Beko, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, DİSK'e bağlı Türkiye Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (Genel-İş) eski Genel Başkanı Abdullah Baştürk ve arkadaşları tarafından 1975'te işçilerin kullanımı için sendikaya kazandırılan İzmir Urla Zeytineli köyü Böğürtlen mevkisindeki 68 dönümlük denize sıfır araziye hukuk dışı biçimde el koyulduğunu iddia etti. Sendikanın yanı sıra birçok köylüye ait taşınmazın da aynı akıbete uğradığını savunan Beko, önce taşınmazlar üzerine kamulaştırma şerhi konulduğunu, daha sonra 25 Ocak Cumartesi günü Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle acele kamulaştırma yapıldığını belirtti.
Karar tebliğ edilmedi
Yapılan işlemlerin süratinin dikkati çekici olduğunu dile getiren Beko, henüz sendikaya ve diğer mağdur köylüye resmi olarak kamulaştırma kararının tebliğ edilmediğini kaydetti. Bölgenin önceden sit alanı statüsünde olduğunu, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ilan edilerek sit alanı statüsünden çıkarıldığını anlatan Beko, bu şekilde 500'ün üstünde parselin oluşturduğu uzun bir kıyı alanının, kamulaştırılarak özel kişi ve kuruluşlara uzun dönemli kiraya verileceğini ileri sürdü. Köy merası ile tarım arazisi niteliğinde bazı taşınmazların golf sahası yapılmasının söz konusu olduğunu ifade eden Beko, "Kamunun bütün eylem ve işlemleri kamu yararına uygun olmak zorundadır. Sendika ve bazı vatandaşlara ait taşınmazlara el koyulup özel kişi ve kuruluşlara kiraya vermek, kamu yararı kavram ve ilkesine aykırıdır." dedi.
'YHT, 114 milyon lira zarar ettirdi'
CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, 2018'de Ankara'da kaza yapan Yüksek Hızlı Tren'in (YHT) sigortasının yaptırılmadığını, bundan dolayı TCDD'nin 114 milyon lira zarara uğratıldığını öne sürdü Yavuzyılmaz, 13 Aralık 2018'de Ankara-Konya seferini yapan YHT'nin bir kılavuz tren ile Marşandiz tren istasyonunda çarpıştığını ve kaza sonucunda 9 kişinin hayatını kaybettiğini, 90'dan fazla kişinin de yaralandığını anımsattı. Devlet Demiryollarının liyakatle yönetilmediğini savunan Yavuzyılmaz, şöyle konuştu: "Kötü yönetilen ve her yıl milyarlarca lira zarara uğratılan Devlet Demiryolları, kendilerine emanet olan canları koruyamadığı gibi envanterinde bulunan demiryolu araçlarının yaptığı kazalar nedeniyle can kaybına ilave olarak büyük bir kamu zararı doğmasına da sebep olmaktadır. Kurum ne canımıza ne malımıza sahip çıkmaktadır.
Sigortası yaptırılmadı
Sayıştay raporuna göre Marşandiz tren istasyonunda kaza yapan Yüksek Hızlı Tren'in sigortası yaptırılmamıştır. Bundan kaynaklı olarak kurumun uğratıldığı zarar tam olarak 114 milyon liradır. Yine rapora göre demiryolu kazalarında hayatını kaybeden veya yaralanan vatandaşlarımız tazminatlarını alabilmek için hukuki sürecin tamamlanarak kurumun suçlu bulunmasını beklemek zorunda bırakılmaktadır." Demiryolları yönetiminin, yanlış uygulamalarından kaynaklanan bütün zararı, abonman bilet ücretlerine yaptığı fahiş zamlarla vatandaşa kestiğini öne süren Yavuzyılmaz, yetkilileri kamu zararının hesabını sormaya, kurumu da abonman bilet ücretlerine uyguladığı zamları geri çekmeye çağırdı.