Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in 3600 Ek Gösterge ile ilgili açıklamalarını değerlendiren kamu çalışanları sendikaları temsilcileri, iktidar tarafından bir seçim enstrümanı olarak kullanılan 3600’ün bir an önce tüm kamu çalışanlarını kapsayacak şekilde yasalaşmasını istiyor.

FATİH ÖZKILINÇ- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in 3600 Ek Gösterge ile ilgili açıklamalarını sendika temsilcileri değerlendirdi. Geçtiğimiz  günlerde Bakan Bilgin, 3600 Ek Göstergenin kamu çalışanlarına verilmesine ilişkin “Bu çalışmayı biz bakanlık içerisinde tamamladık. Şimdiki aşama, sendikalarımız, onlar bizim sosyal ortağımız, onlarla birlikte müzakere edeceğiz, onlarla birlikte değerlendireceğiz. Üçüncü aşama, kamunun diğer kuruluşlarıyla Strateji ve Bütçe Başkanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı onlarla birlikte müzakere edeceğiz. Tahmin ederim bu süreçler bittikten sonra Meclise 2022'nin ilk 6 ayında, en geç mayıs-haziran ayında Meclisimize intikal ettiririz ama bu yıl içerisinde bitecek. Meclise intikal ettirdiğimiz süre ile Meclisteki süre birlikte değerlendirildiği zaman yılın sonuna kalmadan biteceğini düşünüyorum” açıklamalarında bulunmuştu.

Seçim enstrümanı olarak kullanılıyor

Bakan Bilgin’in açıklamalarını değerlendiren Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Necip Vardal, kamu emekçilerinin uzun süredir bu konuda mücadele ettiğini belirterek 3600 Ek Göstergenin bir lütuf gibi sunulmaya çalışıldığını söyledi. Vardal, “3600 Ek Gösterge Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın ya da hükümetin lütfü değildir. 3600 Ek Göstergeyle ilgili bir lütufmuş gibi algı oluşturulmaya çalışılıyor. Oysa bunun öncesinde kamu emekçilerinin özellikle son beş yıl içinde 3600 Ek Göstergeyle ilgili yoğun bir kampanyası var. Bu hakkın bir an önce yasaya dönüştürülmesi için uzun bir mücadele süreci var. 3600 ek gösterge ne yazık ki iktidar tarafından bir seçim enstrümanı olarak kullanılıyor.  Bir seçim enstrümanı olarak kullanılması doğru değil. Çalışmalar bittiyse bir an önce Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderilerek tüm kamu çalışanlarını kapsayacak şekilde yasalaşması gerekiyor.  Sağlıkçılar, öğretmenler, din görevlileri ve emniyet şeklinde sınıflandırılan 3600, bütün kamu çalışanlarına  verilmeli. Çalışma sendikaların görüşü alınarak bir an önce meclise sevk edilip en kısa sürede yasalaşması sağlanmalıdır. Geçmiş dönemlerde olduğu gibi bir seçim aracı olarak kullanılmaktan bu konu kurtarılmalıdır. Bu kamu çalışanlarının bir hakkıdır. Bu hakkın verilmesi bir seçim konusu olarak gündeme getirilmemelidir” diye konuştu.

Bir sürece yayılmaya çalışılıyor

3600Ek göstergeyle ilgili sürekli bir tarih verildiğine dikkat çeken Eğitim-İş İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Adem Yıldırım ise “3600 ek göstergeyi vermek için bize sürekli neden bir tarih konuluyor? 2018 yılının mayıs ayında Samsun’da Sayın Cumhurbaşkanı ‘müjde’ dediğinden bu yana aradan geçen 4 yıl geçti.  Bu süreçte Türkiye Büyük Millet Meclisi aktif bir şekilde çalışıyordu. Hükümet aynı hükümet iken, Sayın Cumhurbaşkanı tekrar seçim kazanmış ve elinde Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisi varken bu işi dört yıl bekletmesini bir türlü anlam veremedik. En son toplu sözleşme masasında da 3600'ün 2022’nin sonuna kadar çıkarılacağı sözleşme hükümleri arasında yer aldı. Biz buradan şu sonucu çıkarıyoruz; 3600 ek göstergeyi vermek istiyorlar ama herhalde kasada para yok.  Bir sürece yaymaya çalışıyorlar. Bir de Sayın Bakan neden 6 ay diyor. Enteresan bir tarih. Acaba bir erken seçim mi var? 3600 ek gösterge bir seçim yatırımı olarak mı görülüyor?” ifadelerini kullandı.