CHP'yi bir şok haber daha geldi. İçişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar'ın görevden uzaklaştırıldığını açıkladı.

Açıklama şu şekilde:

"Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar ile Belediye Meclis Üyeleri Hüseyin Avni Sipahi ve Çetin Kırışgil Anayasanın 127 nci maddesinin verdiği yetki doğrultusunda İçişleri Bakanlığınca 04/01/2018 tarihinde görevden uzaklaştırılmışlardır.

Mal Bildiriminde Bulunulması Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu kapsamında mal varlığına yönelik olarak yürütülen soruşturma; FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak suçundan yürütülen soruşturma; ayrıca belediye hizmetlerinin zorunlu bağışa tabi tutularak iş sahiplerinden zorla para alınması, usulsüz ihale ve ruhsat verilmesi, kamu malının özel şahısların menfaatine kullandırılması ve bunun karşılığında haksız kişisel menfaat temin edilmesi ve görevi kötüye kullanma niteliğindeki diğer eylemlerinden hakkında yürütülen soruşturmalar nedeniyle Murat HAZİNEDAR Beşiktaş Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılmıştır.

Hüseyin Avni Sipahi’nin Belediye Meclis Üyeliği görevinden uzaklaştırılmasında, yetkisi ve görevi olmadığı halde imar ve ruhsat işlemlerinde talep sahiplerinin kendisine yönlendirildiği ve bağış adı altında zorla para alınmasına aracılık ettiği, haksız kişisel menfaat sağladığı, ayrıca mal varlığında ciddi artışlar olduğu yönündeki iddialarla ilgili yürütülen soruşturmalar dikkate alınmıştır.

Çetin Kırışgil'in Belediye Meclis Üyeliği görevinden uzaklaştırılmasında ise kayıt dışı paraların transferine aracılık ettiği yönündeki iddiayla ilgili yürütülen soruşturma göz önünde bulundurulmuştur.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur."

BUGÜN AÇIKLAMA YAPMIŞTI

Bugün bir basın toplantısı yapan Murat Haznedar, açıklamasına  "Sizleri bugün son dönemde artarak gelişen hem Beşiktaş Belediyesi hem şahsım ve hatta aileme kadar uzanan karalama itibarsızlaştırma yalan haber hakaret kurumsal kimliğimizi ve itibarımızı zedeleyecek nitelikte ve neredeyse tamamı suç unsuru oluşturan özelde de havuz medyası tarafından yayımlanan ve tabii bunlara servis yapan sosyal medya hesapları ile ilgili ve tabii genel olarak son konjonktürün basına yansıyan özel durumlara ilişkin bilgilendirmek üzere sizleri davet etmiş bulunuyorum" sözleri ile başladı. Hazinedar konuşmasını sürdürürken bazı gazetelerde aleyhinde yapılan haberleri gösterdi ve bunları maksatlı olduğunu, hukuki süreçler hakkında bilgi verdi.


BİZİM ABDESTİMİZDEN ŞÜPHEMİZ YOK

Hazinedar, Beşiktaş Belediyesi'ne yönelik teftişlere ilişkin de olarak da, şunları söyledi:

"Belediyemize son iki yıldır 180'i aşan ön inceleme araştırma ve soruşturma yapılmıştır. Türkiye'de hiçbir belediye bu kadar teftiş edilmemiştir. Türkiye rekoru ile seçilmiş bir belediye başkanı olarak bir rekoru da teftiş edilmede kırdık. Bütün bu teftişlerden alnımızın akıyla çıktık.  Son dönemde hepinizin yakınen bilgi sahibi olduğu siyasi gelişmelere uygun olarak Ataşehir Belediye Başkanı'nın görevden alınmasının hemen sonrasında hedefe konulan isim olduk.  1 Aralık 2017 tarihinde belediyemize mülkiye müfettişleri geldi.  Şu anda hali hazırda 16 müfettiş ve teftiş görevlisi bir ayı aşkın süredir belediyemizi denetliyor.  Bugüne kadar hiçbir şey bulamadılar şimdi bulmakla mezun edilmiş hatta özel olarak tayin edilmiş kadrolar  şu anda inceleme yapıyor. Tabii bizim abdestimizden şüphemiz yok ancak CHP Genel Başkan yardımcısı Sayın Bülent Tezcan tarafından geçen hafta yapılan basın toplantısında belgeleriyle Beşiktaş Belediyesi ve şahsım hakkında önceden verilmiş bir talimata uygun olarak hedefi belli bu incelemelerin devam ettirildiği partimin en yetkili ağzı olan  partinin sözcüsü tarafında dile getirildi.


"BURADAN CUMHURBAŞKANINA SESLENİYORUM"

Hazinedar,  konuşmasında "Buradan Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum. Kendisinin şikayet ettiği eski düzende o düzeni ben de şikayet ederdim ama yıkmak için değil, ülkem daha özgürlükçü, vesayetten kurtulan milli şuuru olan, millet için çalışan bir devlet organizasyonunu hep hayal etmişimdir. Sayın cumhurbaşkanının şikayet ettiği devlet düzeni dahi onun çocuklarına yurt dışında okuma fırsatı ve imkanı verdi. Bu soruşturmalarla sadece şahsıma değil, aileme de eşime de, dünyanın en iyi üniversitelerinden kabul alma imkanı olan evladım, oğlum Yaşatan'a da yurt dışına çıkma yasağı konuldu.  Onun yurt dışında okuma şansı elinden alındı. Hiçbir dönemde en antidemokratik darbe döneminde bile aileler bu derece mağdur edilmedi." diyerek cumhurbaşkanına seslendi.

Basın açıklamasında gazetecilere,  konuya ilişkin belgeler dağıtıldı.