Hikmet Sami Türk, bugün Sinop Ticaret ve Sanayi Odası'nda yapılan 'Nasıl bir Anayasa' konferansı verdi. Konferans öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Türk, 28 Şubat soruşturmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu. 28 Şubat'ın bir darbe olarak nitelendirildiğini söyleyen Hikmet Sami Türk, şunları söyledi:

"Aslında bir darbe olması için hükümetin cebir ve şiddet kullanılarak devrilmesi ve parlamentonun dağıtılması gerekir. Tıpkı 12 Eylül ve 27 Mayıs 1960'da olduğu gibi. Oysa 28 Şubat'ta böyle bir şey söz konusu değil. O gün görev başında bulunan hükümet daha sonra 18 Haziran 1997 günü istifa etmiştir. Erbakan’ın Cumhurbaşkanına sunduğu istifasında yerine Tansu Çiller'in atanmasını önermiştir. 28 Şubat sürecinin önemli bir yanı var ülkede. Teokratik bir yapılanmaya doğru bir gidiş vardı. Buna karşı kamuoyunda büyük bir huzursuzluk vardı."

O dönemde Türk Ceza Kanunu'nun tanımladığı suçlardan biri işlenmişse mutlaka bunun hesabının verilmesi gerektiği belirten eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, "Ama o dönemde Milli Güvenlik Kurulu'nun aldığı kararları uygulamış olmak bu bir suç değil. Milli Güvenlik Kurulu'nun bir darbe yapması söz konusu değil. Milli Güvenlik Kurulu kararlarını uygulayan insanların da sadece bu nedenle suç işlemeleri söz konusu olamaz. Ama şimdi geçmişle hesaplaşma adına aslında 28 Şubat'la intikam alma söz konusu. Bu bir rövanşizm dönemidir. Türk toplumunda bir intikam, bir rövanşizm dönemine girilmektedir" dedi.

Bu gelişmelerin ülkede bölünme ve kutuplaşmaları artıracağı uyarısında bulunan Türk, "Sayın Başbakan bunun intikam olmadığını söylüyor ama görünen o ki o dönemlerde görev yapanlardan intikam alma biçiminde yürüyen bir süreçtir" diye konuştu.