Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, ötekileştirmeye karşı bir arada yaşamayı, öfkeye karşı sevgiyi, şiddete karşı barışı güçlendirmek için 1 Ağustos'un 'Dünya Empati Günü' ilan edilmesini önerdi. Uysal, bu amaçla hazırladığı mektubu BM, AB, OECD ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi dünyaya yön veren 14 kurum ve kuruluşla birlikte Türkiye'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra siyasi partilerin liderlerine gönderdi. Başkan Uysal, bugün de sabah saatlerinde Lara'daki Fener Parkı'nda belediyenin temizlik işçileriyle buluştu. Temizlik işçilerinin giydiği kıyafetleri giyen Uysal, burada elinde süpürgeyle çöpleri temizledi, topladığı çöpleri parktaki kutulara attı. Kendisini ilgiyle izleyen vatandaşlarla selamlaşan Uysal, ardından da belediyenin telefon santralinde şikayet ve istekleri yanıtladı.

PATATES SOĞAN SOYDU

Telefonlarının karşısında Başkan Ümit Uysal'ı duyan vatandaşlar, önce şaka olduğunu zannetti. Ümit Uysal, empatinin anlaşılması için telefonlara cevap verdiğini belirterek, telefondakilere empati yapma çağrısında bulundu. Ümit Uysal'ın 'empati' yolculuğundaki son sırada belediyenin aşevi yer aldı. Bonesini takan Ümit Uysal, yarın çıkacak yemek için aşçılarla birlikte patates ve soğan soydu. Devlet Parasız Yatılı Okulu'nda eğitim gördüğü için patates soymakta usta olduğunu dile getiren Uysal, aşçıların yaşadığı sıkıntıları anlamaya çalıştı.

Başkan Ümit Uysal, insanların yaşamlarında en çok ihtiyaç duydukları kavramlardan birinin empati olduğunu söyledi. Empatinin kendisini başkasının yerine koyabilmek olduğunu anlatan Uysal, “Bu önemli kavrama bir gün ayrılmadığını tespit ettik. Niye empatinin günü yok, karşındakini anlamının günü niye yok diyerek 1 Ağustos'u Dünya Empati Günü olarak kutlayayım istedik" dedi.

Bu isteklerini internet ortamında imzaya açtıklarını dile getiren Ümit Uysal, şöyle konuştu:

“Ben de günde 15- 16 saate yakın mesai yapıyorum ama daha çok alın teriyle çalışan temizlik işçileri, santral ve aşevinde görevlilerimizin yerine kendimi koydum. Onlar gibi hissetmeye çalışalım istedim. Başkanlık makamında çalışmakla burada insanların kullandığı yolun kenarındaki kurumuş yaprakları temizlemek arasında büyük bir fark yok. İkisinde de kamu yararı var. Emekçilerimiz geçimlerini buradan sağlıyor ve zamanlarını sadece birkaç gününü değil, bütün yaşamlarını böyle devam ettiriyorlar. Onların içinde bulunduğu güçlükleri azımsamamak gerekiyor ancak ben büyük bir duygusal transfer yaşamadım."