmam gereken başka bir konu daha vardı ama bunu 2. sıraya koymayı tercih ettim. O da 4 kere gidip, 3 tane gol attığıydı. Bu yazımın girişi olsun, şimdi gelişmeye geçeyim.
***
Göztepe, lig sonuncusunu evinde ağırlıyorsa, kazanmaktan başka şansı olmaz. Kaybetmek, sadece maçı değil, özgüveni de yok eder. Ankaragücü karşısında mücadeleye istekli başladı, tam saha baskı yaptı. Buna rağmen pozisyonu ancak 10. dakikada bulabildi. Ndiaye'nin topu havaya fazla dikmesi, aleyhte olsa da, golle sonuçlandı. İlk atak, ilk gol. 
Orta sahada geçen bir mücadelenin biraz daha ağır basan tarafı konuk takımdı. Ceza alanı içerisine girmeyi başarıyordu. Bu sayede 2 kere VAR'dan penaltıya baktırttı, üçüncüsünde başardı. Ben penaltı göremedim. Acaba Fırat Aydınus '2 kere vermedim, bari bunu vereyim.' mi dedi bilemiyorum. VAR karar veremedi, gidip, izledi, yine de kararını değiştirmedi. Çekiçi koskoca kale yerine, çok yukarılardan auta gönderdi.Arka arkaya pozisyonlar, boş kaleye kaçan gol... Sarı lacivertli takım beraberliği reddediyordu adeta. 
Golden sonra 62. dakikaya kadar pozisyon bulamayan sarı kırmızılılar, 2'de 2 yaptı. 
Obinna'nın arka tarafta bomboş pozisyonda direğe nişanlaması, saç baş yoldurmuştur. Hemen ardından farkın 3'e çıkması, galibiyetin habercisiydi.
Son dakikalarda gelen gol, puan alanı değil, skoru değiştirdi sadece, müsabaka da 3-1 sona erdi.
***
Maçın adamı bir çok kişiye göre 2 gol atan Ndiaye olur. Bana göre ise  atan değil, attıran... O isim de Ankaragücü'nden Pazdan. Ev sahibi takım kazandıysa, üstün oynadığı için değil, rakibinin hatalarındandı. Hata olacak ki gol olacak fikrine katılıyorum. Ancak yapılan hatalar çok aşırıydı. 
İlk golde kaleci Ricardo kalesini terk edip çıkıyor, dokunamayınca gol geliyor. Kalesinde kalsa, rahatça topa sahip olabilirdi.
İkinci golde Pazdan, çizgiden içeriye çıkarılan topta, arkasındaki Halil'in önünde kalması gerekirken, kalecisinin önüne geçti. Aynı alanı 2 kişi korurken, dışı Halil'e bırakmış oldu.
Üçüncü golde Ndiaye hızla kaleye giderken, koşup kayarak topu almak istedi, başaramadı. Ndiaye kaleciyle karşı karşıya kaldı. Pazdan, topa değil, rakibinin önüne koşmalı, kaleye gitmesini engellemeliydi. Ya da omuzunu dayayıp, birlikte koşarak da kaleden uzağa doğru yönlendirebilirdi.
***
Bu 3 hatalı gole, kaçırdıkları penaltıyı ve boş kaleye atılamayan golü de eklersek, galip gelen taraf değişebilirdi. 
***
Genel olarak Göztepe baskı kuramadı, kaleye gitmekte zorlandı. Güzel olan şey, bulduklarını atması ve mücadele etmesiydi.
İrfan, kalesini bu sefer de başarıyla korudu. Bir kaç güzel kurtarışı var ama 2 kere topu ayağında biraz fazla tuttu. Baskıya rağmen soğuk kanlıydı ama  ilkinde çalım atarken kaptırabilirdi, ikincisinde ayağının kayması birden toparlayamamasına neden olabilirdi. Kaptırsa golü yerdi.
Obinna 2. yarı oyuna girdi. Süratiyle iyi işler yaptı. 

Lukac böyle istedi

Akhisarspor, deplasmanda Ankara Keçiörengücü'nden yarım düzine gol yedi. Farkı doğuran etken, kaleci Lukac'ın gününde olmamasıydı. Fazla hata yaptı. Bir maçta çok hata yapınca da çok gol yemek normal sonuç olur.
***
İlk golde riskli geri pasında, rakibinden topu saklamak istedi, başaramadı, boş kaleye gol attırdı.
3. golde Cem'in taç çizgisinden alıp, ceza alanı önüne gitmesine engel olunamadı. Bu defansif hataydı. Şutu yavaş olsa da, Lukac ayağıyla bile rahatça kontrolüne alabilecekken, yatıp almak istedi, koltuk altından kaçırıverdi.
4. golde Barış'ın çaprazdan şutu, bacak arasından geçti. Sabit durmak yerine, şut vurmaya hazırlandığı anda üzerine koşarak açıyı kapatabilirdi. Çok yakınındaydı zaten. 
Saydığım 3 gol kesinlikle yenmemesi gerekirdi. Diğerlerinde de basit hatalar vardı ama o kadar da olur diyebilirim. 
***
Akhisarspor sahada hiçbir varlık gösteremedi. Topla oynadı oynamasına ama kaleye gidip, pozisyon üretemedi. İlk tehlikesi 54. dakikada geldi. Puan çıkarması imkansızdı belki fakat 6 gol yiyecek kadar da kötü değildi.