Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'nda Anzak Koyu açıklarında balık avlayan Mükerrem Yavuztürk ve oğlu Savaş Yavuztürk, kıyıdan 500 metre açıkta suda yüzen bir canlı olduğunu ve çevresinde çok sayıda martı uçuştuğunu gördü. Uzak olduğu için başta ne olduğunu anlayamayan balıkçı baba ve oğlu, tekneyle yaklaştıklarında yüzenin karaca olduğunu gördü. Mükerrem Yavuztürk ve oğlu Savaş Yavuztürk, martıların gagaladığı karacayı son anda kurtardı.

Teknelerine aldıkları karacayı kıyıya çıkaran Mükerrem Yavuztürk ile oğlu Savaş Yavuztürk, oturdukları evin bahçesine karaca için bir baraka yaptı. 1 haftadan bu yana bakımını yapıp karnını doyurdukları karacaya torununun ismi olan 'Ceren' adını verdiklerini anlatan Mükerrem Yavüztürk, şöyle dedi: "Ben 70 yaşındayım ve yıllardır balıkçılık yapıyorum. Ama hayatımda ilk kez böyle bir olayla karşılaştım. Balık avlamak için denize ağ bırakmıştık. Ağları toplarken denizin üzerinde bir şeyin yüzdüğünü gördüm. Üstünde de çok sayıda martı uçuşuyordu. Ama ne olduğunu anlayamadım. Deniz kaplumbağası olabileceğini düşündüm. Yardım etmek için tekneyle yanına gittik. Bir de baktık ki bir karaca. Denize nasıl girdi ve kıyıdan nasıl açıldı tam olarak bilmiyorum. Ama tahminimize göre bir şeyden canını kurtarmak için çareyi denize girip yüzmekte bulmuş. Oğlum Savaş ile birlikte hemen tekneye alıp Anzak Koyu'ndan kıyıya çıkarttık. Sonra da evimize götürdük. Hava çok soğuktu ve üşümüştü. Oldukça bitkin haldeydi. Bir hafta boyunca karnını doyurup bakımını yaptık. Eğer biz görmeseydik martılar karacayı telef ederdi. Karacayı 'kurda kuşa' yem olmaktan kurtardığımız için mutluyuz."

Karacaya çok alıştıklarını kaydeden Mükerrem Yavuztürk, "Bugüne kadar kendisine baktık. Ancak bu yaban hayvanı karacanın gerçek evi, doğal yaşam alanı. Bu nedenle karacayı ilgililere teslim etmek istiyoruz. İlgililer gerekli kontrolleri yaptıktan sonra karacayı doğal yaşam alanına salarlar" dedi.